Giderek hız alan İslamlaşmaya karşı Vatansever PEGİDA devrede.    

PEGİDA, İslam karşıtı müsamahasız bir kuruluş.

Avrupa bir dönemecin eşiğinde karar verme noktasındadır.

Ya İslam ile barışacak, veya huzurunu iyice kaçıracak.

Şu anda Avrupa’da yabancı nüfus dedikleri Müslüman sayısı hayli fazla. Hatta Hollanda, Danimarka gibi devletlerde yabancı nüfus yerli nüfusu aşmak üzere…

Yabancı nüfusun giderek artması ırkçı çevrelerde ekonomi darlıklara sebebiyet vereceği kuşkusu var. İslamlaşmayı da tehlike olarak görüyorlar.

Thomas Robert Malthus denilen Yahudi bilim adamının ortaya atmış olduğu doğum kontrolü ve de çoğalan nüfusa göre gıda yetersizliği Avrupa’nın pilini bitirdi.

Avrupa bu teoriden yaşlandı.

Sadece nüfus olayı değil tabi.

Hıristiyan dünyasının giderek İslamlaşmasının baş nedeni,  kilise denilen donukluğun ve de dogmatizmin insanlara hem maddeten hem de ruhen hiçbir şey sağlamaması ile alakalıdır.

Ruhen iflas etmiş bir Hıristiyan dünyası var. Avrupa’nın birçok yerlerindeki tarihi kiliselere kimseler gitmediğinden Müslümanlara terkedilmiş, çoğunda çan yerine ezan okunmaktadır.

Keza ırkçı Yahudiliğin evrensellik boyutu kalmadığından insanlar havralara rağbet etmiyor.

Ayakta tek kalan minarelerdir...

Allah’ın (cc) bir olduğu buralardan yükseliyor.

Doğru olan; Avrupa ülkeleri sanayi devrimini tamamladı, ancak ruh dünyasında ki devrimlerde bocalama yaşadığı için yeniden sosyal ve de ruhsal reformlara ihtiyacı vardır.

Paris’teki karikatür olayında gördük.

Karikatürcülerin İslam peygamberine hakaret etmeleri sonucu hiç akla gelmeyen iki kardeşin (Kuaşi Kardeşler) kendilerini feda ederek ortaya atılmaları elbette ki basit bir olay değildir. İki kardeş severek canlarını feda ettiler.

Ne var ki yerde yatan yaralıya silah sıkmaları benim gibi binlercesini yürekten yaraladı. Müslüman yaralıya, esire, yaşlıya, çocuklara, ihtiyarlara silah sıkmaz.

“Esirlere eziyet eden bana etmiştir” buyurdu Allah Resulü.

Yine şöyle diyelim:

“İmanın en zayıfı içinden buğz etmek” yerine; İslam peygamberine Bedir’de, Uhut’ta saldırdıklarında “kim var” dendiğinde ‘’Hesib’’lerin ortaya atılarak kendilerini feda etmeleri gibi  bu olaya da öyle bakmak gerekir diye düşünüyorum.

Keza bu konuda en doğrusunu, Müslüman bilim adamlarının söylemesi gerekirken Papa’nın “anama sövenin suratına yumruğu” indiririm sözü oldu.

İnançlara saygısızlık güzel bir şey değildir.

Artık her şey değişiyor…

İnsanlar da bulundukları ortamı bir yere kadar taşıyabiliyor, bir noktadan sonra sorgulama başlar. Bu yüzden, Müslüman oldukları halde çevre baskısından inancını açıklayamayan çok sayıda Hıristiyan’ı nereye koyacaksınız?

İslamofobi daha da körüklendiğinde aralarından ne Kuaşı kardeşler çıkacağını göreceklerdir. Bu olayın peşinden benzeri ABD Garland bölgesinde yaşandı.

Adamlar Muhammed Sanat Sergisi’ne kafayı bozdular.

Peygamberimizi küçük düşürücü şekilde sergi açanlara karşı ateş açan iki kişi hayatını feda etti. Bütün bu olaylar bir nedene dayanır.

Manevi planda teknolojinin insanlığı mutlu etmediği bir gerçek.

Her karnı doyan mutlu değildir.

Maddenin ruh inkılabına ihtiyacı vardır.

Bu da Haz. Muhammed’in(sav) kainata sunduğu İslam mesajıdır.

Batının artık bunu anlaması lazım…

İslam öyle diyor… “Hepiniz Adem’in oğullarısınız.”

O bakımdan Avrupalılara     tavsiyemiz…

İslam’a kin güdecekleri yerde düştükleri manevi boşluğun telafisine baksınlar.

PEGİDA gibi kin ve intikam üzerine inşa edilen kuruluşlara itibar etmek hem Avrupa’nın hem de insanlığın huzurunu bozar. Yapmaz, yıkar, perişan eder… Kaldı ki, bir Alman'ın Müslüman olması çalışmakta olduğu fabrikanın üretimini engellemez, aksine fabrika daha helal daha emin ellerde çalışır. Sonuçta,  Avrupa İslam’dan kazanır, kaybetmez…