Prof. Dr. Namık Açıkgöz

Prof. Dr. Namık Açıkgöz

MHP, CHP’nin kurbağacık suyu mu?

MHP, CHP’nin kurbağacık suyu mu?

“Kurbağacık suyu da nerden çıktı hocam?” diyeceksiniz.

Sabredin; anlatacağım ama bu yazıyı “MHP de aday göstersin ve böylece AK Parti’nin Cumhurbaşkanı adayı kolayca kazansın.” mantığıyla yazdığımı zannetmeyin. MHP, Türkiye’nin en ilkeli partisidir; bu yazı MHP’yi buna göre hareket etmeye davet için yazılmıştır.

***

MHP, yıllardan beri CHP’nin peşine takılarak küçülüyor.

1999’da kazanılan 129 milletvekilliğinin arkasında Türkeş’in vefatı ve bunun doğurduğu toplumsal sinerji vardı. Bu sinerji hızla yok edildi. Tabii yok edilen sadece o sinerji değil, büyük bir millî refleks olan “toplumsal enerji” de yok edildi.

2010 referandumunda % 42’nin içinde kayboldu MHP oyları; şimdi de Cumhurbaşkanlığı seçiminde eriyip gidecek. Öyle ya... 11 Ağustos günü sandıktan çıkacak % 35-40’lık oy zeminine CHP’nin sahip çıkacağı şimdiden belli oldu.

Gelelim “kurbağacık suyu” meselesine...

Kır tulumbalarını bilir misiniz? Hani şu “emme, basma tulumba”ları?...

Kır tulumbalarından su çıkarmak için, kurumuş olan meşin “kurbağacık”ın ıslanması ve boruya vakum yapacak yumuşaklığa gelmesi gerekir.   

2010 anayasa referandumundan beri MHP gibi bir parti, CHP’nin tulumbasının kurbağacığını ıslatmaktan başka bir işe yaramıyor. Şimdi cumhurbaşkanlığı seçimlerinde de MHP, CHP’nin kurbağacığını yumuşatacak ve borudan akacak olan suyu CHP sahiplenecek. CHP, 2010 referandumundaki pozisyonu ve şimdi cumhurbaşkanlığı seçimindeki pozisyonu ile devamlı yelkenini rüzgarla dolduruyor ama MHP olduğu yerde sayıyor.

Şu günlerdeki konjonktür, MHP’nin sıçrama yapmasına imkân tanıyor ama MHP üst yönetimi bunun farkında değil. Takılmış CHP’nin peşine, gidiyor.

1975’ten beri tanıdığım ve takip ettiğim Ekmeleddin Bey, MHP’nin göstereceği bir adaydı ama,  niyeyse, MHP değil de, taban tabana zıd olduğu CHP tarafından aday gösterildi. Böylece MHP bir kuvvetli rüzgâr şansını daha kaybetti. Oysa MHP cumhurbaşkanlığı seçiminde kendi adayını gösterseydi, kaybetse bile şahsiyetli duruşuyla kamuoyunda bir güven çizgisini yakalamış olacaktı.

Hz. Yusuf’a müşteri olan yaşlı kadın

Hz. Yusuf’a müşteri olan yaşlı kadın hikâyesini bilir misiniz?

Bilmeyenler için anlatayım.

Yaşlı bir kadın, iki top iple köle pazarına gelmiş ve Hz.Yusuf’u satın almak istemiş. Satıcılardan biri, “Teyze, iki top ipliğe hiç Yusuf’u sana satarlar mı? Senin amacın ne?” demiş. Kadın, “Satmazlarsa satmasınlar.  Hiç olmazsa benim için ‘Yusuf’a müşteri oldu’ derler.” diye cevap vermiş.

MHP, cumhurbaşkanlığı seçimlerinde kendi adayını gösterseydi, Türk tarihinin çok önemli bir safhasını yaşadığımız şu günlerde MHP “Hiç olmazsa Yusuf’a müşteri oldu” diye anılacaktı; bu şansını kaybetti.

Bu cumhurbaşkanlığı seçimi önemlidir. Çünkü Türk tarihinde ilk defa millet kendi devlet başkanını, aracısız ve silah dayatmasız olarak doğrudan kendi seçiyor. Beş bin yıllık Türk tarihinde ilk defa gerçekleşecek olan böyle bir olayda MHP’nin kenarda kalması, ideolojik kurgusuna terstir.

MHP gibi bir parti,  CHP’nin stepnesi olarak siyasi hayatına devam edemez. 2015’ten itibaren Türkiye siyaseti değişecek. Devreye yeni paradigmalar, yeni projeler  girecek ve bu yeni ortamda MHP gibi partilere ihtiyaç duyulacak ama MHP bu siyasî anlayışla hareket ederse, tarih dışına itilecek.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Prof. Dr. Namık Açıkgöz Arşivi