Gelin sizi kendinizle yüzleştireyim biraz.. Benim için en acı tespit. Ama işim gereği her sabah yapıyorum bunu.. Bir önceki gün yaptığım televizyon programını hangi sosyo ekonomik seviyeden kaç kişi izlemiş, kim hangi bölümünde benim programı izlemeyi bırakmış, hangi bölümde hangi kesimden kimler dahil olmuş?.. Bütün bu sorular, tıpkı örneğin bir bakkalın, bir önceki gün kaç kilo un sattığını hesaplaması ya da bir hekimin hangi saatlerde muayenehaneyi açık tutarsa daha fazla hasta kabul edebileceğini hesaplaması kadar günlük işleyişin içinde.. Dolayısıyla hayat tamamen dursa bile, kenarda bazı sistemler durmuyor.. Onlar çalışmaya, işlemeye devam ediyor.. Ekranda gördüklerinizin tamamı gerçek.. Onu evvela söyleyeyim.. Yani Ahmet Hakan ya da Cüneyt Özdemir olay yerinden yayın yaparken yaşadıkları duygular sahici.. Başka zamanlarda başka başka işler için eleştirdiğim isimler olabilir.. Ama bugünkü durum çok başka.. Pek çoğu Soma’da, sadece gazetecilik değil doğrudan acıları paylaşmak üzere kamp kurmuş durumdalar.. Yaşadıkları duygular da gerçek, ekrana yansıttıkları da.. Ben ya da meslektaşlarım yayında sinirlerimize hakim olamıyoruz, gözlerimizden aşağıya yaşlar süzülüyor. Bu gerçek.. Ama ekranın öbür tarafındakiler, izleyici koltuğunda oturanlar için de gerçek her zaman aynı mı?.. O maymunlu, devli-cüceli bültenlerin revaçta olduğu günlerde Reha Muhtar, panellerde konferanslarda izleyicinin yüzüne vururdu haklı olarak.. “Herkes belgesel izliyorsa biz neden her akşam birinci çıkıyoruz?” derdi.. Hazır mısınız açıklayayım mı tabloyu?..

MUHTEŞEM FELAKET

Çarşamba gününün yani anlı şanlı anchorman’lerin olay yerinden yayın yaptığı, gün boyu kesintisiz haberlerle acının dünyaya duyurulduğu, gözyaşlarının sel olup aktığı afetin gerçek boyutlarıyla ortaya çıktığı günkü tabloyu merak ediyor musunuz?.. O gece, Total ve AB’de yani gelir ve eğitim seviyesi üst sınıf olan izleyicilerde de, halkın tamamında da 1. sırada Star TV’de yayınlanan ‘Muhteşem Yüzyıl Gizli Dünya’ vardı.. Günü birinci olarak kapattı yani.. ‘Muhteşem Yüzyıl’ı aynı değerlendirme listesinde Star TV’deki ‘Beni Affet izledi. Üçüncülük ise genel izleyicide Fatih Portakal ile Fox Ana Haber’in üst sosyo-ekonomik grupta Sevilla-Benfica UEFA Avrupa Ligi maçının oldu.. Evim Sensin filmi, Müge Anlı’nın kayıpları bulduğu programı, Kızılelma dizisi, Gladyatör, Arka Sokaklar vs.. Aşağıya doğru liste böyle gidiyor.. Kimse 24 saat deli gibi haber bülteni izleyemez elbette.. Ben bile bir haberci olarak evde neredeyse hiç haber izlemiyorum. Evde sadece film izlemeye çalışıyorum. O değil dert. Ama Salı ve Çarşamba gecelerini ‘Muhteşem Yüzyıl’ karşısında geçirdikten sonra, ‘UEFA final maçıydı mecbur seyrettik artık’ dedikten sonra biraz kendi içinizde de samimiyet sorgulaması yapın.. Masanın arkasındaki bizlere yön göstermek hedef vermek falan kolay.. Siz tam olarak nerede duruyorsunuz?..

**

‘Böyle günde oyun havası olur mu?’ diye bol keseden bozuk para gibi harcadığınız kanalları izlediğiniz çıkıyor ertesi gün ortaya.. Oluyor mu? ‘Böyle bir günde maç mı oynanır arkadaş?’ diyor, soluksuz 90 dakika çerezlerle biralarla maç izliyorsunuz.. Biraz aynaya bakma vaktidir bence.. Kalın sağlıcakla.