Silahlara Veda mı?
Önemli bir üst not: PKK, bir eşkıya güruhudur. Ne hukuk dinler ne anlaşma!... Silah bırakma/bıraktırma, bir taktiktir. Aşağıdaki sözlerim, yanılma durumum içindir.
****
2013 başından beri söylüyorum, yazıyorum: 1984’ten beri süren terör, bu ülkede en çok Kürtleri mağdur etmiştir.
Dağlarda çatışmalarda ölenler Kürt.
Örgüt içi infazların hepsinde ölen Kürt.
Dağlarda “taş altı” edilenlerin hepsi Kürt.
Dağlarda, kamplarda intihar edenlerin hepsi Kürt.
Hapse girenlerin hepsi Kürt.
Gece evi basılıp çocuğu dağa kaldırılanların, sokaklarda eylemlere zorlananların, “vergi” adı altında paraları gasp edilenlerin, kepenk kapatıp dükkânlarını açamayan ve evlerine ekmek götüremeyenlerin hepsi Kürt.
Kürtler bunca ölüme, ezaya-cefaya maruz kalırken, öbür tarafta şehit olan Mehmetçikler, öğretmenler, polisler ve vatandaşlardan dolayı hışımlara, düşmanlıklara maruz kalanlar gene Kürtler.
Daha düne kadar aralarında hiçbir insanî problem yaşanmazken, bugün birbirine diş bileyen iki halk oluşmasından zararlı çıkanlar gene Kürtler.
Kürtçe ile hiçbir sorun yaşamayan ve duyduklarında “biraz naif bir dil duyma tatlılığı” yaşayan Türklerin, artık bir tek Kürtçe cümleye bile tahammül edemeyecek çizgiye getirilmesinden mağdur olacaklar gene Kürtler.
Eski yıllarda, Kürtlükle, Kürtçeyle ilgili hiçbir düşüncesi olmayan Türklerin, Kürtçe bir cümle duyduklarında akıllarına ilk gelen şey, şehitler ve şehit kanları. Bunu bu hâle getiren de PKK. Bu örgüt, arasında hiçbir sorun yaşamayan iki halkın arasına nifak tohumu saçmış ve 30 yıldır ifa ettiği görevi tamamlamıştır. Onun görevi, bu coğrafyayı, parçalanabilir hâle getirmekti. İmralı canisinden gelen emir, “baharda silah bırakma”. Çünkü çocuk katillerine göre güya “bölünme eşiği”ne gelindi. Bundan sonraki süreç TBMM’de bulunacak olan 70 kadar milletvekilinin eliyle yürütülüp sağlanacak.
Tabii bundan sonra yapılacak olan, silah seslerinin olmamasının, gösterilerin, kanın, barutun, asayişsizliğin olmamasının en büyük faydasının Kürtlere olacağının iyice özümsenmesi ve Kürtlere anlatılmasıdır. Em küçük toplumsal yapıya kadar, her şekilde anlatılacak olan silahsızlığın nimetlerini yaşayarak hissedecek olan Kürtler, PKK, BDP ve HDP’ye baskı yaparak, bunun süreklileştirilmesini sağlayacaktır.
Silahsızlık politikasının Kürt tabana iyice anlatılması için gene esas görev iktidara düşüyor. 2 seneden beri silahsızlığı yeterince Kürt tabana anlatamayan iktidar, yeni dönemde, Kürtlerin özne olduğu sosyal organizasyonlarla, kendi taleplerini dile getirmelerini sağlamalıdır. Sadece BDP, HDP ve benzeri partileri değil, bütün sivil toplum kuruluşlarını olgunun öznesi haline getirmeden, kalıcı silahsızlık sağlanamaz. İktidar bunu başardığı takdirde, “bölünme eşiği” sevinci yaşayanların sevinçleri kursaklarında kalacak; Ak Parti de değil 2015 seçimleri, bundan sonraki bütün seçimleri kazanacak ve en az 30 yıl iktidarda kalacaktır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.