Birileri AK Parti’nin 7 Haziran’da yara almasını fırsata dönüştürüp, iktidarı ele geçirme planları yapıyor.

AK Parti’siz bir koalisyon hükümeti düşünülemeyeceğinden, olmayacak bu duaya amin demeye çalışanlar kimler? 

1-Doğan medyası

2-Malum cemaat

3-TÜSİAD gibi örgütler

7 Haziran gecesinden bu yana Kılıçdaroğlu’na gaz veriyorlar.

“Başbakan olabilirsin” deyip, formülü olarak “CHP-MHP-HDP koalisyonu”nu sunuyorlar.

Bir taraftan buna zemin oluşturmaya, diğer taraftan reklamla bu yönde bir rüzgar estirmeye çalışıyorlar.

MHP bu tür olası “projelere” karşı kapısını daha 7 Haziran gecesi kapattığından, Doğan medyasında her gün “MHP, HDP’ye nasıl hayır der. Evet dese AKP’den kurtulacağız” yollu yayınlar yapılıyor.

Şirin Payzın adlı CNN Türk programcısı, Sadi Somuncuoğlu’ndan “Nasıl olur da MHP, HDP’yi muhatap kabul etmez” diye hesap sormaya kalkışabiliyor. 

Ahmet Hakan, MHP’li vekillere “HDP baskısı” yapabiliyor.

Anlayacağınız tamamen şahsi çıkarları için MHP’yi, terör örgütünün siyasi uzantısı olan HDP ile koalisyona ikna etmeye çalışıyorlar.

Bu uğurda “Yüzde 60, yeniden AKP’ye mahkum olursa, sorumlusu sensin” demeye getirip, tehdit bile ediyorlar.

Malum cemaat de AK Parti’siz bir koalisyon hükümeti rüyası görenlerden, her gün bu yönde yayınlar yapıyor. 

Ve TÜSİAD…

Bunun için yollara bile düştüler.

Ankara’ya gelip, görüşmeler yaptılar.

CHP lideri Kılıçdaroğlu ile görüşmelerinde, MHP’nin nasıl ikna edilebileceğine kafa yordular. 

HDP’yle görüşmelerinde yine bu “koalisyonun” lobisini yaptılar.

MHP’yi de ziyaret ettiler. 

Dün görüştüğüm MHP’den bir yetkiliye, “Yüzünüze karşı da bu koalisyonu önerebildiler mi?” diye sordum.

“Hayır” dedi:

“CHP’de konuşmuşlar, belki HDP’de de. MHP ikna edilmeli demişler. Ama bizle görüşmelerinde konuyu açamadılar dahi. Çünkü tavrımızı çok iyi biliyorlar.”

***

Bu çevrelerin yayınları, girişimleri Kılıçdaroğlu’nu iyiden iyiye havaya sokmuştu. Kılıçdaroğlu, MHP ile HDP’yi koltuk değneği yapıp, Başbakan olma hayali kurmaya başlamıştı. Özellikle ilk günlerde, oyları yerinde saymış olmasına rağmen yüzünden gülücükler saçılmasının altında bu yatıyordu.

Ta ki önceki güne kadar.

MHP lideri Devlet Bahçeli’nin “Yeter artık zorlama, kendini de yorma” mesajını vermesiyle, ayıldı! 

Rüyayı tamamen sonlandıracak bir çıkıştı bu aslında… 

Ancak kendisi vazgeçse, arkasından ittirenler vazgeçmiyor anlaşılan.

Bahçeli’ye yeni bir teklifte bulundular dün: “Tamam Başbakan sen ol”.

MHP lideri için hiçbir anlam ifade etmiyor bu teklif de.

Çünkü O, CHP-MHP-HDP’li bir koalisyonun ne şekilde olabileceği veya olamayacağını değil, asla olamayacağını söylüyor.

Anlayın artık.

***

Muhalefet kanadında bunlar yaşanırken, biz geçelim en gerçekçi ihtimallere.

Bunların başında AK Parti-MHP koalisyonu geliyor. AK Parti ve MHP’nin şartları malum. Uzlaşabilirler mi, şimdiden bir şey söylemek güç. 

Diğerleri AK Parti-CHP,  AK Parti-HDP gibi alternatifler.    Hatta HDP destekli bir AK Parti-CHP koalisyonu?..

(Yukarıda işaret ettiğim çevrelerin 2. seçeneği de bu. “CHP-MHP-HDP olmadı, bari CHP’li, HDP’li bir AK Parti iktidarı olsun” diyorlar. HDP ile bir araya getirmeye çalıştıkları MHP’yi, söz konusu AK Parti oldu mu hiç ağızlarına almıyorlar.)

Ve bir ihtimal daha var:

HDP’de Öcalan’a yakın 20 isim TBMM’de ayrı bir grup kurabilir ve AK Parti bu çiçeği burnunda parti ile koalisyon yapabilir.

Veya AK Parti azınlık hükümeti. Başkent’te her şey olabilir.