BAŞlık günümüzde çok insanın hayret ettiğinde kullandığıdır. Özellikle de kadınlar ve yaşlılar  arasında. Peki, ben bunu neden attım?

Açalım o zaman... Medyadaki bazı kalemler veya yorumcular, Beşiktaş başkanı Fikret Orman’ın çevresine bir akıl hocaları grubu oluşturduğunu söylemiş ve yazmışlar. Hani yeni stada kavuşulurken ve de şampiyonluk yolunda yarışılırken, bu grup başkana yol gösterecek. Hangi konularda ekrana çıkıp ahkâm kesecek. Kimlere salacak, kimlerin yanına yaklaşacak gibilerinden...

Ve Beşiktaş başkanı tuttu son olarak Galatasaray’a saldı, Fenerbahçe’ye yanaştı. Sanki şampiyonluk mücadelesini Galatasaray’la yapıyormuşçasına... Hayret! Benim asıl merakım odur ki, bu akıl hocaları kimler? Acaba hayatlarında kulüp yönetimlerinde bulunmuşlar mıdır? Oyun kurallarından, futbolun teknik, taktik, felsefi yönlerinden haberdar mıdırlar? Ben sanmıyorum. Çünkü Kasımpaşa maçı öncesi gördüklerimiz, duyduklarımız hiç de öyle anlatmıyor bize...

Sakın ol la ki Sayın Orman, stadın yapımında baş rolü oynadığı için tarihe geçeceğini sanmasın! Galiba merhum Süleyman Seba ağabeyimizi taklit eder gibi... Ama şunu unutuyor Orman başkan... Seba, İnönü Stadı’nın açılışındaki ilk golü atan adam olarak yıllarca anılmıştır. Peki, stadı kim mi yapmıştır? Bilen bilmeyene anlatsın lütfen!

Bir de Galatasaray’a bakalım... Bir üye çıkıp ekrandan rezalet döktürmüş. Yahu 500 yıllık okul tarihine dayalı Galatasaray ne hale geldi? Genel kurulların profili değişti. Işın Çelebi’nin Ada ile ilgili soruları hâlâ yanıtsız. Futbol takımının başına teknik direktör getirmek sanki mahalle arası çelik çomak oyununa döndü. Allah’tan Ergin Ataman var da basketbolda, oralarda kendini bilmezler pek çıkamıyor. Ama gidiş iyi değildir. Bakınız tarihte bir kere Galatasaray küme düşme korkusu yaşamıştı. Tıpkı diğer iki ezeli rakibi gibi... Tekrarın da şu anda en yakın adayı gibi görünüyor. Benden söylemesi...

Fenerbahçe’de Osmanlıspor maçı sonrası Aziz Bey’le Mahmut Uslu’nun soyunma odasına indikleri ve öfke kustukları gibi haberler yer aldı medyada. Tabii hemen ertesi günü Fenerbahçe’nin resmi sitesinden yalanlama geldi. Ancak soyunma odasına gidiş onaylandı ama fırçanın yalan olduğu dile getirildi. Sizce, Beşiktaş’ın muhtemel bir Kasımpaşa galibiyetinden önce içeride bir rakibe iki puan kaptırılırsa, Aziz Bey, okşar mı, yoksa başka bir şey mi yapar? Ne dersiniz?

Neyse... Gerçek şu ki, tarihleri Cumhuriyet’ten bile eski olan Üç Büyük Kulübümüz, son 20 yılda diyelim ve de Seba yönetimi de hariç diyelim, çok da tarihlerine yakışır biçimde yönetilememektedirler. Ne dersiniz? Bakınız bu görüşümü sadece gazetecilikteki 48 yılıma dayanarak dile getirmiyorum. Ben bu ortamın içinde doğdum ve büyüdüm. Bu özelliğimden dolayı rahatça bu yorumu yapıyorum... Futboldan Beşiktaş kaptanı Dr. Vedii Tosuncuk, santrhaf Süreyya dostum, Galatasaraylı Sarafin, Kova Osman ve daha nice basketbolcu, atlet bizim evde konuk olmuşlardır. Sanırım bu havayı benden daha iyi koklamış yoktur basın dünyasında. İşte bu yüzden böyle yazıyorum...