Beşiktaş Rizespor’u yenerken hayli sıkıntılı bir maç yaşadı. Tribünleri dolduran 40 bine yakın taraftar coşkulu idi ama aynı zamanda da yürek olarak yerinden hop kalktı, yerine hop oturdu. Bunu neden iyi biliyorum, çünkü o taraftarlar arasında benim büyük kızım da iyi bir Beşiktaşlı olarak yer almıştı. Öylesine heyecanlı ve sıkıntılı idi ki, tam gol olurken onu aramıştım, demiştim ki Şenol hoca Aboubakar’ı oyuna almazsa o Rize defansı çözülmez... Fakat tam o anda gol olunca bizim kızım telefonu havaya uçmuş ve bağlantımız kesildi. 

 

Neyse, bu görüşme maçın Beşiktaşlılar için nasıl yaşandığının kanıtı olurken bir başka gelişmeye taşınalım... Beşiktaş’ın attığı gol tam anlamıyla üç ustanın harikasıdır. Ben burada yoğunlaşmak istiyorum. Quaresma’ya pek adım attırmayan, hatta bir de sarı kart göstertip cezalı duruma düşmesine sebep olan Rizespor savunmasının sağ tarafına bu Portekizliye bir top geldi. O da hiç bir yere bakmadan sanki bir topuk pası gibi sağ ayağının içiyle arkasındaki boş sahaya bıraktı topu... O sırada Adriano arkadan sarkmıştı. Bomboş alanda hareket halinde topun gelişine sol ayağıyla içeri kesti. Bakın golün en önemli yeri burasıdır. Başkası olsa, büyük ihtimalle o topu kontrol eder, sürer, sıfıra inmeye gayret eder ve bütün bunları yaparken de rakip savunmadaki oyuncusu sayısı iki misline katlanır. Ama Adriano gelişine kullandı. Bizim büyük golcü Cenk ıskaladı, arkaya sarkan topa oralara koşarak gelmekte olan Gökhan Gönül sağ ayak içi ile golü yapan vuruşu yaptı. Topun temas ettiklerine bakınız! Portekiz milli takımından, on sene Barcelona’da onamış Brezilyalı milli ve de bizim milli Gökhan... 

 

Maç mı? Rizespor oyunu kendi yarı alanında ileride sadece Kweeke’yi bırakarak planlamış. Yani kontraya dayalı, Kweeke’nin duvar olacak, kenarlardan çıkışlar yapılacak ve ortadan da katılan olacak. Oğuzhan’ın ve Talisca’nın aynı takımda oluşunu rakibe bu tip oyunları kurmasına izin verirdi. İlk yarıda verdi de... Peki, Rizespor savunması aşılabildi mi? Cenk yine statik kaldı stoperlerin arasında... Ne zaman ki iki bek oyuna katıldı o zaman Beşiktaş’ın 40 bin kişilik stadı ayağa kalkıp heyecanlandı.  Ama Quaresma dışında dripling atan ve de çalımla adam eksilten olmadığından bütün Beşiktaş pasları dikkatlice izlendi ve etkisiz kılındı diyebiliriz, gol dışında...  Sonra Şenol hoca kaza ihtimali büyük oyunda 64. dakikada Quaresma’yı kenar çekip Tolgay’la adam geçme ve orta alan Atiba desteğini arttırdı. 74. dakikada da genişlemekte olan Rize defansının içine Aboubakar’ı itti. 

 

Sonuç mu? Bu tip maçlar favori olmayanlar iyi kurgulandığından hep oynanır lig bitene kadar...