Altının kaymağını kuyumcular yedi
Altında son 30 yılın en keskin düşüşünü yaşadık. Bitmedi, inişli çıkışlı heyecan dolu günler bizi bekliyor. Altında bu tarihi düşüşü alım fırsatı olarak gören pek çok kişi oldu. Alım için kuyumculara akın eden vatandaşları tatsız bir sürpriz bekliyordu. Yoğun talep karşısında altın karaborsa oldu. Uluslararası piyasalardaki fiyatının çok üzerinde satıldı altın bu süreçte. Bu farkın nedenini soran olursa da “işçilik fiyatı” dendi geçildi. Bu yüzden, tarihi düşüşteki fiyatlardan faydalanamadı halkın çoğu, düşüşteki esas fiyat farkı ve kar kuyumculara kaldı.
Daha önce de yazmıştım, bankalara ne kadar kızsak da sevmesek de söz konusu güven ve istikrar olunca kuyumcu mu banka mı tercihi karşısında çoğu kişi bankaları tercih etmekte. Bu zümre, kuyumculara uğramadan kaydi altın al sat işlemleri yaptığı için “altın yok” “30 TL ilave işçilik ücreti var” gibi bahanelerle uğraşmadan bu süreçten epey karlı çıktılar. Kaydi işlem yapıp da istendiğinde fiziki altın teslimatı yapan bankaları tercih etmek en iyisi…
“Altını daha ucuza almanın yolları” haberleri de ilginçti. İstanbul Kuyumcular Odası Başkanı, “ 1 hafta bekleyin, altın başına işçilik 10 lira düşer” diyordu. Altın fiyatlarının anlık değiştiğini bile bile bu tür bir açıklamayı anlamak mümkün değil.. Alım fırsatı olarak gördüğü zaman altını ederinden alamayan geniş bir kesim bu meslek grubuna saygısını güvenini yitirdi maalesef.
Altın deyince geniş bir kesimin aklına sadece kuyumcunun gelmesi henüz normal. Kuyumcu dışındaki altın yatırım kanalları gittikçe yaygınlaşıyor, yaygınlaşmalı da. Bu son yaşadıklarımız altın işinin sadece kuyumcuların insafına bırakılmaması gerektiğini hoş olmayan bir şekilde bize öğretti. Böyle durumlarda altına yatırım yapanların tercih etmesi gereken yatırım yöntemlerini bir önceki yazımda belirtmiştim…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.