Kuzey Suriye’de olup bitenlere şaşanlar var.  

Ne zannediyordunuz?.. Irak Kürtleri ve PKK, Kuzey Irak’ta otonomi elde edecekler de Kuzey Suriye’yi boş mu bırakacaklardı?

PKK’nın bu coğrafyada neler yapmak istediğini anlamak için uzman bir dış politikacı olmaya falan gerek yoktur. Kürt tarihini ve özelde de PKK’yı iyi takip ettiyseniz, olayı çözersiniz.

PKK’nın Kuzey Suriye (Kendileri “Rojava/Küçük Güney” diyorlar.) ile ilgili amaçlarını ve burada PKK ağırlıklı bir devlet veya otonom bölge tesis edileceğini Son TV’de 5 Mart 2013 günü yayınlanan “Kuzey Suriye’yi Es Geçmeyelim” başlıklı yazımda belirtmiştim. Sonra 25.05.2013 günü Akit’te, “Kuzey Suriye’ye Dikkat” başlığıyla bir yazı daha yayınlamış; uyuyan kamuoyunu ve iktidarı uyandırmaya çalışmıştım. Son TV’de, konuya tekrar dikkat çekmiş ve yaşanmakta olan duyarsızlığın altını çizmiştim. (21.07.2013)

Kuzey Suriye ile ilgili son yazım, 5.10.2014 günü Haber Vaktim’de çıkan “Kuzey Suriye’ye dikkat Çekmiştik” başlıklı ve Aynül-Arab (Kobani) olayları üzerine yazılan yazımdır. Bu yazımda, “Kobani’de yaşanan olaylar, gelecek aylarda, Afrin, Kamışlı, El-Ebyed (Şimdi “Al-Abyad” deniyor.), Amude, A’zaz, Ser-i Kaniye (Re’sül-ayn) ve Derik (El-Mâlikiye) şehirlerinde yaşanırsa, buna da şaşmayalım.” demiştim.  

Bu yazımdan 8 ay sonra, El-Ebyed’de yaşanan trajediyi hepimiz gördük. Bu gidişle, bu şehirlerin hepsi teker teker PKK’nın eline geçecek.

21 Temmuz 2013 tarihli yazımızın sonunda şunu demişiz: “ABD’nin Ortadoğu emellerinde Kuzey Suriye’yi PKK’ya verip gazını almak varsa, dediklerim hızla hayata geçirilir ve Türkiye gâfil avlanır. Eğer muhalefetin iddia ettiği gibi bir pazarlık varsa ve Türkiye de def-i belâ kabîlinden, Kuzey Suriye’de bir PKK egemenliğine sıcak bakıyorsa, halkımız, demokratik yolla bunun hesabını iktidardan sorar. Şayet böyle bir pazarlık yoksa, Türkiye stratejisini, yukarıdaki öngörülere göre dizayn etmelidir.”

Bu yazımda sözünü ettiğim “iktidardan hesap sorma”, 7 Haziran seçiminde gerçekleşmiş ve iktidar büyük olmasa da, koalisyona mecbur kalacak şekilde cezalandırılmıştır.

Kuzey Suriye’de olanları, PKK merkezli okumak yanlıştır. Oradaki devlet yapısı, önce bir takım örgütler (PKK, El-Nusra, IŞİD) aracılığıyla zaafa uğratılacak, sonra da İngiltere kontrolünde bir Ermenistan’ın temeli atılacaktır.

Yaşanan son Al-Abyad olaylarıyla, koalisyon güçlerince, yöreyi IŞİD’den temizleme adı altında PKK uzantılarına destek verilmiş; ancak yöre Türkmen ve Arap nüfustan arındırılıp PKK’ya teslim edilmiştir. PKK emanetçidir; asıl amaç, biraz önce söylediğim Ermenistan projesidir. 

*  *  *

Ara çözüm olarak Kuzey Suriye’nin PKK’ya terk edilmesi, Talabani ve Barzani güçlerinin de işlerine yarar. Çünkü Talabani ve Barzani’nin Kuzey Irak’a fit oldukları anlaşılıyor. Onlar da, “Bizden ırak olsun, cehenneme direk olsun” diyerek Kuzey Irak’ı PKK’ya terk ediyorlar. Yarın öbür gün PKK Kuzey Irak, kandil ve Türkiye’deki eşkıya gruplarını, modern imkanların olduğu Kuzey Suriye’ye çekecek ve onlar da bu topraklara fit olacaklardır.

Bekleyip görmeyelim; bu oyunu bozalım diye yazıyorum bunları ama “dış politika uzmanı” ve jöleli saçlı veya “yanaşma İslamcı” yazar olmadığımız için dinleyen yok!.. Uzman mıyım değil miyim, ona kafa yoracağınıza, dediklerim çıkıyor mu çıkmıyor mu ona baksanıza birader.