Gökmen Yıldıran’a vefa..
2006 Ağustos’unda Gökmen Yıldıran isimli beyefendi bir futbolcuyu kaybetmiştik..
28 yaşındaydı Gökmen ve bir akşam antremanında kalbine yenik düşmüştü.. Ardında gözü yaşlı bir eş, küçük bir çocuk, bağrı yanık bir anne ve iki de kız kardeş bırakarak âlem-i berzaha doğru kanatlanmıştı..
Gökmen, küçük yaşlarda profesyonel futbola başlamıştı.. Pekçok takımda top koşturmuştu.. Ankaragücü, Altay, Vanspor, Adanaspor, İstanbulspor ve son olarak da Elâzığspor..
Gökmen kardeşim aslen Bursa-0rhangaziliydi..
Yukarıda belirttiğim gibi son olarak Elâzığspor’da futbol oynuyordu.. Bize anlatılanlara göre, akşam antremanında birden fenalaşmış, arkadaşlarından ve bir anda yığılıp kalmış!..
Teşhis; kalp krizi.. Kolay ölüm!.. çekmeden ve de çektirmeden!..
Rahmetli, son derece hayâ sahibi, fevkalade terbiyeli, küçüğüne şefkatli, büyüğüne saygılı ve de en önemlisi namazında niyazında, imanı bütün bir mümindi.. Yüzü de hep gülerdi..
Gökmen Yıldıran’la tanışmamıza Albülhalik Selman Hoca vesile olmuştu.. 0 vakitler Gökmen, İstanbulspor’da oynuyordu ve oturduğum sitenin yanıbaşındaki caminin imam hatibi olan Abdülhalik Selman, bir gün camide Gökmen’le tanışmış, Gökmen bizim gazetemizin de iyi bir okuyucusu olduğundan, “Sami abiyi görmek isterim” deyince; Abdülhalik kardeşim de onu bizim eve bir akşam vakti getirmişti..
Kadere bakın ki, Gökmen Yıldıran’ın ölüm haberini vermek de yine Abdülhalik Hoca’ya nasip oldu..
Her şeye rağmen hayat devam ediyor.. Halik-i Zülcelâl insana dayanma gücü veriyor.. Vermese eğer, o acıya dağlar taşlar bile dayanamaz..
Ne demiş ömer Hayyam?..
“Dünyada ne var kendine dert eyleyecek.. Bir gün gelecek can bedenden gidecek.. Zümrüt çayır üstünde, sefa sür iki gün.. Zira senin üstünde de otlar bitecek .”
Yine Hayyam’dan bir dörtlük;
“Niceleri geldi, neler istediler.. Sonunda dünyayı bırakıp gittiler.. Sen hiç gitmeyecek gibisin değil mi?.. 0 gidenler de hep senin gibiydiler..”
Evet değerli dostlarım, dünya böyle bir yer işte.. Bir kapıdan girilir, ötekinden çıkılır.. Her anından ibret almak gerekir.. Tabiri caizse, düdük çalar oyun biter.. Kim olursan ol, ölümden kurtuluş yok!.. İster zengin, ister gariban, ister paşa, ister kaymakam, ister cumhurbaşkanı, ister pazarcı, Hayyam’ın dediği gibi; bir gün gelir can bedenden gider!..
Geçtiğimiz hafta sonu 0rhangazi Belediyesi’nin organize ettiği bir etkinliğe katıldım.. Belediye, rahmetli Gökmen Yıldıran’ın ismini bir spor kompleksine vermiş.. Bundan böyle bir zamanlar top koşturduğu 0rhangazi Gençlerbirliğispor’un İznik Gölü kenarındaki tesislerinde yaşayacak Gökmen’in ismi..
Bunlar elbette güzel işler, vefalı hareketler.. Belediye Başkanı Yusuf Korkusuz tarafından törene davet edildik ve Gökmen’i çok sevdiğimizden dolayı 0rhangazi’ye gittik.. özde sevgi olmazsa, o sıcak günde bir yerden bir yere intikal edemezsiniz..
İnsanı harekete geçiren sevgidir.. Gerisi laf-ı gûzaf..
Kadim dostum Genel Cerrahi Uzmanı 0p.Dr.Ufuk özaydın, Diş Hekimi Emre Eroğlu, kardeşim Lami özey ve yeğenim Mustafa’yla birlikte düzenlenen törene katıldık..
Gökmen’in hanımını, şu an 3-4 yaşlarında olan oğlu Enes’i, kardeşlerini, amcasını, dayısını, gördük.. Ayak üstü de olsa hepsiyle muhabbet etme imkânı bulduk..
Törene, 0rhangazili sporsverler oldukça ilgi göstermişlerdi.. Ama sadece 0rhangazililer!.. Rahmetlinin cenaze törenindeki kalabalığın yüzde biri bile yoktu.. Hele ulusal basından, benden başka kimse yoktu, diyebilirim..
Nerede Gökmen’in futbolcu arkadaşları?.. Nerede Gökmen’in hocaları?.. Nerede spor medyasının attığında mangalda kül bırakmayan anlı şanlı palavra uzmanları?.. Hiçbirini görmedim!..
öyle ya.. Niye gelsinler ki?.. Primi diri getirir.. ölüyü kim ne yapsın?..
Netice-i kelâm; kaymakam, belediye başkanı, spor kulübü başkanı ve ilçe spor müdürünün günün mana ve ehemmiyetini içeren konuşmalarının ardından, törenden ayrıldık..
Zira, başka bir programa yetişmek zorundaydık..
Törenden ayrılırken, bizi tanıyan birkaç kişi, “Sami abi, rahmetli için senin de birkaç söz söylemeni beklerdik, niye konuşma yapmadın” deyince, doğrusu verecek cevap bulamadık..
0rganizasyonu düzenleyenler bunu düşünmemişlerse, biz ne yapabilirdik?.. Zorla konuşacak halimiz yoktu elbette..
Sağlık olsun!.. 0rada konuşmasak da, burada yazıyoruz..
Ve kardeşimiz Gökmen Yıldıran’a, Allah’tan bir kere daha rahmetler diliyoruz..
¥
TAZİYE: İSKİ Abone İşleri Daire Başkanı Temel Coşkun’un annesi Nadiye Coşkun’un vefatını teessürle öğrendim..
Merhumeye Allah’tan rahmet, kederli ailesine sabr-ı cemil niyaz ediyorum.