Bir vakittir “Topa girmeyenlere” dikkat çekiyoruz.
Sayın Erdoğan’ın “Aramızda korkaklara yer yok!” sözleriyle gündeme yerleşen “erkek-ürkek” tartışmasına katılan okuyucumuz, bu yöndeki yazılara iyice ağırlık vermemizi talep ediyor:
 “Konuşan şimdi konuşsun. Tavrı olan şimdi ortaya koysun. Memleketimiz tarihinin en önemli seçimlerine giderken ve milli iradeyi hedef alan tezgâhlar deşifre olmuşken susan, bir daha hiç konuşmasın!..”
•
Kimi havayı kokluyor, duruma göre pozisyon almak için.
Kimi hafiften pozisyon almış da, “Ne olur ne olmaz!” payı bırakıyor.
Kiminin de “ayıbı” çok, bu ayıplarının ortaya dökülmesinden çekiniyor, filan!..
•
Bunlar var…
Hak yemeyelim, “Son Darbe” girişimlerine net tavırla karşı çıkanlar da var.
•
Memur Sen’in gerçekleştirdiği “Medeniyet, insan, demokrasi ve şehirler” konulu Büyük Türkiye Buluşması’na katılan Başbakan Erdoğan bu noktaya dikkat çekti:
 “ Merhum Akif İnan’ın kurduğu Memur-Sen emeğin hakkın milli iradenin demokrasinin mücadelesini verdi. İslam coğrafyasının sızısını taaa yüreğinizde hissettiğiniz ve gereğini yaptığınız için sizlere teşekkür ediyorum. 17 Aralık darbe sürecinde eğilmediğiniz bükülmediğiniz dimdik durduğunuz için sizlere tek tek teşekkür ediyorum.  17 Aralık başarısız darbe girişimini yaşıyor, bir kez daha milli iradeye yönelik bir saldırıya şahit oluyoruz. Darbeler Türkiye’nin değişmez kaderi değildir, darbeler her 10-15 yılda Türkiye’yi donduran bir talih değildir. Kısır döngü gibi her 10 yılda Türkiye’yi darbelere mahkûm etmek isteyenlere karşı yürekli bir mücadele sürdürüyoruz. 17 Aralık darbe girişiminde seçilmiş bir hükümet bürokrasi içindeki paralel yapıyla esir alınmak istendi. 12 yıl boyunca nasıl dik durduysak son darbe girişiminde de dimdik durduk, dik duracağız. 28 Şubat’ta dimdik duran Memur-Sen’e ve yönetimine teşekkür ediyorum. Vesayetçi sisteme, çetelere, mafyaya, cuntalara karşı verdiğiniz mücadelede hep yanımızda oldunuz. Bundan dolayı Hakk’ı savunan Memur-Sen’e teşekkür ediyorum”
•
Milli iradenin saldırı altında olduğu her durumda Memur Sen!
Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, AK Parti’nin hak ve özgürlükler alanını genişletmeye yönelik çalışmalarında hep “itici güç” oldu.
AK Parti’nin tereddüt geçirdiği anlarda ortaya çıktı ve millet adına tazyikte bulundu.
Katsayı haksızlığının ortadan kaldırılmasında Memur Sen’in hissesi malûm, kamu kurumlarındaki başörtüsü yasağının yok edilmesi için 12 milyon imza toplayan Memur Sen, bu alanın  “istisnalı da olsa” özgürleşmesine büyük katkı sağladı.
Sütü bozuk 28 Şubat darbesinin mağdur ettiği memur ve memurelerin özlük haklarına kavuşmaları için yoğun kampanya yürüten Memur Sen, bu alandaki sıkıntının da “bir ölçüde” giderilmesine vesile oldu.
Milli iradeye yönelik bütün kumpaslara net tavırla karşı çıkan Memur Sen, “Son Darbecilerle” mücadelede de tavrını net bir şekilde ortaya koydu.
Yükselişlerini AK Parti iktidarlarının oluşturduğu uygun vasata borçlu olan “kimi” sivil toplum örgütleri şimdilerde “iki tarafa”da göz kırpar ya da “etliye sütlüye karışmaz” pozisyonda.
Memur Sen ise bu meselede de net tavırlı.
Genel Başkan Sayın Ahmet Gündoğdu o tavrı şu ifadeleriyle ortaya koyuyor:
 “Son operasyonda, hedefin AK Parti Genel Başkanı değil, Türkiye Cumhuriyeti’nin Başbakanı ve Başbakan üzerinden Türkiye olduğu açıktır. Bu yüzden, kime oy verdiği, hangi ideolojiden olduğu, hangi cemiyetin ya da camianın mensubu olduğuna bakmadan herkes bu operasyona karşı ortak tavır almalıdır.”
•
“Küçük hesapların adamı” olmadığını birkez daha ortaya koyan Memur Sen Genel Başkanı Sayın Ahmet Gündoğdu kendisini yakından takip eden okuyucularımdan çok sayıda tebrik aldı.
Saygılarımla iletmiş olayım.