Bir Güzel Adamdır Sevgili Taşgetiren
Bir önceki yazımızda şöyle demiştik: “Yedi Güzel Adam” sadece bir çiçeğin yapraklarıdır Kahramanmaraş’ta. Bir çiçeğin yedi güzel taç yaprağı. Oysa o çiçeklerden ne ormanlar var Kahramanmaraş’ta. Dün de öyleydi, bugün de öyledir. Örnek mi? Girin “Maraş Meşhurları” kitabına internetten, ya da “Maraşlı Yazarlar Şairler” kitabını okuyun, göreceksiniz.”
İşte o örneklerden birisi de Ahmet Taşgetiren Beyefendidir.
Neden Ahmet Taşgetiren Beyefendiyi öncelikle dile getirdik?
Bunun bir sebebi var, ama biraz üzücü olduğu için zikre değer bulmuyor ve devam ediyoruz. Maraş’ımızın Medar-ı İftiharlarından birisidir Ahmet Bey. Fakirden hem yaşta, hem hizmet yolunda, hem kalemde ve fikirde çok büyüktür. Onu takdir ve tavsiye etmek bize düşmez, haddimiz değildir, ama müsaadenizle iyi niyetimize ve davamıza düşkünlüğümüze bağışlayınız, onu takip etmeli, yazılarını, kitaplarını okumalı, okutmalıyız derim. Alıp hediye etmeliyiz eserlerini gençlere.
Neredeyse otuz yıl yakındır (Ocak 2015 sayısı 347.dir) Yazı İşleri Müdürlüğünü yaptığı, onca yıla rağmen heyecan ve kalitesini kaybetmeyen, belki artıran muhteşem “ALTINOLUK” dergisini ve ek dergi ve kitap gibi hediyelerini takip etmeliyiz mesela. Abone olmalıyız, hatta malî gücümüz varsa kimi gençler, kütüphaneler, dernek ve vakıf salonları için de abonelikler düzenlemeliyiz. Bütün dergi ve ekleri ümmete bilgi, kültür ve şuur veren yazılardır. Bir Müslüman kardeşiniz olarak tavsiye ederim. Bütün emek ve çaba sahiplerini dahi düşünmeli, değerlendirmeli, desteklemeli, böylece sesimizin daha gür çıkmasına, varlığımızın dünyayı daha ağırlıklı etkilemesine sebep olmalıyız inşallah.
Ahmet Taşgetiren Beyefendiyi, okuyan, düşünen ve yazan birisine tanıtmamıza gerek var mıdır, bilemiyorum. Ben en azından ona olan hürmet ve muhabbetimizi arz için yazayım; ihlaslı ve samimidir, sakin ve huzurludur, doğru bildiğini yazar, menfaatini değil, davasını düşünür, eleştirecekse sözünü sakınmaz ama nazikçe eleştirir, bu yüzden dünyalık menfaat gidecekmiş, bazı sözüm ona sevenlerini kaybedecekmiş bakmaz, hakkın hatırını halkın hatırına değişmez. Bu yüzden Recep Tayyip Beyi de eleştirir yeri gelince, yazısını yayınlamayan Yeni Şafak'ın Başyazarlığından da istifa eder. Yeri gelince Fethullah Gülen'i de eleştirir, doğruları yazmak imkanı kalmayınca Bugün gazetesinden de çeker gider. Dünyalık kaygısı çekmez, nemelazımcılık yapmaz. Gerçeklere kör ve sağır kesilmez.
Malum, Müslüman Allah için sever, meşrep için, hizip için, cemaatçilik için değil. Biz de onu Allah için seviyor, ümmet için çaba ve gayretlerinden ötürü hürmet ediyoruz. Sırf kendi cemaatinden değildir diye bir insanı sevmemeyi, emeğini görmeyenleri, hakkı bildikleri halde teslim etmeyenleri kınıyoruz. Allah Teâlâ onları da bizi de ıslah eylesin.
Belaların ve imtihanların çetin örs ve çekicinden geçerek bir gün hakikatlere ulaşabilecek olanlar, ihtimaldir ki maziye bakarak geç kalışlarına çok hayıflanacaklar, bilerek veya bilmeyerek incitip kırdıklarından çok utanacaklardır. Bir yufka gönül taşır da itiraf ederler mi, yoksa o vicdan azabıyla mezara girerler mi, bizi çok da ilgilendirmez, ama hadi söyleyelim, o da kendi kalitelerine kalmış bir iştir.
Biz sevgili Ahmet Taşgetiren Beyefendiyi Allah için çok seviyoruz.