Yanıbaşımızda Büyüyen Ortaklık: İsrail ve Azerbaycan
Geçtiğimiz Ağustos’un son haftasında İran semalarında bir gök cismi belirdi. İran güvenlik güçleri cismin bir insansız hava aracı (İHA) olduğunu tespit ettiler ve kısa sürede cismi vurarak yere indirdiler. Yapılan incelemeler İHA’nın İsrail’e ait olduğunu ve İran’ın uranyum zenginleştirme tesislerini gözlemeyi amaçladığını gösterdi… En azından İran’ın iddiaları bu yönde. Devrim Muhafızları yetkilileri parçalanmış İHA’nın fotoğraflarını da kamuoyuyla paylaştılar.
Hikaye buraya kadar çok da anormal değil. Hepimiz biliyoruz ki İsrail ve ABD, İran’ı uydular, İHA’lar ve hayalet uçaklarla sürekli olarak izliyor. Hatta diğer başka devletler de bu tür faaliyetleri gerçekleştiriyor. Hikayenin sıradışı olan kısmı İsrail’e ait insansız hava aracının kalktığı ülke:
İran, İHA’nın “kuzeydeki bir eski Sovyet cumhuriyetinden” atıldığını söyledi. İranlı yetkililer isim vermedi, ancak bu tanıma uyan ve İHA’nın menziline uygun en önemli aday Azerbaycan... İran ve Ermeni basınında yer alan bazı haberlere göre ise İHA’nın kalktığı tam yer Azerbaycan’ın Türkiye sınırındaki toprakları olan Nahçıvan...
Azerbaycan yönetimi İran’ın iddialarını reddetti ve “provokasyon” olmakla suçladı. İran’sa aracın kalktığı ülkeden “hatanın tamiri”ni beklediklerini açıkladı… İranlı yetkililer, aracın nereden girdiğini çok iyi bildiklerini, İran sınırı boyunca takip ettiklerini ve uygun zamanda vurduklarını, zamanı geldiğinde bu ülkeyi açıklayacaklarını söylediler…
AZERBAYCAN’A İSRAİL SİLAHI
Ağustos’taki olay İran’ın Azerbaycan’a bu konuda yaptığı ilk eleştiri değildi. Daha önce de İranlılar Bakü yönetimini İsrail’in insansız hava araçları ve diğer faaliyetlerine izin vermekle suçlamışlardı.
Bu tartışmalarda kim haklı, kim haksız konusuna fazla girmeyeceğim. Ancak şunu söyleyebiliriz ki İsrail, Türkiye’den boşalan yeri Azerbaycan ile başarılı bir şekilde dolduruyor.
İsrail, Türk dünyasına her zaman önem verdi. Başta Türkiye olmak üzere Türki cumhuriyetler ile kurulacak ilişkilerin Müslüman dünyada Arapları dengeleyeceğini düşünen İsrail benzeri bir çalışmayı 1960’dan bu yana Kürtler üzerinde de gerçekleştiriyor.
Azerbaycan ise İsrail’in başarılı olduğu en önemli örnek… İsrail, daha bağımsızlığın ilk yıllarından bu yana Azerbaycan ile yakın bir işbirliğine sahip. İlk başlarda gizli tutulan silah ticareti ise bu ilişkilerine en mühim kısmını oluşturuyor…
Azerbaycan güvenlik kaygıları had safhada bir ülke. Açık denizlere çıkışı yok ve topraklarının % 20’si Rusya destekli Ermenistan’ın işgali altında. Ülke üç dev ülke ile Rusya, İran ve Türkiye neredeyse kuşatılmış durumda. Ayrıca Nahçıvan toprakları ile arasında Ermenistan var, yani ülke karadan birleşik değil. Bu şartlar altında Azerbaycan’ın acilen silahlanması gerekiyor ve artan gaz-petrol gelirleri bu ihtiyacı karşılamada önemli bir rol üstleniyor.
SIPRI’nin verilerine göre, Azerbaycan 2013’de savunma harcamalarını 3,4 milyar dolara yükseltti. 2004’den bugüne Azerbaycan’ın savunma harcamalarının % 493 arttığı tahmin ediliyor ve artış halen devam ediyor. Buna karşın Azerbaycan’ın 2004-13 arasında GSMH’sı % 186 artmış. Yani Bakü Yönetimi savunmaya, gelir artışından daha fazlasını ayırmış. Bu da tüm uzmanlarca yakın bir savaşa hazırlık olarak değerlendiriliyor. Ermenistan’ın 2013 yılında savunma harcamaları ise yine SIPRI’ye göre 427 milyon dolar.
Azerbaycan, savunmaya ne kadar harcarsa harcasın, Ermenistan’ın arkasında Rus Ordusu olduğu sürece bir savaşı göze alamıyor. Rusya ise Ermenistan’ın dış savunmasını üstlenmiş durumda. Ermenistan’ın Türkiye ve İran sınırlarını dahi Rus askerleri koruyor. Kısacası silahlanma yarışı bu ortamda daha uzun yıllar sürecek gibi duruyor. Bundan ise en çok İsrail gibi ülkeler yararlanıyor.
Şubat 2012’de İsrail ve Azerbaycan toplam değeri 1.6 milyar doları aşan bir silah satış anlaşması imzaladılar. Anlaşma hava savunma cihazlarını, insansız hava araçlarını ve diğer ileri teknoloji ürünü araçları kapsıyordu. Anlaşmanın içeriği tam olarak kamuoyu ile paylaşılmadıysa da İsrail basınında anlaşmanın İran’a karşı bir yönünün olduğu iddiaları da yer aldı.
Ancak Azerbaycan’ın bu tür anlaşmaları ve silah alımlarının 2012 öncesinde de gerçekleştirdiği biliniyor. 2011 yılında Karabağ üzerinde düşürülen ve sonrasında törenlerde sergilenen İsrail yapımı İHA bunun ipuçlarından biri kabul ediliyor…
İSRAİL’İN PETROLÜ AZERBAYCAN’DAN
Azerbaycan’ın son birkaç yılda İsrail’le gerçekleştirdiği savunma ticaretinin 4 milyar doları bulduğu da önemli iddialar arasında. Bu sayede Azerbaycan, İsrail’li firmalar için en önemli ihraç noktalarından biri haline geldi… Hava sistemleri dışında Azerbaycan’ın en çok ilgilendiği İsrail ürünleri arasında eski Rus tanklarını yenileyen programlar da yer alıyor…
İsrail’in Azerbaycan ile ekonomik ilişkileri savunma sanayi dışında da hızla gelişiyor. Kimi kaynaklara göre İsrail’in kullandığı petrolün % 40’ı Azerbaycan’dan, Bakü-Tiflis-Ceyhan Boru Hattı’ndan gidiyor.
İsrail ile Azerbaycan arasındaki dış ticaret hacminin 4 milyar doları aştığı tahmin ediliyor. Türkiye ile İsrail arasındaki dış ticaret hacmi ise 5 milyar doların üzerinde. Böylece İsrail Müslüman ülkeler arasında en fazla ticareti iki Türk devleti ile gerçekleştirmiş oluyor… Azerbaycan ile Türkiye’nin İsrail’le gerçekleştirdikleri toplam ticaret hacmi 10 milyar doları buluyor. Üstelik buna doğrudan yatırımlar ve turizm gibi diğer alanlar dâhil değil.
DOSTUMUN DÜŞMANI DOSTUMDUR
İlginç olan ise, Türkiye’nin İsrail ile siyasi ve askeri ilişkileri Filistin sorunu ve Mavi Marmara nedeniyle gerilmeye devam ederken, Azerbaycan-İsrail ilişkileri her geçen gün müttefik ilişkisine dönüyor. Nitekim bazı analizlerde Azerbaycan, ‘İsrail’in yükselen Müslüman müttefiki’ olarak lanse ediliyor.
İki ülke yetkilileri Azerbaycan-İsrail ‘dostluğu’nun diğer Müslüman ülkelere de örnek olması gerektiğini söylüyorlar. Ancak bu dostluktan ne Türkiye, ne Rusya ne de İran memnun... Nüfusunun yarıya yakını Azerbaycanlı olan İran, İsrail’in Azerbaycan üzerinden kendisine zarar vermesinden endişe ediyor... Türkiye ise İsrail ile kopan ilişkilerinin Azerbaycan üzerinden dengelenmesinden ve İsrail’in bu yoldan eksiklerini kapatmasından rahatsız… Rusya da Batı'nın İsrail üzerinden ve kendi aleyhine Kafkasya'ya sokulduğunu düşünüyor.
Tablo gerçekten ilginç, Türkiye üzerinden taşınan Azerbaycan petrolü İsrail’i besliyor; Türkiye’ye satılan Azerbaycan gazı ve petrolü de İsrail’den satın alınan milyarlarca dolarlık İsrail kaynaklı ithal ürüne ödeniyor ve Türkiye’nin düşman ilan ettiği İsrail, Azerbaycan’a kalıcı olarak yerleşiyor…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.