Serdar Arseven

Serdar Arseven

Justin Bieber gençliği!..

Justin Bieber gençliği!..

Gezi olaylarında kullanılan saf ve temiz gençler de vardı.
¥
Onlardan bir grup ile tevafuk eseri konuşma imkânı bulduk.
Ne düşünerek gittiler oralara, onları birilerinin maşası olmaya iten neydi?..
¥
Oturduk konuştuk ki, resmen sıfır bunlar.
Bakın; 12 Eylül 1980’de ne olduğunu bilmiyorlar.
Kenan Evren kimdir, merhum Turgut Özal Kimdir, 28 Şubat, 27 Nisan ne ifade eder farkında değiller.
Merhum Adnan Menderes’i ismen duymuş olmakla birlikte; ne yaptığı, hangi dönemde yaşadığı, nasıl ve niçin katledildiğine dair bilgileri yok.
Seyfi Oktay, Mehmet Moğultay gibi “yargıda malûm çalışmaları” yürütmüş adalet bakanlarının gelip geçtiğinden habersizler.
Anasol Me (Anavatan, Demokratik Sol bir de Bahçeli’nin başında olduğu MHP) koalisyonu döneminde bankaların nasıl hortumlandığını ve milyarlarca doların nasıl bu milletin sırtına yüklendiğini filan anlattığınızda yüzünüze aval aval bakıyorlar.
¥
Peki onları böyle sokaklara döken ne?..
Çok basit sebepler dile getirildi…
Bunların taraftar grupları var.
Arkadaş çağırıyor, muhabbet olsun diye gidiyorlar!..
Biri, “Tayyip’e gıcık oluyorum, ‘Her şeyi ben bilirim, ben yaparım, kimseyi de takmam’ havasında” gibisinden laflar etti.
“Atatürk’e karşı bunlar!” diyen oldu.
¥
Önce fazla üzerlerine gitmedim.
“Müzikle” ilgilenip ilgilenmediklerini sordum.
İçlerinden biri “Sagopa takip ederim!” dedi.
“Sagopa Kajmer’i takip ediyorsan, O’nun kafasını kullanan, belli bir duruşu ve felsefesi olan sağlam bir karakter olduğunu da bilirsin.” dedim.
O kadarını bilmiyormuş.
“Sagopa Kajmer’in Gezi Parkı eylemlerini bölücülük olarak nitelendirdiğini biliyor musun?” diye sordum.
Onu da bilmiyormuş!..
¥
Takip edilen “sanatçılara” baktım; Justen Bieber denilen bir oğlandan bahsettiler.
Süt gibi bir oğlan…
Memleketin gidişatına damga vurmuş isimlerden habersiz olan bu gençler, iş müziğe gelince öyle gâvur isimleri sıraladılar ki hayret edersin…
İngilizce bildikleri yok ama birçok İngilizce parçayı ezberlemişler…
Yazık!..
¥
Aslında düşündükleri yok.
Düşünmeye niyetleri de yok…
Mesela…
Sordum:
“Atatürk Samsun’a nasıl çıktı?..”
Biri dedi ki;
“Bozuk bir gemi ile İngilizleri atlatarak!..”
Dedim ki;
“Atatürk ve 36 arkadaşının Samsun’a İngilizlerin resmi vizesiyle gittiği yazılıyor bazı kitaplarda… Belgeleri de basmışlar… İlginç…”
¥
Böyle dedim…
Aval aval baktılar…
“Öyle olsa ne olur olmasa ne olur!” gibisinden!..
¥
Konuyu değiştirdim.
“Kendinizi solcu mu hissediyorsunuz sağcı mı?” dedim
“Solcu” dendi.
“İdris Küçükömer, Doğan Avcıoğlu; bunları bilir misiniz” diye sordum.
Duymamışlar!.
¥
Çok ilgisiz, bilgisiz, düzeysiz bir gençlik yetişiyor o taraflarda.
Çok küçük bir grubun, “fabrikatör”ün etrafında “küfre hizmet metodları”nı öğrendiklerini biliyorum.
Fena değil.
Yanlışa manlışa; kafayı yorsunlar da bir gün inşallah doğru düşünmeye de başlarlar!..
¥
Beni endişelendiren, hem “o taraflarda” hem de bu taraflarda bir yığın amaçsız gencin yetişiyor olması…
“Bu taraflara” bile baksak…
Şunun şurasında 15-20 sene evvelki gençlikte şahit olduğumuz heyecanın ve dâvâsının yükselmesine katkıda bulunma azminin milyonda birini bile bulmakta güçlük çekiyoruz.
Eskiden canavar gibi “gençlik organizasyonları” vardı.
Şimdi, bunların yerine kurulanların çoğu kakara kikiri!..
Pek çok genç meslektaşım, bir resmi- yarı resmi kuruma; sendikaya filan kapak atıp Cumartesi Pazar izinli olmanın, sabah 9’da gidip akşam 5’te bırakmanın cazibesinden bahsediyor bana!..
Ne söylesen boş…
Diyorlar ki, “Abi ya, görmüyor musun? Çalışan değil, yanaşan kazanıyor!..”
¥
Sonra etrafa bakıyorum da..
Bir gencin “Gemisini kurtaran kaptan/ ‘Boş ver, rahat bırak gitsin rahvan!’ havasına girmesi için pek çok da sebep var.
Bu böyle olmaz.
Sağlıklı bir gençlik politikası olmayan ülkenin geleceği sakattadır.
Bizde böyle bir politika var mı yok mu?..
Takdir siz değerli okuyucularımın.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Serdar Arseven Arşivi