Ekmeleddin İhsanoğlu Aday Olursa..
Ekmeleddin İhsanoğlu’nun CHP ve MHP’nin çatı adayı olarak sunulmasının analize muhtaç pek çok yönü var.. Önce Kemal Kılıçdaroğlu’nun bir yorumuyla başlayalım.. Efkan Ala içişleri Bakanı olarak göreve başladığında bir televizyon kanalında demişti ki; ‘AK Parti koltukları içinde hiç mi bu görevi hakkıyla yapacak kimse kalmadı da, dışarıdan bakan getirdin” Hatırlıyorsunuz bu yorumu.. Şimdi CHP seçmeni de acaba der mi ki; “CHP içinde hiç mi cumhurbaşkanlığı görevini yapacak isim kalmadı da başka mahalleden aday transfer ettik?”.. Sorabilir.. Bu soruya hazırlıklı olması lazım Sn.Kılıçdaroğlu’nun.. Başka açmazlar da var kuşkusuz.. Örneğin El Ezher Üniversitesi’nin YÖK tarafından denkliğinin tanınmasına kategorik olarak karşı çıkan bir CHP’nin, El Ezher’li bir ismi Köşk için düşünmesi de karşısına çıkacaktır. CHP seçmeni karşısına dikilip şöyle soracaktır; “Biz şeriat tehdidi nedeniyle iktidardan AK Parti’yi kovmak için İslam İşbirliği Teşkilatı’nın başkanını mı aday gösterdik?”..
¥
CHP’nin Ekmeleddin İhsanoğlu gibi non-politik diplomat, bürokrat bir ismi aday olarak sunması ile Ahmet Necdet Sezer’in Köşk’e gönderilmesi arasındaki hiç bir fark yok.. Ha belki de tek fark, Ahmet Necdet Sezer seçimi kazanmış koltuğa oturmuş, vazifesini yerine getirmişti.. İhsanoğlu için bu şansın da olmadığını söylemek lazım.. Ve bu sonuç gösteriyor ki; CHP’de de, MHP’de de hiç birşey değişmemiş.. Her iki siyasi parti de, yaşanan gelişmeleri okumayı başaramamış.. Kılıçdaroğlu da Bahçeli de Yeni Türkiye’den hiç bir şey anlamamış.. Ancak benim bildiğim Ekmeleddin İhsanoğlu anlamış olmalıydı.. Yani bu tuzağa düşmemiş olmasını yeğlerdim.. Dünden bu yana; “acaba Ekmel Hoca’nın haberi var mı’ ya da “Ekmel Hoca kabul edecek mi?” diye soruyorum.. Ve bana haberi olmasa ya da kabul etmemiş olsa adını açıklayamazlardı diyorlar.. Doğru da olabilir. Şimdi birşey diyemem.. Ama belki ilerleyen günlerde “bu iş bana göre değilmiş arkadaşlar, sağolun ve beni affedin” der mi acaba? Ben biraz bu sonucu bekliyorum. Ve bu sonucu Kemal Kılıçdaroğlu’nun da beklediğini bu nedenle ikinci bir aday ismini cebinde tuttuğunu sanıyorum.. Zaten eğer Kılıçdaroğlu’nun cebinde başka isim yoksa, CHP’nin içinden bir grup daha çıkar ve İhsanoğlu’na rekabet edecek başka bir ismi aday olarak gösterir.. Öyle ya Cumhurbaşkanlığı Seçimine girebilmek için 20 imza toplamak yeterli.. 20 imzanın sonunda herkesin şartları eşit.. Kılıçdaroğlu ve Bahçeli “emretti” diye, MHP ve CHP seçmeni gidip de Ekmeleddin İhsanoğlu’na oy vermez.. Yani hiç bir seçmen oy vermez demiyorum. Ama “menüde bu var” diye kendini İhsanoğlu’na oy vermeye mecbur hissetmez.. Kim diyor örneğin “Çatı Aday İhsanoğlu” diye.. Belki Kamer Genç.. Kim biliyor ki? Adaylar açıklanır, start verilir, yarış başlar, sonucu hep birlikte görürüz.. Neticede Turgut Özal da 1983’te seçimin favorisi değildi..
¥
Ekmeleddin İhsanoğlu bu teklifi sahiden kabul ettiyse ve siyaset arenasına hem de Tayyip Erdoğan gibi bir Dünya Lideri’nin karşısına çıkacaksa onu çok zorlu bir maraton bekliyor.. Çünkü Erdoğan İhsanoğlu’nu sandıkta devirerek; hem Mısır’da darbe ile iktidara gelen faşist cuntayı, hem Suriye’de kendi vatandaşlarının kanını döken zalim diktatörü, hem Filistin’de mazlum halka eziyet eden zulmeden, terör devleti İsrail’i hem de bütün bu olup bitenler karşısında İslam dünyasının sessizce izlemesini isteyen egemen güçleri yenmiş olacak.. Tek tek hatırlatacağız günü gelince İhsanoğlu’nun bu İslam coğrafyasındaki ezilen mazlum halklar karşısında ortaya koyduğu tavrı.. Ve o tavra karşılık tek başına Recep Tayyip Erdoğan’ın nasıl savaş verdiğini.. Güzel bir seçim olacak.. Kalın sağlıcakla.