Bilhassa terör olaylarının ayyuka çıktığı dönemlere denk gelen seçim süreçlerinde, siyasi partilerin performansları ve propaganda dilleri “milliyetçi” nabza şerbet vermek üzerine temellendiriliyor! Olumlu olan “her şeyi” manipüle ederek lehte oya dönüştürmek ve olumsuz giden işleri de gözlerden uzak tutmak için, sınırsız ve sorumsuz şekilde dezenformasyon teknikleri sergileniyor. Bu istikamette bırakın rakip siyasi organizasyonları, siyaset dışı kurumları bile bu yıpratacak derecede ifrata kaçılıyor!

Önceki gün siyasi iktidarın konsolide ettiği yayın organlarından bir tanesi, yine aynı partiye yakın bir haber ajansı mahreçli bir haber yayınlıyor… Haber şöyle: “Şırnak’ın Beytüşşebap ilçesinde, teröristler tarafından 8’inci Jandarma Komando Alay Komutanlığı’na bağlı Ayvalık Jandarma Tabur Komutanlığı, Emniyet Müdürlüğü, Jandarma Komutanlığı ve Kaymakamlık binasına düzenlenen saldırıların ardından başlatılan operasyonlarda 34 terörist öldürüldü” Buraya kadar absürt bir durum yok. Lakin haberde “teröristlerin öldürülme anı görüntülendi” başlığıyla verilen video görüntüsünün “arma 2” isimli simülasyon oyunundan kareler olduğu ortaya çıkıyor!

Bu düzmece videonun ne olduğu anlaşılınca önce haberi yapan gazetelerden biri bu haberi sitesinden kaldırdı. Daha sonra, video görüntüleri yüklenilen paylaşım sitelerinden silindi. Ardından bu haberi servis eden İhlâs Haber Ajansı (İHA) bir açıklama yaparak “Beytüşşebap’ta Teröristler Böyle Öldürüldü” başlıklı habere ait görüntülere “bilgisayar oyunundan alıntı” suçlamasını yönelten bazı medya kuruluşları ve internet sitelerini kesin bir dille yalanladı! Akabinde servis ettiği görüntülerin oyun simülasyonu olduğunu iddia edenleri de ‘Türk Silahlı kuvvetlerini yıpratmak’la itham ederek, videoyu servis eden kaynağının  “şerefli bir komutan” olduğunu belirterek işin içinden sıyrıldı! 

Şimdi işin gücün yoksa “kaynağımı kimseyle paylaşamam” geyiklerini dinleme aşamasına gelene kadar, bu “şerefli komutan”ın kim olduğunu merak et dur..! Mehmetçik 34 teröristi etkisiz hale getirmiş ve bu haber Genelkurmay sitesinden de “resmi” olarak açıklanmış… Ne diye “bilgisayar oyununu operasyon görüntüsü” şeklinde servis edip başarılı bir operasyonu dezenformasyon faaliyetiyle gölgede bırakıyor ve sulandırıyorsunuz? 

Psikolojik savaş ve üstünlük edebiyatlarıyla izah edilemeyecek derecede acemiliklerle ve komikliklerle yüklü bu olayda sorulması gereken asıl soru ise, “TSK’nin bu tarz görüntülerin haber ajanslarına servis edildiğinden haberi var mıdır-yok mudur?” sorusudur…  Genelkurmay ivedilikle; “Genelkurmay sitesinde yayınlanmadığı halde piyasada dolaşan operasyon görüntüsü gibi teknik detaylar sahtedir” anlayışı vatandaşta yerleştirecek tedbirleri almalıdır. 

Tamam! Her seçim öncesinde Büyük Birlik Partisi-Alperen Ocakları ve Milliyetçi Hareket Partisi-Ülkü Ocakları örneğinde olduğu gibi; bazı siyasi parti ve kurumlara, içlerine iliştirilmiş yemlenen ve sulanan bir kısım ‘Truva Atları’ üzerinden medya aracılığıyla sınırsız ve sorumsuz bir şekilde operatif hamleler yapılmasına alıştık… Lakin ülkesi ve milleti için gözünü kırpmadan canını feda eden insanların muazzez ocağı TSK’yi zan altında bırakacak şekilde bilgi kirliliğine alet etmenin karşılığını kelimelere dökemiyorum! 

İnançlı olduklarını dillerinden düşürmeyen kişi ve kurumların, bu dünya hayatında birilerinin manevra alanlarını biraz daha genişletebilmek için “kul hakkını” ve “mutlak yargı gününü” devre dışına bırakıp bu tip işlere tevessül etmelerini içime sindiremiyor ve bu haksızlıklar karşısında susmayı zül kabul ediyorum!  

Öte yandan buradan siyasi iktidar partisini âcizane uyarıyorum: Seçim sath-ı mailine girdiğimiz şu günlerde haklı ve meşru olarak sürdürülen terörle mücadele, seçim propagandaları ve dezenformasyonlara alet edildikçe verilen bu kutlu mücadele sanki devletin ve milletin değil de, iktidarın veya birilerinin mücadelesiymiş gibi algılanmaya başladı! 

Hülasa,

“Kendine yapılmasını istemediğin bir şeyi başkasına yapma!”

Hz. Muhammed (a.s)

 “Yalanları ayırt edebilecek araçlardan yoksun olan bir toplumda özgürlükten söz edilemez” 

Walter Lippmann