Ekrem Kızıltaş

Ekrem Kızıltaş

“Haydi Camiye!..”

“Haydi Camiye!..”

Recep Şaban derken geldi çattı Ramazan… Recep Şaban derken, çıktı gitti Ramazan. İlk olarak, lisede okurken İngilizce hocamızdan duyduğum bu tekerleme, çok hoşuma gider nedense. Bugünün Ramazan Ayı’nın 21. günü olduğu düşünülürse, doğru bir tekerleme hakikaten...

Mübarek ay’ın ilk on günü rahmet, ikinci on günü mağfiret ve son on günü cehennemden kurtuluş. Umulur ki, tüm mü’minler rahmet, mağfiret aşamalarını başarıyla geçmişizdir ve cehennemden kurtuluş aşaması da hepimiz için hayırlısı ile tecelli eder.

Almanya’daki Deniz Feneri duruşmasının da kısmen tetiklediği, Başbakan Recep Tayyib Erdoğan ve Doğan Grubu arasındaki tartışma gündemi ciddi şekilde etkilemiş olsa da; Ramazan hükmünü yine gösterdi ve günler hızlı hızlı geçerken, hayat biraz daha yavaş aktı sanki.

Hayatın Ramazan Ayı’nda her zamankinden biraz daha yavaş akışı, oruçla ve tabii ki Oruç Ayı’nda insanların dünya işlerine biraz daha az ehemmiyet vererek, ibadetlerine dikkat etmesi ile yakından alakalı muhakkak.

Ramazan Ayı’nın en dikkat çekici girişimlerinden birisi de, Abdullah Yıldız, Ahmet Bulut ve Cemil Tokpınar’ın öncülüğünü yaptığı Namaz Gönüllüleri Platformu’nun başlattığı yeni girişimdi.

2 Eylül Günü düzenlenen bir iftar proğramıyla kamuoyuna duyurulan yeni girişim, “Haydi Camiye!” adını taşıyordu ve platformun iki yıldır yürüttüğü “Haydi Namaza!” kampanyasının ardından, son derece anlamlı bir çalışmaydı.

Kısmen Ramazan rehaveti sebebiyle medyada hak ettiği yeri almamış olan bu anlamlı çağrı, elbette Ramazan’dan sonra da sürecek ve inanıyoruz ki, “Haydi Namaza!” çağrısı ile Türkiye’yi karış karış dolaşan platform üyeleri, “Haydi Camiye!” çağrılarını da en uzak noktaya kadar ulaştıracaklar.

“Camileri tıklım tıklım doldurmayı, Allah’ın evleri’ni yeniden ve gerçek mansıyla imar etmeyi ve onları, yalnızca namaz kılınan yerler değil, bir eğitim, kültür, dayanışma merkezi; kısaca yeniden hayatın merkezi haline getirmeyi” amaçlayan bir çağrı, “Haydi Camiye!” çağrısı.

Günlük hayatımızın hay u huyu arasında, namaza çoğu zaman gerektiği önemi veremediğimiz, acı bir gerçek.

Oysa Namazın “Dinin Direği” olduğunu biliyoruz.

Namazı vaktinde ve şartlarına tam riayet ederek kılmanın gerekliliği yanında, “Cemaatle Namaz” işinin ne kadar önemli olduğunu da biliyoruz...

Cemaatle namaz kılmak, gerekli olduğuna inandığımız ve ama genellikle ihmal ettiğimiz bir husus. Hem de “Cemaatle kılınan namazın tek başına kılınandan 27 kere daha efdal olduğunu” bile bile.

Cemaati ve camileri ihmal edişimizin elbette birçok sebebi olabilir. Bu sebeplerin birçoğu önemli ve haklı sebeplerdir. Ama geriye doğru bakıp düşündüğümüzde, belki de birçok vakitte camiye gidip, namazı cemaatle kılma imkanımız olduğunu görebiliriz rahatlıkla.

Namaz Gönüllüleri Platformu, iki yıl once ortaya çıkıp “Haydi Namaza!” çağrısını yaymaya başladığında, bazılarımıza garip geldi belki. Ama “Haydi Namaza!” çağrısı, çok anlamlı bir çağrıydı ve inanıyorum ki, bu çağrı birçok insanı namazla buluşturdu. Muhatapların birçoğu açısından da, arada kaçan vakitlerin daha dikkatle takip edilmesi neticesini getirdi muhakkak.

“Haydi Camiye!” çağrısı da, özellikle vakitlerin birçoğunu camide değerlendirme imkanı olabilecek insanlar ve hepimiz açısından uyarıcı bir çağrı olacaktır büyük ihtimalle ve camilerimiz, var olandan biraz daha fazla sayıda cemaatle dolmaya başlayacaktır inşaallah...

Namaz Gönüllüleri Platformu: ”Gelin camilerimizi yeniden keşfedelim” diyor.
Camileri yeniden keşfetmek, “Ümmetin yeniden dirilişi” açısından, en önemli adımlardan birisi belki...

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ekrem Kızıltaş Arşivi