Aslında bugün ‘Lozan hezimeti’nin 90. Yıl dönümünü yazıp Lozan’da neleri nelerin karşılığında kaybettiğimizi yazacaktım, vazgeçtim.

Irak’ta pazar gecesi meydana gelen hapishane baskınlarını ve Irak’a olan ıraklığımızı bir kez daha yazıp bir buçuk milyon şehide dikkat çekeyim diye niyet ettim, ondan da vazgeçtim.
Ramazan’ın başından beri devam eden ve her geçen gün ihtişamı artan Mısırlıların darbecilere direnişini ve Rabiatu’l-Adeviye ruhunu yazayım diye düşündüm, onu yazmaktan da vazgeçtim.
Suriye’de üç Ramazan’dır süren mezalimi yazıp, Suriyelilerin yazdığı destanla birlikte iyice ağırlaşan insani dramı, jeotrajediyi kaleme alıp bir kez daha bölgeye dikkat çekeyim istedim. Halid bin Velid (ra)’ın kabrini, camiini bombalayanlara lanet okuyayım diye düşündüm, ondan da vazgeçtim.
Daha birçok konuyu bu saydığım üç mesele gibi tehir veya iptal edip tüm bu dertlerimize deva olacak ‘beşeri sermaye’nin esası, ruhu, özü olan ‘helâl rızık’ mevzuunun öneminden hareketle bu sene ilk defa kutlanacak olan Dünya Helâl Günü’nü yazmaya karar verdim.

17 RAMAZAN: DÜNYA HELÂL GÜNÜ

Merkezi ve başkanlığı Türkiye’de bulunan ve sekretaryası hayatını bu davaya adayan Dr. Hüseyin Kâmi Büyüközer idaresindeki GİMDES tarafından yürütülen Dünya Helâl Konseyi (World Halal Council) her sene Ramazan-ı Şerifin 17’sini Dünya Helâl Günü olarak kutlanmasına karar verdi. Bu sene bu tarih yarına, 25 Temmuz Perşembeye denk geliyor.  
Niçin 17 Ramazan?
Cevap çok manidar: Helâl rızık ile ilgili ilk ayet olan Enfal Suresi’nin 69 ayeti Ramazan ayının 17’sinde nazil olmuş.
Ayet meali şu şekilde: “Artık elde ettiğiniz ganîmetten helâl ve tayyib olarak yiyin ve Allah’tan korkun! Şüphesiz ki Allah, Gafûr (çok bağışlayan)dır, Rahîm (çok merhamet eden)dir.”
Helâl gıda bilincinin geliştirilmesi, bu konudaki toplumsal duyarlılığın artması gibi neticeleri olacağından dolayı benzer pek çok günden hazzetmesem de Dünya Helâl Günü gayet önemli bir teşebbüs olmuş.
GİMDES, yarın yapacağı etkinliklerle Dünya Helâl Günü’nü kamuoyuna duyuracak ve ‘helâl gıda, helâl hayat’ şuurunu yaymaya devam edecek. Bu vesileyle şunu da kaydedelim: GİMDES artık sadece Türkiye’de değil tüm dünyada helâl sertifikalandırma konusunda hem örneklik hem liderlik yapacak duruma geldi. Hayatımızın merkezindeki bu mühim konuya hizmet eden yegâne güvenilir kuruluş olması hasebiyle desteklenmesi ve ciddi takip edilmesi lazım. (www.gimdes.org)
Bu sene Diyanet İşleri Başkanlığı’nın Ramazan teması olarak “Helâl Kazanç Helâl Lokma” konusunu tespit etmesi ile de manidar bir tevafuk olması çok sevindirici ve takdire şayan hakikaten.

GENÇLER BU KONUDA NE DİYOR?

Helâl gıda meselesinde önemli olan tüketicinin bilinçlenmesi. Bu konuda bugüne kadar pek çok eğitim programı yapılsa da en derli toplu ve sistemli eğitim, Divan Akademi-GİMDES işbirliği ile gerçekleştirilen “Helâl Gıda Seminerleri” oldu. Dört saat süren bu eğitimle her yönüyle helâl gıda konusunu öğrenmiş oluyorsunuz. (www.divanakademi.org)    
İşte programa katılan gençlerin görüşlerinden üç örnek:
“Artık üzümünü yiyeceksek bağını soracağız.”
“Burası Müslüman ülke, her yiyecek ve içecek helâldir” saflığına ve tuzağına düşmeyeceğiz.
“İbadetlerden lezzet almanın, helâllere karşı iştiyak ve haramlardan uzak durma şuurunun ‘helâl rızık’la doğrudan alakalı olduğunu akıldan hiç çıkarmayacağız.”  
Dünya Helâl Günü hayırlı ve mübarek olsun. Temennimiz her sene daha haşmetli ve dünya çapında etkinliklerle bu gün idrak edilir ve toplumda helâl gıda bilincinin artmasına vesile olur.