Doğum gününde hasta kesmek
Başlıktaki kelimeyi yanlış okumadınız: “Hasta kesmek”
Bu sene benim doğum günümde (15 Temmuz) pasta değil hasta kestik.
Anlatayım.
2012’den beri bir kalp-damar sorunu yaşıyorum. 3 Mayıs 2014 günü olduğum ikinci anjiyodan sonra bypass olmaya karar verdim. Derslerin bitmesiydi, kedi yavrularının biraz büyümesiydi, Metinbilim Enstitüsü’nün Oyun ve Oyuncak şenliğiydi derken araya erik, kiraz, vişne ve şeftalinin olgunlaşması girdi.
Ege Üniversitesi Kalp-Damar cerrahisi Anabilim Dalı’nda ameliyat olmaya karar vermiştim. Sevgili dostum Prof. Dr. Mustafa İsen’in ilgisi ve rektör Prof. Dr. Candeğer Yılmaz’ın düzenlemesiyle, ameliyatı yapacak ekip belirlenmiş.
Ekibin başında Prof. Dr. Tahir Yağdı varmış.
Tahir beyle dekan yardımcısı odasında buluştuk. Minyondan biraz daha uzun, kıvırcık saçlı ve pırıl pırıl bir çift göz. Kendinden emin, profesyonel güveni tam yerinde. Kalp ameliyatını öyle anlatıyor ki, “Bu iş sünnet olmak kadar basit bir şey” demeye getiriyor ve o konuştukça insanın, boş vakitlerinde bypass olası geliyor.
Ameliyata karar verdik ve riskleri de konuşmak istedim. “Tıp bilimi diye bir şey var ama bir de istatistik bilimi diye bir şey var sevgili hocam. Olumsuzluk riski kaçta kaçtır?” diye sordum. “Yüzde 95 başarı hocam.” dedi. Bunun üzerine, “Ben 95. mi, 96. mıyım?” dedim... Gülüştük.
Erik, kiraz, vişne, şeftali mevsiminden sonra, üzüm mevsimi geçmeden ameliyatın olmasını ve yeni ders yılında çalışmaya başlamayı istiyordum ama bazen evdeki hesap çarşıya uymuyordu. Bir yandan benim bahanelerim ve mazeretlerim, bir yandan da ameliyatı yapacak ekibin gün ayarlamasıyla, kesin teşhisten iki buçuk ay sonra, tam da 15 Temmuz günü ameliyat oldum.
15 Temmuz 1956, benim doğum günümdü. 58 yıl önce 15 Temmuz günü doğmuştum.
Ameliyattan sonra, ertesi gün, hastane personelinin “Sosyal tesis” dediği yoğun bakımda iken Tahir bey kontrole geldi. Ona, “Acayip bir şey yaptınız Tahir bey. Dün benim doğum günümdü. Herkes doğum gününde pasta keser, siz hasta kestiniz.” dedim... Gülüştük.
•
Ameliyat olacak kişi ameliyat onay belgesi imzalıyor. Orada ameliyatla ilgili bir sürü risk sayılmış. İlki “Hayatınızı kaybedebilirsiniz.” Hoppalaa!... Dakka 1, gol 1 gibi bir durum. Biz oraya sağlığımıza kavuşmaya gidiyoruz; ilk sözleşme belgesi ölümle başlıyor... Ondan sonrasının da ilk maddeden kalır yanı yok. İnsanın “ Madem öyle, ben ameliyat-mameliyat olmuyorum arkadaş.” diyesi geliyor.
Ameliyat onaylama belgesini, 14.07.2014 günü imzaladım. (Şu imzaladığım tarihe bakar mısınız?... 2014’teki rakamların toplamı 7. Baştaki ve sondaki 14’leri, 2014’teki 2’ye bölün... Gene 7. Doğduğum ay da 7... Tabii bir de 27 Mayıs’taki 14’lerden birinin rahmetli Türkeş olduğunu hatırlayın... Benim ameliyata onay verme tarihimi sayın Bahçeli duysa, bundan ne sonuçlar çıkarır kim bilir?...) Doğum tarihi satırını yazarken 15.07.2014 yazmışım. Sonra, 2014’ün üstünü çizip 1956 yaptım. Aslında 15 Temmuz günü, böylece 2 defa doğmuş oldum.
•
15 gün hastanede kaldım. Bu esnada en çok şaştığım hususlardan biri, 4-5 kadar Azerbaycanlının Asistan Doktorluk yapması idi. Eski bir Turancı olarak bu çok hoşuma gitti. (Yok... Şimdi Turancı falan değilim. Sevgili devletimiz, herşeyi olduğu gibi, Turancılığı da dejenere ettiğinden beri, ben o işlerden el-etek çektim.)
•
Hasılı sevgili dostlar, yedek parça olarak yan sanayi değil de orijinal parça (sağ bacak damarı) kullanılmış olsa da, artık benim bedenim, 58 binlik bakımı yaptırırken, garanti kapsamı dışına çıktı. Bundan sonra daha dikkatli olmak gerekiyor.
Ameliyatım süresince ilgilerini esirgemeyen dostlarıma ve okuyucularıma teşekkür ederim.
TBMM Türkiye Bangladeş Dostluk Grubu Başkanı ve AK Parti Nevşehir Milletvekili Ebubekir Gizligider
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.