G.Saray’ın doğruları Beşiktaş’ın gariplikleri!
Başlığı okuyunca Trabzonspor’a ne kaldı derseniz, Ersun Yanal’ın kadrosunun kenar genişliğinin olmayışı kaldı denebilir… Neyse biz şimdi analizlere geçelim… Galatasaray’ın hocası, Bursaspor yenilgisi sonrası kafasını toparladı mı, yoksa birileri birilerinin sağlık analizlerini hocaya aktardı mı, bilemem ama, Skibbe bu defa doğru takım kurgusu ile çıktı maça… İlerideki sosyetik grubun savunmasının ne kadar zayıf olduğunu en sonunda çakan veya bu durum ona anlatılınca, Skibbe çift ön liberoya döndü… Meira seçimi de, eldekiler arasında doğru idi… Çünkü Hakan Balta orada hem iyi oynayamıyor, hem de asıl yerindeki etkisi takım üzerinden kalkıyordu. Ayhan’la görev paylaşan Portekizli, Trabzonspor’ın ilk on beş dakikadaki göbekten gelişlerinde dağılır gibiydi ama, Ersun hocanın Tayfun’u çıkarıp, Serkan’ı geriye çekmesiyle birlikte Galatasaray orta sahası rahatladı. İleriye çok önemli katkılar yapmamasına rağmen, rakibin ilk on beş dışındaki ataklarına çabuk set çekti. Arda’nın sağ kanatta başladığı oyunun 14. dakikasından sonra sola geçip, Tayfun’u perişan edişi, sanırım Galatasaray’da ne kadar yetkili varsa, hepsine çok önemli şu mesajı verdi: “Arda büyük oyuncu… Onu soldan almayın… Bunu yapmaya devam edecekseniz, satın daha iyi…"Eh Kewell de sağda iş yapmıyor ise, Galatasaray teknik heyetinin işi zor demektir. Bu arada Lincoln’ün attığı harika golden sonra korner bayrağı ile yaptığı gösteri nasıl da sarı kartsız kaldı, hayret… Bir polis müdürü olan hakem bunu nasıl atladı hayret! Dün yazıları okudum ve güldüm… Trabzonspor’da Yattara’nın ilk on birde oynatılmayışı eleştirilmiş… Eh akıl verenler böyle olursa, Trabzonspor’un geleceği yine tehlikede demektir… Asıl handikap, Tayfun’un çıkması, Serkan’ın geriye geçmesiyle doğdu… Ve bu yüzden de Selçuk tek başına kalınca, Umut’la Gökhan da top yerine hava aldılar desek doğru olur… Haaa bir de kaleci meselesi var. Büyük takımın büyük kalecisi olur kanunu Ali Sami Yen’de dolaşıyordu… Beşiktaş’ta Mustafa Denizli, 3-1-3-3 oynattı. Bu tam anlamıyla bir kumardı. Tevekkeli değil, Denizli hafta içinde kaybetmekten korkmayacağız demişti. Şimdi sorarım; Beşiktaş takımındaki hangi oyuncu düne kadar bu garip sistemle oynamıştır ki? 12 dakikada üç gol sığdı ama, Gençler takımı ki, bana göre ligin en zayıf organizasyonu olan takımıdır, maçı o ağır skorun da altından kalkarak neredeyse eşitleyecekti. Denizli dua etsin de, kalede Hakan’ın yerine bu ülkenin en iyi yerli kalecisi Rüştü vardı. Bir aralık baktım, Beşiktaş orta alanı bırakmış, kalesi önünde beş kişi, rakip kale önünde altı kişi maçı seyrediyordu… Eee bir gün bir takım çıkar, daha becerikli oyunculardan kurulu olur ve sizi maceraya yattığınız için feci şekilde cezalandırır… Şimdi bendeniz bu 3-1-3-3’ün nerede ve nasıl ve kimler tarafından icat edilip uygulandığını araştıracağım… Beşiktaşlı başına ağır bir iş gelirse bunu araştırmaya zahmet etmesinler diye…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.