Maksat Turizm Olsun!
Biz onu kayıp zannediyorduk, meğerki Meclis’teymiş!
Meclis’i Hititliler basmış! 1930’larda olsa idi “Etiler basmış” diyecektik. Sonra anlaşıldı ki, Eti diye bir şey yokmuş! Etibank var ama, Eti yok; olacak şey mi?
Hitit yok mu peki? Var elbette. Anadolu tarihinin önemli bir dönemini temsil ediyor Hititler. Hatta Anadolu adından önce bu topraklar Hatti ülkesi olarak adlandırılıyormuş.
“Hani senin yaptığını Çorumlu yapmaz” denir ya, sakın bu lâfa bakıp Çorum’u hafife almayın. Çorum Hitit’in başkenti. Onların başşehri Hattuşaş Boğazköy’de.
Çorum’da Hitit döneminin bir hayli kalıntısı var. Alaca’ya yakın Alacahöyük de bunlardan biri.
“Yahu bu mühim mevzu kaynayan dönemde neden bahsi Hititlilere getirdin, bir de kayıp aramak için Meclis’i seçtin” denilebilir.
Efendim, mevzu beni seçti! Bir zamanlar büyük bir sendikamızın başkanı olarak tanıdığımız, atak, çalışkan, müessir bir dostumuz vardı. Dört beş yıldır ortalarda görünmüyor. Dün birden ekranlarda görünce, şöyle hasret giderelim dedik.
Sağında solunda da acayip kıyafetli delikanlılar. (Meğer Hitit tanrılarının kıyafetlerini giymişlermiş!) Acaba milletvekillerine böyle tarihî kıyafetli muhafızlar mı tahsis edildi diye düşünmeden edemedik. Meğer köfte başkaymış!
Efendim, Çorum’un Boğazköy kazası adını değiştirip Hattuşaş yapmak istiyormuş! Hatta kılavuzluğu üstlenen vekil, Ortaköy’ün adının da Şapinuva olarak değişmesi gerektiğini iddia etmiş.
Bre aman!
Tamam siyaseten ismi değiştirilen yerlere isimlerini iade söz konusu ama, size üç bin yıl önceye gidin diyen kim?
Bir kasaba adını neden değiştirir?
“Maksat turizm olsun”muş!
Turizmin böyle muktedir günleri geride kaldı. Türkiye artık bir hayli turist çekiyor. Bunu 30-40 yıl önce yapsalardı, kesin başarırlardı. Şimdi ne kadar şansları var?
Ben derim ki, Boğazköylüler akıllarını başlarına alsınlar. Hattuşaş zaten onların, o ismi gerektiğinde kullanıyorlar. İsim değiştirerek turist çekmek kolaylık sağlıyorsa, Hasanı Hans, Rıfkıyı Rafael yapalım! Cümle Boğazköy halkı isimlerini turistik hale getirsin!
Bak o zaman turist tahaccümüne!
Bu zırvadan başka bir şey değil! Eğer her tarihi kalıntının bulunduğu yerde isim değiştirilirse, vay halimize! İşe İstanbul’dan, Çanakkale’den, İzmir’den, Ankara’dan başlayalım. Gelsin Konstantinopol, Dardanel, Troya, Simirna, Angora vs. vs.
Aziz Boğazköy ahalisi! Diyelim ki ismi değişikliği yapıldı. Boğazköy oldu Hattuşaş. Peki kalıntıların bulunduğu yerin ismi ne olacak? “Zaten Hattuşaş” diyeceksiniz. İki yer nasıl birbirinden ayrılacak?
Birine “eski Hattuşaş”, ötekine “yeni Hattuşaş” denilir her halde!
Beyler, ağalar, efendiler, vekiller ve asiller! Önce ciddiyet! Yüzlerce yıllık adların değiştirilmesi ciddi bir kimlik krizine işaret ediyor. Bir kasabanın belediye başkanı, meclisi bu isim değişikliğini istiyorlarsa, önce kendi isimlerini değiştirsinler! Kasabanın değil, onların turiste ihtiyacı var!
Sonunda Meclis’te bulduğumuz eski sendika başkanı da buna öncülük etsin!
Yardım isterse ona afili bir ecnebi ismi bulurum. Söz!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.