Fenerbahçe, neredeyse yarısından çoğu yenilenmiş gibi duran takımı ile geçen sezon Fransa ligini nasıl olduysa üçüncü bitiren Monaco'yu sadece 2-1 yenebildi. Sadece sözcüğünün arkasındaki gizli anlam ise, bu maçın en az üç farkla bitmemiş olmasına yanmaktır.

Şimdi maça geçelim. Tabii ki renksiz gözlükle ve de yıllara dayanan tecrübe ile... Fenerbahçe'nin 3-5-2'si sanırım, iki adet ünlü stoperin alınmasıyla zorunlu olarak geçilen bir oyun düzenidir.  Scartel'i oynatmaz da maçı alamazsan yanarsın mı, yoksa Neustatter de nasıl vazgeçersin fırçasına göğüs germek için mi Eh Kjaer kaptanlık mertebesine bile çıktıysa, gel de oynatma bakayım! Tamam bu sistem son kupada üç ekip tarafından uygulandı ama ben hiç birini final oynarken görmedim. İtalya mı Yepyeni ve genelde de yeni isimlerden kurulu bir takım daha ilk turda gitseydi acaba teknik direktör bu ülkede nasıl bir tava ızgara olurdu bilir misiniz Neyse, Fenerbahçe şimdi bu oyun düzeni ile oynuyor. İki arka ve ön kenar adamı diye nitelendirdiğimiz Wiel ve Hasan Ali, sizce çok ciddi katılımcı olabilirler mi bu tip kurguda Bence hayır! De Souza, Ozan ve Salih mi Bence olumlu not aldılar. Fernandao çok şişmiş. kımıldayamıyor... Emenike ise tam isabet. Şimdi biraz daha açalım. Fenerbahçe bu oyun düzeninde yine savunma sigortası kurmuş. Ve de bu defa uzun kontraya bırakmış işi. Emenike tam bu oyun modelinin adamıdır. Attıkları ve atamadıklarına bir bakınız. Uzun ve genelde adamsız kalmış sahalara doğru hızla, kenara yayılmayı düşünmeden saldırış yani... Salih taşıyıcı ve buluşturucu, Ozan ise dengeyi kuran adam. Souza ise hepsini yapmaya çalışan oyuncu. Ancak ne var ki bu üçlünün ciddi bir pas alış verişine rastlamadık. İki kenar adamı katkıda bulunmazsa makine zor işler. Dolayısıyla bu sistem hemen topun arkasına geçiş varsa şimdilik kolay kolay pozisyon vermez. Ki bu maçta topun arkasına geçiş, rakibe orta alanda geçen sezonki gibi pres yapma görüntüleri vermedi. Zaten öyle bir girişim, iyi pas yapabilen her takım karşısında zafiyet sunar. Ben şimdiden yazayım.

Monaco mu Portekizli hocası belli ki ülkesinin ne kadar müstemlekesi varsa oradan sokak çocuklarını toplamış ve Monaco'ya getirmiş. Yanlış bilmiyorsam bu takımı bir kaç yıl önce bur Rus iş adamı almıştı. Eh bir iş adamı ne kadar futboldan anlarsa, takım da hocası da o kadar olur. Bu takım Fransa ligini nasıl üçüncü bitirmiş diye soracak olursanız, bitime 2 ay kala en yakın rakibine 20 puan fark atmış bir lider varsa, gerisinde kalanların sırası önem taşır mı Bir ünlü santrfor var. Ona top geldiğinde takım pozisyon alabilirse iki pas yapılabiliyor. Takım seyrediyorsa, top anında rakipte... Hele hele savunma komik mi komik! Hele hele sol arka kenar adamı, bir âlem... Şayet, bir sakatlığı olmazsa Emenike bu takımı Monaco'da, Kadıköy'de kaçırdıklarının hepsini atabilir vallahi...

Yazının finali de şöyle... Emenike neden çıktı Hafif bir arızası varmış. O zaman tamam... Salih niye çıktı Bırakın bir Avrupa maçında doksan dakikayı tamamlasın be... Wiel'in Şener oyuna girdikten sonra orta alana geçmesi ise bir palavra uygulamadır.

Her şeye rağmen elde bir galibiyet var... Rövanşta bunun saklanması birinci plana alınıp, Kadıköy'deki kendi yarı alanının iyi kapatıp Emenike ile kontraya çıkış planı devam ederse, tur da gelir... Haydi hayırlısı! Ama 3-5-2 maç kazandı derseniz, gelecek sizi huzursuz edebilir. Bunu da şimdiden yazayım da...