Ermeni açılımında gelinen nokta
Son dönemde yürürlüğe konulan “açılım politikaları”nda istenilen alınabiliyor mu?
Önceki Hükümetler döneminde “kırmızı çizgi”lerden dem vurulup, üzerine yeni hiçbir şey söylenmeyerek öylece “dondurulduğu” için “sorun” olarak kalmaya devam eden milli meseleler, aslında bir dizi “açılımla” aşılabilir de, AK Parti iktidarına kadar bu irade gösterilemiyor muydu?
İlk akla içteki “çözüm süreci”nin sorgulanması geliyorsa da,
Ben başka bir “açılım”a; “Ermeni açılımı”na değinmek istiyorum.
Malum, AK Parti iktidarını öncekilerden farklı kılan temel konulardan biridir, “açılım” ve “komşularla sıfır sorun” politikası.
Komşu ülkelerle ilişkiler sorunlardan arındırılmaya, en azından mümkün olduğu kadar azaltılmaya çalışılmıştır.
Bu politika çerçevesinde Ermenistan konusunda da (birilerine göre kırmızı çizgiler ayaklar altına alınarak) ezber bozan adımlar atılmıştır.
Neydi o adımlar?
2008’de Türkiye’nin girişimleri sonucu iki ülke arasında “peynir diplomasisi”yle başlayan temas, “futbol diplomasisi”yle sürdürüldü.
2009’da Türkiye ile Ermenistan arasında diplomatik ilişki kurulmasına dair “normalleşme protokolü” imzalandı.
2014’te 1915 tehcirinde ölen Ermeniler için taziye mesajı yayınlandı.
Bu süreçte “soykırım” iddialarında uzlaşı adına defaatle “Komisyon kuralım, arşivleri açalım” çağrısında bulunuldu.
Bu çağrı ve adımlarda Türkiye’nin niyeti muhakkak ki üzüm yemekti.
Peki Ermenistan tarafından aynı iyi niyeti görebildik mi, Ermenistan durduğu noktadan milim kıpırdadı mı?
Bakü’yü küstürme ihtimaline rağmen atılan bu adımlar neticesinde, Ermenistan’la ilişkilerimiz bugün düzelmiş durumda mı?
Amerika’nın da desteklediği “açılım adımları” bir işe yaramış oldu mu?
(Veya şöyle soralım: Kimin işine yaradı?)
Örneğin emperyalistlerin “soykırım” yalanı üzerinden Türkiye’yi köşeye sıkıştırmaya dönük girişimleri püskürtülmüş mü oldu?
Ermenistan’ın sempatisi kazanılabildi mi?
Tüm bu soruların cevabı sanırım, önceki gün ajanslara düşen şu haberde gizli:
“Sarkisyan Türkiye - Ermenistan arasındaki protokolleri geri çekti”.
Medyada “Ermenistan açılımı”nın binde biri kadar bile yer bulamayan bu “geri çekme” ne anlama geliyor?
1- Türkiye’nin iyi niyet ve çözüm için verdiği onca tavize rağmen, adamlar durdukları yerden milim kıpırdamıyorlar, bizi biraz daha kendilerine doğru çekmeye çalışıyorlar.
2- “Arşivleri açalım” teklifimizi küstahça reddettikleri gibi, “soykırım” söylemini resmi politika olmaktan çıkarmak şöyle dursun, 100. yıldönümü hazırlıklarını artırmış durumdalar. Daha da abanacaklar. “Soykırım” iddialarını tümden reddetmemiz düne göre artık daha zor.
3- Karabağ sorununun çözümü konusunda tek bir adım atmıyorlar.
Anlaşılan o ki;
Bu milli mesele boşuna “kırmızı çizgiler” içermiyormuş.
Anlaşılan o ki;
Elinizi ne kadar uzatırsanız uzatın, bu “sorun” çözülemeyince çözülemiyormuş.
Ta ki, tümden kolunuzu verene kadar!