DÜNYA tarihinde ne icatlar vardır; varlığımızı, yaşamımızı sağlayan. Ama bu cümlenin tam aksine, öyle olmadık icatlar peşinde koşanlar da facialara sebep olmuşlardır.

Şimdi buradan hareketle, Galatasaray’ın Kayserispor’a kendi sahasında, hem de tam zirveye yaklaşmışken kaybettiği maçın içindeki icattan söz edelim. Çünkü bu olmadık ve olması da mümkün olmayan icadı sahaya getirmek, ona aklını vermek bile resmen ihanet ve hatta intihardır.

 

Açalım. Bakınız, orta saha şöyleydi, ileride şu yoktu, rakip öyle bastı ki, falan bunları yazmayacağım öncelikle. Ben bir çağ dışı icadı yazacağım önce...  Ben bunu gözlerken şaşkınlıktan elimdeki fincanı yere düşürmüşüm de, eşim bak ne yaptın dedi... Efendim mesele şu: Galatasaray on biri açıklandığında elimde kalem kâğıt yazıyorum. Muslera’dan sonra Sabri, Semih, Hakan ve Linnes... De Jong ve Tolga... Sonrasında şaşkınım. Hem Yasin, hem Bruma, hem Rodrigues ve de hem Podolski... Bu nasıl kurulacak diye düşünürken, baktım Bruma orta alana yakın... Oğlum Kemal, gözlerin artık iyi kesmiyor derken, gerçekten de Bruma’nın rolü o... İlk yarı sona erene kadar da öyle...

 

Şimdi burada maç sonuna geçelim, ikinci devreden önce... Galatasaray’ın taraftarınca Riekerink Bey ilan ettiği teknik patronu ki, maç sonu beden hocası yaptılar, şöyle bir açıklama yapıyor: “Bu maç için biz Bruma’yı 10 numara rolüne soyundurduk...” Yuh! Siz pas vermesini pek bilmeyen, aldığı her topla tonla rakip üzerine gidip onları bir bir geçmeye çalışan bir oyuncuya 10 numara rolünü nasıl verirsiniz? Ortaya şu çıkmıştır; siz teknik adam olarak çok zayıfsınız. Dünyadan haberiniz yok. 10 numara ne demek onu da bilmiyorsunuz belli ki... Peki, sizin yanınızda oturan yardımcılarınız da bu atamaya sessiz mi kaldı? Yani siz Bruma’dan, bir rakip hocası olduğu için en yakın örnektir, Sergen mi sunacaksınız bize? Yoksa elinizdeki Sneijder’den kopya mı? Yoksa yoksa, Emre Belözoğlu mu? Hem de elinizde bu işe en yatkın olan Josue dururken... Ey Bey; Josue oyuna girdikten sonra sahadaki pozisyonunuzun farkına vardınız mı? Sabri’ye çıkartıp 3-5-2’ye dönüşünüz de bir tuhaf! Dua edin de rakip çekilip savundu. Ama kontralarda pasları düzgün verebilse tarihi bir yenilgiye toslayacaktınız.

 

Kayserispor mu? Varela’sı var, Mbilla’sı var, Güray’ı var, hatta hatta sende olmayan Lawal’ı var... Ve de bunları organize eden Sergen’i var... Haaa Sergen ne kadar dayanır Kayseri’de onu bilemem... Aleyhte bir koşul çıkmaz karşısına... Bundan eminim ama ah şu altılının gözü kör olsun... Kayserispor her şeyden önce mükemmel transferler yapmış. Ben önce bunları gözleyip alanı kutlamak isterim... Desenize gelecek sezon Kayserispor’un kasasına yine tonla para girecek. Tabii büyük üstatlar farkındalarsa...

 

Galatasaray’a dönersek... Önündeki rakipler ne kadar kaybederse kaybetsin, bu Galatasaray onlara yetişemez. Onu bırakın, arkasından gelenlerin tehdidi açık ve net olarak ortadadır.