Dün Saadet Partisi’nin 5. Olağan Kongresi vardı.

Mustafa Kamalak, 868 geçerli deleğe oyundan 656’sını alarak yeniden Genel Başkan seçildi.

Diğer aday Fatih Erbakan’a oy veren delege sayısı ise 212’de kaldı.

Hayırlı uğurlu olsun!

Fakat gördüğüm kadarıyla parti tabanı bu sonuçtan hiç memnun değil.

Salondan da anlaşıldığı üzere,

Taban partinin başında Fatih Erbakan’ı görmek istiyor.

Kongre boyunca Fatih Erbakan lehine sloganlar attılar.

Dışlamayı gördüklerinden olsa gerek, "Fatih'siz fetih olmaz" sloganı atarak sık sık, bir yerlere mesaj verdiler!

Öyle ki, Kamalak konuşurken bile, onların dilinde Fatih Erbakan vardı.

Kamalak’ın sözü ara ara ıslıklarla kesildi.

Buna karşın delegelerin bulunduğu bölümden alkış sesleri duyuldu.

Fatih Erbakan’ın salona girişiyle partililer coştu.

Trübünlerden Erbakan lehine dakikalarca slogan sesleri yükseldi.

Erbakan’ın konuşması da son derece etkileyiciydi.

Duruşuyla, kendine güveniyle, hitabetiyle beklenenin de üzerinde bir performans sergiledi.  

Konuşmasının içeriği de dolu doluydu.

Selamlama kısmında,

Büyük bir nezaket, büyük bir saygı, büyük bir merhamet örneği sergiledi.

Milli Görüş camiasını yediden yetmişe kucakladı.

Kendisini partiden uzak tutmaya çalışanlara karşı,

“Hangimiz dört dörtlüğüz ki, hepimizin hatası olmuş olabilir. Sizlerin de benim de…” diyerek, eski husumetleri bir kenara bırakıp kucaklaşalım mesajıyla birlikte çok ince bir ders verdi.

Özetle tüm Milli Görüşçüleri kucakladı.

Birilerinin aksine kırmadı, bölmedi, üzmedi, dışlamadı.

Ardından Milli Görüş davasını çok güzel anlattı.

Türkiye’nin, İslam dünyasının sorunlarını bir iki cümlede özetledi.

“Çare Milli Görüş” deyip, Milli Görüş’te İkinci Erbakan Dönemi’ni başlatmak istediğini söyledi.  

Türkiye’de, İslam dünyasında Milli Görüş’e; Saadet’e ihtiyaç olduğunu vurgulayarak, Genel Başkan seçilmesi halinde partiyi ilk seçimde TBMM’ye; ikinci seçimde ise iktidara taşıyacaklarına inandığını kaydetti.

Fatih Erbakan’ın konuşması sık sık “Mücahit Erbakan” sloganları ile kesildi.

Babası merhum Necmettin Erbakan’la ilgili anılarını anlatırken, salonda kimi partililerin gözyaşlarına hakim olamadığı görüldü.

Yani, dünkü kongrede Saadet tabanının Fatih Erbakan’a büyük bir sevgi ve saygı beslediği, partinin başında O’nu görmek istediği ortaya çıktı.

---

Partililer diğer taraftan, bu isteklerinin gerçekleşmeyeceğini görür gibi, şu son derece anlamlı sloganı attı ara ara:

“Delege uyuma, Erbakan’a sahip çık”.

Kendilerinin istemesi yetmiyor; hatta hiçbir anlam ifade etmiyordu çünkü.

Genel Başkan’ı delege yani Genel Merkez seçecekti, onlar değil.

---

Genel Merkez’in de daha ziyade kimin elinde olduğu, Fatih Erbakan’ın konuşmasının sonunda yaşanan bir görüntüde çok net açığa çıktı.

Oğul Erbakan, babası merhum Erbakan’ın o meşhur duasıyla sözlerine son vermek istediğini söyleyince, salonun çok önemli bir bölümü ayağa kalktı.

Öyle duygusal, öyle coşkulu, öyle heyecanlı bir andı ki, Genel Merkez’in Genel Başkanı Mustafa Kamalak bile etkilenmişti.

O da ayağa kalkıp duaya eşlik etmeye yeltendi.

Yanı başında oturan Oğuzhan Asiltürk, müdahale etti.

“Ne yapıyorsun sen” der gibi kolundan tutup, Kamalak’ın ayağa kalkıp Erbakan duasına eşlik etmesine engel oldu.

---

Sonuç,

Delegelerden Kamalak’ı yeniden Genel Başkan seçecek kadarı, Genel Merkez’in sözünden çıkmadı.

1010 delegeden 874’ü oy kullandı.

Bunlardan 868’i geçerli sayıldı.

Bunun da 656’sı Kamalak diyordu.

Sadece 212’si zincirini kırabildi; Fatih Erbakan diyebildi.

---

Türkiye Milli Görüş Hareketi’ne her zaman ihtiyaç duymuştur.

Bu ihtiyaç bugün de vardır.

Ve bir Milli Görüş partisi bu ülkede her zaman en güçlü iktidar alternatiflerinden biridir.

Fakat Saadet’in ihtiyarları ile bu alternatifliğin açığa çıkıp, bir rüzgar oluşturması imkansız gözüküyor.

(En son 30 Mart’ta gördük.)

Sayın Kamalak, gerçekten son derece iyi bir insan.

Son derece değerli bir hukuk adamı.

Lakin liderlik başka bir şey.

Buna rağmen ne diye diretilir; ne diye yenilikten kaçınılır bir anlam veremiyorum.

Saadet’te bir grup tarafından sanki kasıtlı olarak, partinin önü tıkanıyor.

Başka açıklaması yok bunun!

Her biri çok değerli, her biri Milli Görüş’te büyük emek sahibidir muhakkak ki.

Lakin olmuyor böyle.

Çekilmeliler artık kenara.

Abilik yapmalılar, perde gerisinden.

Açmalılar Milli Görüş’ün önünü.

---

Saadet’te yeniliğe ihtiyaç var.

Partiye bir heyecan, ivme, hareket kazandıracak bir yenilenmeye.

Ve bu yeniliğin Fatih Erbakan’la gerçekleşeceği dün görüldü.

Bu olacak…

Saadet’liler dünkü kongrede bugün olmamışsa yarın partinin başına Fatih Erbakan’ı getirip, Milli Görüş’te ikinci Erbakan Dönemi’ni başlatacaklarını ortaya koymuşlardır.

Millet iradesinin önü bir yere kadar kesilebilir!

O setler de milletin iradesini güçlendirir, büyütür.

Tecelli ettiğinde güzelliği, bereketi katlanır.

Fatih Erbakan en ufak bir ümitsizliğe kapılmamalı.

Mücadelesini sürdürüp, rahmetli Erbakan’ın yolunda ilerlemeye aynen devam etmeli.

Bu böyle gitmez.

Milli Görüş liderliği yakındır.