Çok basit sorular var masada
Günlerdir bu yasadışı dinleme ve casusluk davasıyla ilgili, bir kampanya yürütülüyor.. Elleri kelepçeli, güneş gözlüklü bir şüphelinin, resmini basmışlar t-shirtlere; “haram yemedik” türü bir takım sloganlarla davanın kamuoyu önündeki algısına müdahale etmeye çalışıyorlar.. Bilindiği üzere haklarındaki suçlama “haram” meselesi ile ilgili değil.. Tali anlamda o varsa o da çıkar elbette ortaya.. Ama bugün cevap verilmesi gereken sorular bunlar değil.. Bir kaç basit soru var.. Gizli görüşmeleri neden ve hangi yetkiyle dinlediniz? Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı’nı, Dışişleri Bakanı’nı, Enerji Bakanı’nı neden ve hangi yetkiyle dinlediniz? Kim adına dinlediniz? Hangi görüşmeleri dinlediniz? Sonra o dinleme kayıtlarını ne yaptınız? Kime, nereye servis ettiniz? Hangi ülkelerin gizli servislerine gitti o kayıtlar? Peki o kayıtlar nedeniyle ölmüş çocuklar var mı? Örneğin Başbakan’ın; “siz plajlarda çocukları öldürmeyi çok iyi bilirsiniz” dediği günlerde plajlarda ölen çocukların, bu kayıtların servis edilmesiyle bir ilgisi var mı? Bunlar sorular.. Eminim bir takım yanıtları da vardır. Çekinecek, korkacak bir şey yok.. Bu bir yargısal süreç.. Polis fezlekesi, savcı iddianamesi, hakim kararı, Yargıtay onayı gibi safhaları var.. Yaygara yapmaya gerek yok.. Hep söylediğiniz gibi “yargıya güvenmek lazım”.. Ergenekon, Balyoz, Şike, askeri casusluk gibi CMK 250’yle yetkilendirilmiş mahkemelerin baktığı davaların tümüyle ilgili olarak hep aynı şeyi söylemediniz mi?
**
HARAM DEĞİL DE..
Bir “haram yemedik” tutturmuş gidiyorlar.. Yeni Şafak Gazetesi yazdı.. (25 Temmuz 2014).. Haram mıdır, helâl midir, buna karar verecek olan biz değiliz.. Ama enteresan bir veri.. Emniyet içinde ilginç bir para alış verişi dönmüş.. Paralel yapı, taltif sistemini, ‘üst sadık’ ve ‘alt sadık’ adı verilen bir sınıflandırmaya göre işletmiş. Emniyet Genel Müdürlüğü’nün taltif bütçesini ‘bir iddiaya göre’ adaletsiz dağıtmış.. Emniyet’in toplam senelik taltif bütçesi 202 milyon TL. Bütçenin yüzde 75’i yani yaklaşık 150 milyon TL’si paralel devletin kasasına girmiş gibi görünüyor.. Mesela Yurt Atayün’e 731, kelepçelerini göstererek ‘haram lokma yemedim’ diye bağıran Hayati Başdağ’a 557, Ömer Köse’ye 428 defa ‘maaş taltifi” verilmiş.. İstihbarat Şube Müdürlüğü ve İstihbarattan sorumlu Emniyet Müdür Yardımcılığı yapan Ali Fuat Yılmazer’in aldığı taltif sayısı 490... İlk gün biliyorsunuz Yılmazer ‘böyle lüks bir eve nasıl sahip olmuş?’ diye bir yaygara çıkarmışlardı.. Hemen akabinde evin kira kontratını servis edip; “bakın o ev Yılmazer’in değilmiş, kiraymış” diyerek kendilerince Yılmazer’i eleştirenleri açığa düşürmüşlerdi.. Kimse sormadı tabi, o lokasyonda (hani şu havuza düşerek boğulan Pamir var ya, onların oturduğu mahalle) bir villanın aylık kirası ne kadarmış? Emekli devlet memuru maaşıyla o evin kira ve diğer masrafları nasıl karşılanıyormuş? Beni ilgilendirmediği için durmadım ben o işin üzerinde. Ama şu “haram yemedik” yaygarası biraz sinir bozucu bir hâl almaya başladı.. Eğer sahiden haram yemeden o villanın kirası ödenebiliyorsa, üstüne villanın aylık yakıt, elektrik, bahçe bakım ve ev çalışanı ile site aidatı masrafları ödenebiliyorsa, üstüne; Çanakkale Sarıtaş ve Tepecik’te 3 arsa, Ankara Yumrutepe, Karagedikli ve Gölbaşı’nda 3 arsa ve Ankara Mera Besi Çiftliği’nde hisse alınabiliyorsa, tüm özel sektördeki dostlarımı devlet memuru olmak için KPSS’ye davet ediyorum.. Ben devlete 40 yıl kesintisiz hizmet vermiş bir babanın evladıyım.. Yaz tatillerine hiç çıkmadan, hafta sonları eve iş getirerek çalıştı benim babam. Ancak ve ancak 40. yılın sonunda emekli olurken, aldığı emekli ikramiyesiyle, Zonguldak’ta çok eski bir ev satın alabildi.. Benim babam biraz beceriksizdi (!) herhalde..
BİRAZ MÜSADE EDİN
Değerli dostlar.. Biraz sessiz olacağız ve yargının bu konuda ne karar vereceğini hep birlikte göreceğiz. Aralarında CHP Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun da olduğu siyasilerin neredeyse tamamı, etkili-yetkili yerlerdeki herkes, yıllardır yasa dışı dinlemelerden şikayet edip duruyordu.. Çok somut bir noktaya ulaşılmış gibi görünüyor.. Herkesin gözünün içine baka baka, Anayasa’nın 83. maddesindeki yasa dokunulmazlığı maddesini by-pass ederek ya da önleme dinlemesinin şartlarını düzenleyen yasayı yok sayarak kafalarına göre dinleme yapan bir şebekenin suç üstü yakalandığını söylüyor savcılar.. Bir bırakalım bakalım ne olacak.. Kalın sağlıcakla.