Endonezya Seçimleri
Endonezya İslâm âleminin nüfusça en kalabalık ülkesidir. Nüfusunun 240 milyonu geçtiği tahmin ediliyor. Çok sayıda adadan meydana gelir. Halkının etnik yapısı Malezya halkının etnik yapısına yakındır. Dilleri arasında da lehçe farkı var. Birbirlerini anlamakta fazla zorluk çekmezler. Buna rağmen İngiliz sömürgeciliğinin kültürel kuşatmasının bir sonucu olarak, birbirleriyle kendi ulusal dilleriyle anlaşmaktan ziyade İngilizceyle anlaşmayı tercih ediyorlar. Malezya bilim, kültür ve sanayide hayli ilerlediği halde Endonezya bayağı geride kaldı. Bunda da uzun yıllar hüküm süren ve ülkeyi çözümsüz sorunların içinde yıpratan diktanın rolü var.
186 milyon seçmene ve 560 üyeli sandalyeye sahip Endonezya’da 9 Nisan 2014 Çarşamba günü genel seçim yapıldı. Bir önceki seçimler 2009’da gerçekleştirilmişti. Türkiye’deki yerel seçimlerin Endonezya seçimlerini sadece Türkiye’de değil İslâm dünyası genelinde de gölgede bıraktığını söylemek mümkündür. O yüzden önemli sürprizlerin yaşandığı Endonezya seçimleri kamuoyunun gündemine pek girmedi.
Henüz kesin sonuçlar ortaya çıkmış olmasa da genel durum hakkında fikir veren hızlı sayım yöntemiyle yapılan örneklemeye dayanılarak sonuçlar hakkında kanaat belirlemeye yarayacak bilgilere ulaşıldı. Kesin rakamların verileceği resmî sonuçların ise yaklaşık bir ay sonra açıklanacağı haber verildi.
Elde edilen bilgilerden çıkarılan sonuçların en önemli yanı bilhassa anket kurumlarının yayınladığı sonuçları yalanlaması oldu. Bu durum da söz konusu anketlerin toplumdaki siyasi tercihler hakkında kanaat edinme ve keşiften ziyade toplumu yönlendirme amacı taşıdığını bunda da yeterince başarılı olamadığını ortaya koymuştur. Ama tümüyle de başarısız olduğu söylenemez, çünkü alınan sonuçlar gerçekte Endonezya toplumunun tavrını tam yansıtmıyor.
2014 seçimlerinde Endonezya’da en çok dikkat çeken gelişme iktidardaki Demokrat Parti’nin çok büyük oy kaybına uğraması oldu. 2009 seçimlerinde %21 oranında oy alarak iktidara gelmiş olmasına rağmen bu seçimlerde yaklaşık %8 civarında oy aldığı gözleniyor. Öne geçen muhalif partilerin yeni hükümeti kurarken halkın cezalandırdığı bir siyasi partiyle ortak olmamayı tercih edecekleri düşünülürse bu oy oranıyla yeni dönemde hükümete ortak olmasının dahi mümkün olamayacağı tahmin edilebilir.
İktidar partisinin bu kadar oy kaybetmesinde yolsuzlukların önemli rol oynadığı söyleniyor. Bu parti 2009’da “yolsuzluklara hayır” sloganıyla oy toplamasına rağmen iktidarda kendini tam anlamıyla yolsuzluk bataklığında buldu. Bunun sonucunda da yorumcuların ifadesiyle “kendi kullandığı silahla kendini vurdu”.
Endonezya’daki yolsuzluk vakıasının iktidar partisinin üçte iki oranında oy kaybetmesine neden olmasına rağmen Türkiye’de Pensilvanya çetesinin kurguladığı yolsuzluk komplosunun, ardından geniş çaplı bir medya ve psikolojik yönlendirme savaşının gelmesine rağmen tam tersi etki yapması da dikkat çekicidir. Çünkü halk orada yolsuzluk gerçeğini, Türkiye’de ise Pensilvanya merkezli komplonun arkasında bu ülkenin uluslararası platformdaki kazanımlarını kaybettirmek ve bilhassa son dönemde siyonist işgale karşı izlenen politikayı etkisiz hale getirmek amacıyla başlatılan kirli savaşın bulunduğu gerçeğini görmüştür.
Seçimlerde en büyük başarıyı Endonezya’nın ilk dönem diktatörü Ahmed Sukarno’nun kızı Megawati Sukarno Putri’nin başkanlığındaki Demokrasi İçin Mücadele Partisi gerçekleştirdi. Fakat sonuçlar anketleri doğrulamadı. Çünkü anketçiler bu partiyi çok fazla şişirmişlerdi ve %30’dan fazla oy almasını bekliyorlardı. En dengeli anketlerde bile alacağı oy oranı %27’nin altına düşürülmüyordu. Ama ’larda kaldı. Buna rağmen dediğimiz gibi anketler tesirini gösterdi ve iktidar partisini istemeyen oyların önemli bir kısmı ona kaydı. Böylece yeni hükümeti oluşturma hakkı elde edecek birinci parti olmayı başardı.
Anketçileri yalan çıkaran önemli bir sürpriz de İslâmcı partilerin beklenenin tersine oylarını artırmaları oldu. Oysa anketler bu partilerin ciddi oy kaybına uğrayacağını söylüyordu. Bu kategoriye giren beş parti 2009’da toplamda %29 olan oy oranını artırarak %32’ye çıkardı. Ama bu iyi bir başarı sayılmaz. Çünkü Endonezya toplumu dindar toplumdur. Fakat İslâmî kesim içinde seçimi reddedenlerin de azımsanamayacağını göz önünde bulundurmak gerekir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.