Neden hâlâ içeride?
Galiba ilk ben yazdım. Salih Mirzabeyoğlu’nun adaleti iptal eden mahkûmiyetini… Sözümüz sadece buna dairdi, tilmizleri ne anladılarsa bir hayli hücuma maruz kaldım. Canları sağ olsun. Yine yazacağım.
Yazımız yayınlanalı bir yıla yaklaşıyor. O günden bu güne bir milimetre bile ilerleme yok.
Hani ya özgürlükçüler? Geziciler, tozucular, yazıcılar, azıcılar? Habire Türkiye’de çok sayıda gazeteci ve yazarın tutuklu olduğunu yazanlar, söyleyenler? Türkiye’yi böylece efendilerine jurnalleyenler?
Bunların hiç biri, onunla ilgili kıllarını kıpırdatmazlar. İşe bakın ki, içeride bunlar toz kaldırır, dışarıdaki mihraklar da onun üzerine harekete geçer. Hukukumuz Avrupa’dan hiza tuttuğu için böylece sonuca varılır.
Mirzabeyoğlu’nun hukukî çözümü bu durumda ne iç kamuoyu, ne de dış kamuoyu baskısıyla olacağa benzer.
O zaman bu konu bizim meselemiz. Saldırılara rağmen sözümüzü söylemekten asla vazgeçmeyiz. O yazıyı bizi övsünler için yazmamıştık, sövmek kendi şanlarından demek ki!
Mirzabeyoğlu konusu neden öne çıkamıyor? Daha doğrusu, çözüm için neden harekete geçilmiyor?
Sistemi yalanladığı için!
Çünkü Türkiye’de sistemin askerleri içeride bulunan, haksızlığa uğrayan tipini belirlemişler. Mirzabeyoğlu bu “tip”e asla uymuyor. Uysa idi, emin olun çoktan mesele halledilmişti.
Onlar için affedilmez suç irtica! Böyle tanımladıkları bir suç için parmaklarını bile oynatmazlar. Mirzabeyoğlu en ağır irtica suçuna çarptırıldı, silahlı irticaî örgüt liderliğinden yatıyor.
Bu yüzden hiçbir zaman çıkmayacakmışçasına bir suskunluk, unutturma sözkonusu. Başka bir sebeple hüküm giyse idi idi, bu müebbed mahkûm çoktan gereken ilgiyi görmez miydi? Gazetelerde başköşeler buyur edilmez miydi? Hiç şüphe yok! Görürdü, buyur edilirdi ve zindandan çıkardı!
Örneği dışarıdan verelim: Mısırlı Muhammed Mursi için kim ne yapıyor? Bir zamanlar Tahrir övgüsü ile yatıp kalkanlar neden şimdi suspus?
Devrimcilik onların tekelinde! Onların kahramanı ancak General Sisi!
Türkiye uyan! Mirzabeyoğlu 16 yıldır hapiste ve 12 yılını hücrede geçirdi.
Onun gerçekten âdil yargılanmış olduğuna bizi kim inandırabilir?
Hakimler ne kadar dokunulmaz? Dâvânın hâkiminin emekli olduktan sonra, DGM hâkimliği sırasında sürekli baskı gördüğünü itiraf ettiğini unutmamak lâzım.
Hüküm azılı bir terörist için verilmiş; bu azılı terörist kaç cana kıymış olabilir? Muhayyel bir terörizmden ve teröristden söz ediliyor!
En ağırlaştırıcı unsurlar işin içine katılsa bile böyle bir ceza akla ziyan olur. Mirzabeyoğlu’na yeniden yargılanma yolunun açılması için gönüllü kuruluşların geç de olsa bir araya gelmesi sevindirici. İmza kampanyası yeterli mi? Değilse bile bir başlangıç olarak güzel.
28 Şubat’ın şaibeli hukukunu aşmak için mücadeleyi bırakmamak şart. Muhtelif darbe davalarında bile, uzun tutukluluk sebebiyle salıvermeler yaşandı.
Burda uzun tutukluluk yok, hukuki mesnedden yoksun karar var!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.