Lütfü Şehsuvaroğlu

Lütfü Şehsuvaroğlu

Aynı Ekonomi Politiğin Mütemmimleri

Aynı Ekonomi Politiğin Mütemmimleri

Sayın Beşir Atalay da açıkladı, Sayın Cevdet Yılmaz da…

Ak Parti ekonomiyi koalisyon ortağına vermek istemiyormuş.

Sanki bir düğmeye basılmış gibi konuştular.

Ekonomiye ortağını karıştırmak istememelerinin sebebi ne?

Bence teorik olarak anlamsız..

Ak Parti-CHP koalisyonunu ben haftalar önce Kemal Derviş Hükümeti diye duyurmuştum.

Öyle ya Kemal Derviş’in ekonomik reformları üzerine Ak Parti iktidarı gelip oturdu. 

Oturdu ve aynen devam ettirdi.

Ta ki 2007 yılında büyüme üçlere düşünce ve o çizgiden sapılıncaya kadar…

Ve artık koalisyon ortamı zuhur ediverince iş dünyası ve onun ortağı dış dünyası en iyi formülün Kemal Derviş

Hükümeti demek olan AKP-CHP ortaklığı olduğunu ifade ettiler.

Ben de öyle bir hükümetin öncelliğinin altını çizmiştim.

Peki o halde Ak Parti kurmaylarından bazıları niçin ekonomiyi ortağıyla paylaşmak istemiyor.

Kemal Derviş CHP’de değil mi?

Kemal Derviş’in yanında benzer ekonomik model üstünde çalışmış bir ekonomistler heyeti yok mu Sayın

Kılıçdaroğlu’nun?

Var tabii…

O halde ekonomiyi vermek istemeyişin başka sebebi vardır…

Onu siz benden daha iyi biliyorsunuz…

 

İkram Kültürü

Bahçeli diyor ki: En iyi hükümet formülü AKP-CHP koalisyonu…

Kılıçdaroğlu diyor ki: En iyi hükümet formülü AKP-MHP koalisyonu…

Demek ki seçmen aynı zamanda ikram politikasını da hediye etti siyaset dünyamıza…

Birisi başbakanlığı hediye ediyor; bir başka gün başbakan yardımcısı da olmayıvereyim diyor.

Öteki kendi dışındaki hükümet formüllerinin hepsini geçerli sayıyor. Hatta HDP’li koalisyonu bile…

Diğeri erken seçim yanlış olur kim isterse onunla kırmızı çizgisiz konuşurum diyor.

Seçmen bundan daha güzel bir tablo ne zaman hazırlayabilir ki?

Kibirlenen siyaset dünyamıza uzlaşma kültürünün gerekliliğini getirdi oturttu seçmen.

Daha ne yapsın?

Zorlarsanız belki başka bir şey de yapabilir…

Hele biraz daha karşılıklı anlayış, empati ve sorumluluk duygularınız gelişsin diye bekliyor seçmen…

550 vekilden en az altı hükümet biçimi olacağını da biliyor…

Beceremezseniz valla karışmam…

Bu sefer seçmen nereden vurur bilemem…

Ama vurur…

Irgatın iradesi üstüne hocanın fetvası demokraside ayıptır.

Haberiniz olsun.

Ya sağlam koalisyon ya sağlam seçim
Barajlar Kalksın, Temsilde Adalet Sağlansın

Seçim yenilenecekse barajlar kalksın…

Barajlar kalkmadan yapılacak bir seçim neyi değiştirecek?

Hiçbir şeyi…

En fazla ikişer oy oynar ki meclis trafiği yine değişmez. Belki de bugünkünden daha zor bir koalisyon ihtimali ortamı oluşur.

Belki de taraflar yeni bir seçim sathı mailinde daha fazla yaralanırlar. Daha fazla hasar görürler. Zaten israf haramdır. Allah da israf edenleri sevmez. Topyekün belaya uğrarız haberiniz olsun.

İlahi irade malum doğruluk ve Hak çizgisinde tecelli edecektir, o malum ama hiçbir şey değişmeden gidilecek bir seçim ırgatın tepesini attırır.

En iyisi tekrar bir seçime gitmeden koalisyon imkânlarını denemek. Ama zayıf bir koalisyon dönemi olsun da burnu sürtülen seçmen yani ırgat kararını değiştirip başkanlık sistemine onay versin derseniz sürdürülemeyen koalisyondan hangisinin yara alarak çıkacağını kim garanti edebilir ki?

Yukarısı belki de Ak Parti’nin kötü bir koalisyon denemesini halka göstermesini ve sonra ortağını suçlayarak ayrılmasını ve ülkeyi seçimlere götürmesini bekliyor olabilir. Fakat ortağın mı kendisinin mi suçlanacağını şimdiden kim garanti edebilir ki?

O yüzden samimi bir şekilde sağlam temelli koalisyon şartları masaya yatırılmalı ve ciddi koalisyon yapısı inşa edilmelidir. Uzlaşma kültürümüzün gelişmesi için de bu bir fırsattır.

Belki de Yeni Türkiye’nin böyle bir uzlaşma zemini inşasından sonra doğması mukadderdir, kim bilebilir ki?..

Yok eğer olmadı, kesinlikle seçimlere vasatın değiştirilerek gidilmesi elzemdir.

Hatta gerek ve yeter şarttır.

Barajlar ortadan kalkmalı…

Hem de tamamıyla…

Temsilde adalet yönetimde istikrarın garantisidir.

Meclis de daha güzel olur. Daha sağlam olur. 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum
Lütfü Şehsuvaroğlu Arşivi