Bazı klişeler vardır hayatımızda.. Alışılageldik kavramlar olduğu için tartışmayız da.. “aşk cinayeti” ya da “namus cinayeti” de bu klişelere örnektir.. Zamanında bir katil, yaptığı işi meşru, kabul edilebilir göstermek için uydurmuş, biz de afiyetle yemişiz.. “Namus Cinayeti” vay vay vay vay.. Ne büyük bir iddia.. Hele töre cinayeti?. Töre ya çünkü.. Bu zıkkım töre, bayramda ananın elini öpmeyi, köyünün çorbasından içmeyi, çocuklarını vatana-millete hayırlı evlat olarak yetiştirmeyi değil, doğrudan enseye sıkıp en sevdiğin insanları katletmeyi emretmiş, öyle mi? 

BU BİLDİĞİN CİNAYET

Sadece kendi toplumumuz için değil bu eleştirim. Hıristiyan toplumlarda da “onur suçları” başlığı altında çare aranan vakalar var.. Gerekçeler ve netice aşağı-yukarı benziyor birbirine.. Çünkü temel problem olan cehalet, dünyanın neresine giderseniz gidin aynı..”Namus Cinayeti” demişler ya adına, belki cinayete meşruiyet kazandırır bu tanım zannetmişler.. Oysa bildiğin; alçakça, kahpece, kalleşçe işlenmiş bir cinayetten söz ediyoruz.. Gaziantep’te, “gel de nişanını yapalım” diyerek kandırdığı 18 yaşındaki kızı Ayfer’i, meyve bahçesinde, göğsüne sıktığı tek kurşunla öldüren cani, hangi töreye sığınarak yaptığına meşruiyet kazandırabilir ki? Bu düpedüz cinayettir. Haklı hiçbir gerekçesi de yoktur. 

KİMSE İSLAM’I REFERANS GÖSTERMESİN

Şimdi bu tip abuk-subuk işler, görece daha dindar çevrelerden çıktığı için, olay barış ve sevgi dini olan dinimiz İslam’a da mâl ediliyor.. Oysa bilinmelidir ki, insan hayatı bütün dinlerde dokunulmaz sayılmış ve insanın haksız yere öldürülmesi haram kılınmıştır. Özellikle bizim dinimizde.. Ayet’te açıkça “.... Kim, bir cana kıymamış, ya da yeryüzünde bozgunculuk yapmamış olan bir canı öldürürse, sanki bütün insanları öldürmüş gibidir. Kim de onu yaşatırsa, bütün insanları yaşatmış gibi olur....” denmemiş mi?.. Emri bu şekilde olan bir din, nasıl olur ki, Yüce Allah’ın (c.c) en çok önem verdiği aile birliğini tesis etmek üzere yola çıkan bir kız çocuğunun öldürülmesini olumlu karşılasın.

KARAR DA İNFAZ DA SİZE AİT!

Kaldı ki, hukuki bir nedene dayanarak bir canı yok etme cezasını da, prensip olarak İslam, temel hukuk kuralları çerçevesinde meşru organlara bırakmıştır.. Neyin suç olduğuna ya da cezasının ne olduğuna, hala ya da babaanne falan karar vermesin diye.. 

KENDİ KIZINA NASIL YAPTIN BUNU?

Üç gündür bu işi düşünmekten gözüme uyku girmiyor.. Hangi psikoloji, 18 yaşındaki bir bebeğin göğsüne ateş edip, onu sokakta kanlar içinde bırakmayı “normal” gösterir diye soruyorum kendi kendime.. Kızımın saçına toka takarken azıcık saçı çekiliyor da canı acıyor, içim gidiyor o vakit.. Sen nasıl bir ruh haliyle ateş edebildin o kıza be hey cani?.. Sevdiği o adamla evlenmezse sen kiminle evlendirecektin ki? Garip kızın öldü gençliğine doyamadan, sevdiği adam acı çekiyor, sen cezaevinden muhtemelen ömrünün sonuna dek çıkamayacaksın.. Ne oldu şimdi? Vermiş oldun mu cezalarını? Allah (c.c) da senin cezanı versin... Kalın sağlıcakla..