Yolun Sonu Gibi...
Galatasaray, Burak’ın tribünde oturduğu dakikalarda, hele hele Sinan da çıktıktan sonra Konyaspor savunması içine, kenarlarına doğru dürüst bir atletizm çabukluğu sürati yükleyemedi. Ne zaman ki Sabri oyuna girdi, biraz olsun çabukluk arttı ve o ana kadar çok iyi yerleşen, sıkışan Konyaspor defansı bazı zafiyetler gösterdi. Ancak top istemedi bu defa, direkler izin vermedi ve skor tabelası başladığı gibi kaldı. Yani, tam da Fenerbahçe’nin hezimete uğradığı bir haftada neşelenme, havaya girme şansı tamamen bitmiş oldu.
Galatasaray ekonomisini düzeltmek adına Burak’ı da elden çıkardı. Olabilir. Ama yerine koyacak elemanınız olur veya oyun felsefesinde büyük değişikliklere sahne olabilecek malzemeniz olur, o zaman tamam. Ama yok ki! Umut, zaten tribünlerin hışmına uğramış olduğundan topa ayağını sürmeye bile korkuyor. Ben Umut’u ilk seyrettiğinden bu yana hiç bu halde görmemiştim. Topa ayağını sürmeden maç bitti. Sinan, belli ki biraz da erken havaya girmiş, zorlamalarda bulundu ve en sonunda, bana göre en az iki ay yoktur, ciddi şekilde sakatlandı. Hem de ne rakip tarafından tekmelendi, ne de depar atarken... Sadece dönerken... Oyuna onun yerine giren Podolski ya tam iyileşmemiş, ya da Türkiye’den sıkılmış gibi... Şimdiden yazayım, Galatasaray bir müşteri bulursa elinden çıkartacağı ilk isim olmalıdır bu oyuncu...
Savunma mı? Çok az gelen Konyaspor hücumlarını elini kolunu sallayarak durdurdu diyebiliriz. Aykut hoca kaleden başlayan, geri dörtlü ile orta alan bütünleşmesi ile devam eden savunma bloğunu iyi kurgulamış ama ön taraf nanay... Galatasaray’da en çarpıcı olan şimdilik Olcan’ın kalıcı olmak adına sergilediği performans... Linnes bakıyor ama bulamıyor. Sneijder de bu maçta tam anlamıyla eften püften oynadı. Koşar gibi yaptı koşmadı, vurur gibi yaptı vuramadı. Acaba Burak’ın gidişine mi kızdı? Selçuk vasattı. Ama o Yasin var ya, hani şu bizim spor medyasının üç ayda bir topa vurup gol yaptığında “ey yavrun ne oyuncu” diye nitelendirdiği, sanırım yeni yeni ben bu takımın oyuncusu değilim derslerine devam ediyor. Çıkıp da yerine giren Sabri oyunu ateşleyince otoriteler burun kıvırmışlardır herhalde...
Özetleyelim hemen... Galatasaray için sadece Türkiye Kupası kalmıştır hedefte... Ona da uzanması bu haliyle, bu kadroyla biraz zor gözüküyor. Avrupa Kupası mı? Şaşarım doğrusu... İnşallah da yanılırım...
Maç oynanmadan sağda solda Mustafa hocanın Burak’ın satılmasına bozuk atarak görevi bırakacağı dedikoduları yayılmıştı. Ben bu yazıyı yazarken net bir durum yoktu. Ama şunu söyleyeyim Denizli’nin kariyeri çizilecek gibi...
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.