YILLAR önce, yani 50’li yıllar ve 60’lı yılların sonuna kadar ülkemizdeki futbol tek kale oynayanlarla, onlardan gol yememek için, hatta az gol yemek için çırpınan takımlar arasında oynanırdı. Bu tip oyunlarda da başrole maç sırasında 10-15 gol kurtaran kaleciler ön plana çıkarlardı. Hele hele toptan savunan bir de gol atarsa o golü atan oyuncu üç büyüklerden birine transfer olurdu. 
Yazıya bu paragrafla girdim. Çünkü Fenerbahçe-Gençlerbirliği maçı başından sonuna kadar eski futbolun yeniden sahaya yansıması şeklinde geçti. Tabii ki ciddi bir farklılık da vardı. Kendi sahasındaki Fenerbahçe, rakip Gençlerbirliği karşısında 50 yıl öncesinin küçük takımları durumundaydı. Kalecisi Volkan Demirel, net altı adet yüzde yüz gollük şutu kurtarırken, kendisini üç defa geçebilen topları Kjaer kale çizgisi üzerinden çıkardı. Bu arada Fenerbahçe koca maç boyunca üç adet çabuk ve dikine kontraya çıkabildi, üçünde de gol buldu. Birinci gol bir kenara diğer ikisinde de yerli Ahmet’in yerine yabancı sağ kanat siyahinin Fernandao karşısında bile ağır kalışının büyük etkisi vardı. 
Fenerbahçe sahaya son haftalardaki en ideal kadrosu ile çıktı. Yani Van Persie üstatları da vardı sahada. Ama o da ne Daha 11. dakikada Hollandalı emekli beni alın dedi ve kenara çıktı. Geçen hafta Antalya’ya gitmeyen bu oyuncu hiç idman yapmadan mı sahaya çıkmıştı acaba Millet idmanda tek dökerken yan gelip yatanların torpili mi var Fenerbahçe’de Neyse Sow oyuna girip de rakip defansın içine üç beş koşu yapınca, Fenerbahçe alışık olduğu hücum düzeni uzun toplara başvurmaya başladı. Ama rakip iyi savunuyordu. Geldikçe geldi, biri Volkan tarafından kurtarılan diğeri de Kjaer kaleden çıkardığı iki topla ihtarını verdi. Topal ve Sousa sanki esir olmuşlardı geri dörtlülerinin önüne… Alper de yalnızlık yaşayınca ilerde Volkan ve Lens oyundan düşüyorlardı. İşte tam bu sırada Lens-Sow golü patladı devre biterken.
İkinci yarıda Gençler takımı tam anlamıyla maça patron oluyordu. Hemen hemen her top Fenerbahçe kalesinde gol tehlikesi sunuyordu. Fenerbahçe mi Hiç mi hiç... 69. dakikada Ozan Alper’in yerine oyuna girince orta alan biraz teknik kazandı diyebiliriz. Ama Ankara takımının Volkan’la düellosu devam edecekti. Sonra mı
Alper’den daha teknik olan Ozan savunmanın arkasına bir top bıraktı, Fernandao da Van Persie’ye benzemediği için topu alıp gitti ve maçı bitirdi. Bir kere de Lens gitti, o da Sow’la noktayı koydu...
Ne maçtı ama! Golleri saklayınız, bu takımları ilk defa izleyen birine sorun bakalım size sonuçla ilgili neler söyleyecek Futbol dünyanın en cilveli oyunudur. Bu kanun bir kere daha kendini tanıtmıştır.