Ersoy Dede

Ersoy Dede

Selâm

Selâm

Hepinizi en içten dileklerimle SELAMlıyorum.. Bu SELAM, Allah’ın (c.c) Selamı’dır.. Alandan razı olsun Allah, almayana da nasip etsin.. Esselâmü aleyküm ve Aleyküm Selâm.. Dün ortaya çıkan dinleme listesini gördünüz.. Bir tür şeref tablosu gibi.. Dün sabah liste yazıldığı andan itibaren listede olmayanların; “ben nerede hata yaptım?” diye yakındıklarını duymuşsunuzdur.. Böyle bir dönemde yapılan dinleme listesinde adının olması değil olmaması ayıp.. Onlar da merak etmesinler.. Zira yüzleştiğimiz sadece 7.000 kişilik tek bir örgüt soruşturması için istenen dinleme izni.. Sadece “Selam Örgütü” için.. Dolayısıyla tek dosyayla 7 bin kişiyi 3 buçuk yıl dinleyen örgüt, elindeki onlarca dosyada kaç yüz bin kişi hakkında dinleme kararı çıkarttı, varın siz hesap edin.. Demem o ki, merak etmeyin, eğer namuslu ve şerefli birer vatan evlâdı iseniz ve yaptığınız iş namussuzların çıkarını zedeliyorsa, elbet varsınız demektir bir listede. Selam’da değilse Aleyküm Selam’dadır.. 

KAOS PLANI

Bugün üzerine konuştuğumuz liste sadece dinleme listesi sevgili okurlar.. Yürütülmekte olduğu anlaşılan tek bir dosyayla ilgili olarak.. Biraz haber bülteni seyreden arada bir CSI New York ya da Bezhat Ç. falan izleyenler bilir ki, 7 bin kişilik dinleme listesinin olduğu bir dosyanın en azından 500 kişilik de gözaltı listesi olması lazım.. Ve böyle kapsamlı bir soruşturma ile ilgili olarak 500 kişilik gözaltı listesi demek, en az 300 tutuklu yargılanan şüphelisi olan devasa dava demektir.. Adı geçen 7 bin kişiden herhangi 500’ü kelepçeyle evinden alınsa, herhangi 300’ü tutuklansa ne olur bu memlekette biliyor musunuz? Çok açık ki kaos olur.. Bunun başka bir izahı yok.. Tek bir dosyadan 300 tutuklu demek, 30 dosyadan kaç tutuklu anlamına gelir, bulun işte.. Eğer dün Star ve Yeni Şafak bu listelerle paralel tezgahı fâş etmiş olmasaydı, büyük bir tutuklama dalgasıyla ülke darbe koşullarına sürüklenecekti.. Gazeteciler, aydınlar, yazarlar, politikacılar sabaha karşı evlerinden alınacak, arabalara doldurulup özel bir yere taşınacaklardı.. Bir sabah gözümüzü kaosa açacaktık bugünlerde.. Ama planları-tezgahları berhava oldu.. Bu ülkede aydın-entelektüel binlerce kişiyi cezaevine tıkmayı planlayan, prestij projelerin kapısına kilit vurmayı hedefleyen, siyaseti tıkayıp TBMM’yi yasa yapamaz hale getirmeye çalışan yapının hedefi, darbe değil de, ne ola ki?.. 

KEŞKE YASA DIŞI OLSAYDI

Bugün karşı karşıya olduğumuz listenin bir yasal dinleme listesi olduğunu anlıyoruz. Keşke yasa dışı dinleme olsaydı. O zaman bazı soruların cevabını vermek daha kolay olurdu.. Ama yasal olan her şeyin meşru olduğunu düşünmediğimden, kendimce sorunum yok.. Kelime anlamı itibariyle yasal=meşru gibi görünebilir. Ama benim için yasalara uygun olarak verilen kararların uygulanması ile bir uygulamanın meşruiyeti arasında çok net ve belirgin farklar var.. Bir savcının mütalaası ile bir hakimin kararı yasal olabilir.. Tıpkı Menderes’in idamının istenmesi ve hakimin idam kararı vermesi gibi.. Meşru mu peki?.. Kalın sağlıcakla.. Selam…

Önceki ve Sonraki Yazılar
Ersoy Dede Arşivi