Yeni Bakanlar hakkında

Muhterem Mustafa Karahasanoğlu ağabeyimle sohbetimizde de bahsi geçti:

Daha şu operasyonlar filan piyasada yok.

Zaman, 14 Kasım’da “darbe!!!!” manşetini atmış.

Ortalık fena karışmış.

Biz dershane kızışmasının ilk anlarında “Bu iş uluslararası tezgahtır!” teşhisini koyup, kavganın büyümemesi için karınca kararınca gayret gösteriyoruz.

“Medya şaşkınlık yaşarken” biz olayı anlatıyoruz.

Yeni Akit’in Genel Yayın Koordinatörü Hasan Karakaya ağabeyimiz, sağolsunlar ilk anlarda yaptığımız o teşhise köşelerinde yer veriyorlar.

Karakaya ağabeyimin 17 Kasım 2013 tarihli yani bir buçuk ay kadar önce kaleme aldığı ve bizi de hakkımız olmadığı halde köşesinde zikrettiği o bölüm:

“Yazarımız Serdar Arseven’in dünkü yazısında ifade ettiği gibi;

Bu gelişmelerde; ‘Hakan Fidan’ üzerinden Başbakan’ı hedef alan girişimlerin bir rolü yok mudur?

‘Soros’ ve uzantıları tarafından desteklenen ‘Gezi olayları’nın büyümesine bahane edilen ‘orantısız ilk müdahale’ hakkında ve o süreçte ‘Pensilvanya kaynaklı 11 açıklama’nın bu kavgada hiç mi rolü yoktur?

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın arasını açmaya matuf çalışmalarla bugünkü ‘gerilim’in alâkası yok mudur?..

Kemal Kılıçdaroğlu’nun, ABD Büyükelçisi ile otel odasında gerçekleşen 2.5 saatlik görüşmesinin bu “kavga”da hiç mi etkisi yoktur...

Otel odası buluşmasının hemen ardından ‘dosya vukuatlı Mustafa Sarıgül”ün partiye gayet ‘Keskin’ bir çıkışla davet edilmesi ve alelacele rozetlenmesi ile bu kavganın hiç mi alâkası yok?

(…)

İşin doğrusu; sadece Türkiye’de değil, dünyanın hiçbir ülkesinde hiçbir hükümet, ‘kendi altının oyulmasına’ ve hele hele ‘iktidarın ele geçirilmesine’ göz yummaz...”

•

Şimdiiii…

Hazret-i Mevlâna’nın Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan tarafından sıkça dile getirilen dizelerine vurgunun tam “vakti”:

“Dün dünde kaldı cancağızım,

Artık yeni şeyler söylemek lâzım.”

Öyle bir pınar ki...

Onca tezgah, iftiraya uğramış-uğramamış adam vesaire derken, onca kopma olmuşken ve belediye başkan adaylıklarından dolayı onca bakanlık boşalmışken…

Adeta yeni hükümet.

Evet…

Çok itinalı bir seçim olmuş.

Yıllardır “Medeniyet Mesajımızın” bütün dünyaya iletilmesinde müthiş başarılar gösteren, söylememesi gerekeni söylememek, söylemesi gerekeni söylemekten de asla çekinmeyen Bekir Bozdağ’ı hepimiz biliyoruz.

Son derece sağlam duruşlu bir devlet adamı. Daha ziyade millet adamı.

Bahsi geçtikçe takdirle kulaklarını çınlattığımız Sayın Fatma Şahin’in yerine gelen Ayşenur İslam’ın tercih edilmesi dört dörtlük bir mesaj!

Malum Ayşenur İslam hanımefendinin eşi Bahadır İslam, Mavi Marmara’nın doktoru!..

Malum, kendileri bir yandan Gazze’ye yardım götürürken “otorite” (!!!!) Siyonizm’in terör estirmesinden dolayı 9 şehit verdiğimiz o menfur saldırının mağdurlarından.

O şanlı gidişin kahramanlarından.

Bir de başörtüsüne özgürlük mücadelesinin sembol isimlerinden Merve Kavakçı Hanımefendi’nin akrabası.

Emrullah İşler hocamız, memleketin yetiştirdiği en seçkin ilim adamlarından.

İslam İşbirliği Teşkilatı Parlamento Birliği Türkiye Delegasyonu Başkanı.

İdris Güllüce Tuzla Belediye Başkanı olarak görev yaptığı uzun yıllar boyunca “şehircilik efsanesi” olarak öne çıkmıştı.

Efkan Ala, çok sağlam bir karakterdir.

Milletteki samimiyetle devletteki ağırlığı bünyesinde toplamıştır.

Hakkında “paralel yapı” tarafından tezvirat üretilmek istenmiş ama izi bile kalmamıştır.

Fikri Işık Fazilet’li bir kardeşimizdir.

Kocaeli’nde kısa sürede rüzgar estirmeyi başarmış güçlü bir isimdir.

Akif Çağatay Kılıç, Başbakan Erdoğan’ın çok yakın kurmaylarındandır.

Sayın Erdoğan’ın yurt dışı programlarında tercümanlık yaptığını biliriz.