Malum Koro
Mimar Sinan Üniversitesi’nde yapılması planlanan bir konferansla ilgili haberimiz ve sonrasında yaşananlar tartışılıyor.
Daha doğrusu “birileri”, sözkonusu haberimiz üzerinden gazetemizi hedef tahtasına oturtmuş durumda.
Vahdet olarak, bu sempozyumu eleştirdik, evet.
Çünkü daha sunumunda, terör örgütü legal bir yapı gibi sunulurken, Gezi Parkı anarşizmi “özgürleşme aracı”, tesettür ise “gerici pratik” olarak nitelendiriliyordu.
Konuşmacıları arasında HDP’nin milletvekili adayı gösterdiği ve banka soygunculuğundan hapis yatmış bir isim bulunuyordu.
Ve bu konferans Alman Ebert Vakfı ile birlikte düzenleniyordu.
Diğer muhafazakar gazeteler “ucu Hükümet’e dokunur” vehmiyle buna da sessiz kalabilirdi ama Vahdet olarak biz üç maymunu oynayamazdık.
Bu dönemde, hem de devletin üniversitesinde ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın geçmişte terör örgütünü desteklemekle eleştirdiği Alman Ebert Vakfı’yla ortaklaşa böyle bir konferans nasıl düzenlenirdi?!
Başörtülülere kapıları açılmakla övünülen üniversitelerimizde tesettür, nasıl “gericilik göstergesi” olarak anlatılabilirdi?!
AK Parti iktidarı döneminin üniversite yöneticileri nasıl olur da böyle bir konferansa müsaade edebilirdi?
Yadırgamıştık bunu!
“Kin kusacaklar” başlıklı haberimizle, tepkimizi net bir şekilde ortaya koyduk.
Haberimiz üzerine üniversite yönetimi geri adım atmak zorunda kaldı. Konferansa desteğini çekti, salon tahsisini de iptal etti.
Bu gelişmelerin ardından “birileri” Vahdet’e savaş açtı.
-İlkin Birgün adlı gazete “Sempozyuma gerici iptal” diye haber yapıp, Vahdet’i hedef gösterdi.
-Ardından terör örgütü yayın organları, gazetemize hakaretlerde bulundu.
-Dün de Milliyet ve Sözcü gibi gazeteler koroya dahil oldu.
Melih Aşık Milliyet’teki köşesinde, Sözcü ise internet sitesinde manşetten “Toplantılar için artık Vahdet gazetesinden izin mi alacağız” diye yazdı.
-Üniversite’nin Eğitim Sen temsilcisi, “Biz MSGSÜ çalışanları olarak, üniversitemizdeki toplantıların Vahdet gazetesinin müsaadesine tâbi olduğu gerçeğiyle baş başayız” şeklinde açıklama yaptı.
-SOMDER adlı bir dernek de “MSGSÜ rektörlüğünün aldığı bu çağdışı ve korkakça kararı şiddetle kınıyoruz” ifadeleriyle üniversite yönetimini hedef aldı.
Koroya başka kimler dahil olur, kestirmek güç değil.
Çoğu tanıdık çünkü.
Bunlar geçtiğimiz ay da, Kandil’de çekilen PKK belgeselinin haberimiz üzerine İstanbul Film Festivali’nde gösterim listesinden çıkarılmasına karşı birleşip, saldırmışlardı.
Yine tekerlerine iyi çomak sokmuş olmalıyız ki, bir kez daha birleşip bizi linçe kalkıştılar.
Ellerinden geleni artlarına koymasınlar, korkacak değiliz.
Aksine bunlara baktıkça, büyük bir habercilik başarısına imza attığımızı düşünüyorum.
***
Bu arada, İnegöl’de açılışı yapılan kiliseli, sinagoglu AVM’ye ilişkin haber ve yazımızın ardından da bir gelişme yaşandı.
Sözkonusu AVM’nin yönetimi bu “açılımını” yeniden gözden geçirmiş ve “yabancı ibadethane uygulamasını durdurma” kararı almış.
Ne mutlu onlara.
Bu erdemi gösterdikleri için kendilerini kutluyorum.