Üstadın ifadesiyle hohlaya hohlaya eritilen buz dağlarının ardından şimdi ortalık çamur deryasından geçilmiyor.

Kimi açıktan, kimi kapalı, köşelerden, ekranlardan, sözde sosyal, sanal alemden öyle seviyesizlikler, öyle sakillikler serdediliyor ki; artık midemiz kaldırmıyor.

Savaşta dahi sarf edilmeyecek sözler, ithamlar, iddialar gırla gidiyor.

Söylenenlere bakarsanız Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun “hain” ilan edilmesine ramak kalmış.

Kabus gibi.

İnsan kendini “biz bu hale nasıl geldik?” demekten alıkoyamıyor.

Oysa, dostun da düşmanın da müşterek kanaati şudur ki; Ahmet Hoca, bu toprakların yetiştirdiği ender değerlerden bir tanesidir.

Bu davanın çilesiyle yoğrulmuş, gönlü vatan sevgisiyle dolu, pırıl pırıl, tertemiz bir Anadolu insanıdır Ahmet Hoca.

Reva görülenlere bakınca insanın içi burkuluyor, vicdanı sızlıyor.

Hayatta alnı secde görmemiş, tarihi seyir içerisinde kutsal davanın hiçbir aşamasında bulunmamış, ıstırap çekmemiş, Ahmet Hoca’nın tırnağı dahi olamayacak hokkabazların salyaları artık çamur deryasını da aştı, bataklığa doğru ilerliyor.

Kim bunlar?

Nereden alıyorlar bu cesareti?

Hangi Taraf’ın adamları?

Kime hizmet ediyorlar?

Aslında tespiti çok kolay…

Projektörü şöyle hafiften üzerlerine doğrulttuğunuzda, Tarafları kabak gibi ortaya çıkıyor.

Dün baktım. 10 adet hızlı tetikçi var. Bunlardan ikisi keskin nişancı… Görevlerinin hakkını veriyorlar. Yarım dizinesin ortak özelliği ise FETÖ’nün Taraf adlı operasyon gazetesinden Milli Ordu’ya çamur atmaları.

Neler neler döktürmüşler… Taraf’ın kanalizasyonundan ne pislikler akıtmışlar, ne ziftler saçmışlar, ne nefretler kusmuşlar ortalığa…

Ama insan hafızası nisyan ile maluldür.

Unutulup gidiyor. Yapanın yanına kar kalıyor.

Olan ölene oluyor.

Yitip giden canlar…

Kaybolup giden yıllar, yerle bir edilen itibarlar…

Yazık oluyor memlekete…

Bari şimdi “dur” diyelim kanı beş para etmeyecek bu kiralık hokkabazlara…

Birilerinin arkasına saklanıp Başbakan Ahmet Davutoğlu’na ateş edenlerin muradı belli.

Açık söyleyelim…

Bunlar ne Erdoğan dostudur ne de Davutoğlu düşmanı. Bunların dertleri figanları ranttan, paradan, şöhretten, makamdan, mansıptan başka bir şey değildir.

Ne bilir bunlar davayı, vefayı, onuru, şerefi, şahsiyeti?

Kolay mı?

Hadi yetiştirin bakalım bir Ahmet Davutoğlu daha!

Söylenecek şok şey var lakin bataklıktaki haşerata malzeme vermemek lazım.