Bu 17 Eylül öyle bir geçti ki bizim ligde, keyiften dört köşe olduk diyebilirim. Dört müsabakada toplam 20 gol atıldı. Maçlar, Fenerbahçe- Antalya dışında yüksek tempolu, heyecan yüklü ve müthiş çekişmeli geçti.

Şimdi açalım. Başakşehirspor-Trabzonspor maçı karşılıklı penaltılar ve iki yurt dışı gelişli santrforun şık golleriyle bitti. Trabzonspor orta alanı ki, Kucka, Yusuf ve Sosa’dan kurulu, oyunu domine etti gibi gözüktü. Ancak ne var ki, yorulan bu blok, kenarda uykuya dalmış teknik direktör Ersun Yanal tarafından ancak 82 ve 86 dakikalarda değişime uğradı. Başakşehirspor ise fazla maç oynama yorgunluğunu açıkça itiraf etti diyebiliriz. Emre- Mahmut ikilisi ne yazık ki büyük umutlarla alınan İrfan Can’dan katkı göremedi ve Gökhan İnler veya Mossoro arandı. Savunmada her iki yabancı bekin de gününde olmamaları stoperleri hayli yordu. Adebayor’un sakatlanıp çıkmasından sonra Avcı elindeki iki uç adamını da sahaya sürdü. Bunlardan Mehmet Battal duvar görevini iyi yaparak takımı hücumda topladı, Mevlut da şık golü atıp maçı kurtardı.

Sonra Antalya’ya gittik. Fenerbahçe’nin yedi yeni oyuncu ve iki yerli ile kurulu takımına karşı Alanyaspor altı yerli oyuncu ve Werner Lowe hariç. boyalı çaylaklarla kurulu takımını yerle bir etti desek yeridir. Haaa maçın kural hatası da yapmış hakemi Mete Kalkavan ev sahibinin iki net penaltısını çalmadı ama... Neyse, Fenerbahçe lig başında bu yana ilk defa bu kadar fazla sayıda öne dikine çabuk atak yaptı. Bunda tabii ki rakibin zafiyetinin de katkısı vardı ama, Valbuena bu defa çok dolaşıp çabuk top servis etti. Yeni uç adamı Jenssen hareketli, güçlü yapısı ile zaten ligin en zayıf defansı olan Alanyaspor dörtlüsünü yıktı. Bu arada Fenerbahçe savunmasının son maçlara göre değişik kurgusu yer tutmada ve toplara karşı hamlelerde zafiyet gösterdi. Ancak İsla hemen hemen hücum aksiyonunda var olup top taşıdı, top servis etti.

Bu maçta en çok dikkatimi çeken yanlışların başında iki buçuk aydır top oynamayan Mehmet Ekici›nin Dirar sakatlanıp çıktıktan sonra oyuna alışını idi. O sırada Fenerbahçe sadece 1-0 önde idi ve rakibi de toparlanır gibiydi. Sonra aynı Ekici sakatlığı hafif de olsa nüksedince yerini Alper›e bıraktı. Alper de sakatlıktan çıkmıştı. Hoş maç 3-1 olmuş ama acaba sağlam adam Atıff neden oyuna alınmamıştı? Demek ki, son maçların en iyi adamı Atıff, Alper ve Ekici varsa, takıma giremeyecek. Ya da kim bilir belki de Valbuena topla oynamada kendine ortak istemiyordur.

İzmir’deki maçta da Göztepe yepyeni kadrosu ile bu defa da Gençlerbirliği›ni 3-2 yenip üçüncü sıraya yerleşti. Günün erken maçlarından diğerinde ise Sivasspor deplasmanda Osmanlıspor›u 4-2 ile geçti. Ve de Bülent Uygun istifa etti. Daha önce de yazdım; ben bu kulüplerin teknik adam seçimlerine hâlâ bir anlam veremiyorum... Sonra da cefasını kendileri çekiyor.