Haydi çocuklar!
MİLLİ Takım bu defa da İzlanda karşısında... Yer Eskişehir ... Bu iyi... Çünkü böylesine maçları İstanbul ’un her hangi bir büyük stadında oynasak, o stadın taraftarları kendi takımlarından olmayanları ıslıklamak gibi hiç bir milli dava özelliğine yakışmayan hareketlerde bulunuyorlar. Bunu defalarca yazan kişiyim. Hatta öylesine ki, İngiltere ile kader maçına çıkmadan yalvarmıştım, maçı ülkenin bir başka iline alınız diye... Almadık ve Beckham’ın penaltı kaçırdığı maçı 0-0 bitirip elenmiştik. İşte en büyük gücümüz bu kentin futbola tutkun seyircisidir.
Neyse gelelim maça... İzlanda müthiş güçlü, yani iri yarı fizik yapısına sahip oyunculardan kurulu bir takımdır. Ve de maçın tamamını aynı dayanıklılıkla bitirirler. Yani kondisyon dediğimiz olmazsa olmazları da en üst düzeydedir. Ancak ne var ki,futbol topu ile oynaşları, yani teknikleri pek öyle üst düzeyde değildir.
İşte buradan hareketle yeni bir paragraf açalım. Böyle bir yapıya karşı biz nasıl oynamalıyız? Şifre buradadır. Bizim teknik yapımız onlardan öndedir ama diğer iki özellikle de onlar bizi yener. O halde mi? Topla dripling işini boş alan bulduğumuzda öne doğru yürütebiliriz. İyi kapanamadıkları anlarda pas alış verişi için boşa çıkıp almayız ki, fiziki darbe yemeden ekarte edebilelim. Duran top işinde pek başarılı olabileceğimizi sanmıyorum. Yeter ki hatalı yerleşsinler, o zaman bir şeyler yapabiliriz. Takımımızın şut denemeleri de bu maçta önemlidir. Yasaklı bölgelere girmeden kaleci avlanmak daha kolaydır. Çünkü kaleciler top uzakta iken zaman zaman konsantrasyonları kaybederler.
Peki, takım sahaya nasıl çıkacak? Lucescu, rakip analizini çok iyi yapan bir hocadır. Tek şanssızlığı elindeki takımın her gün çalıştırdığı bir kulüp takımı değil, iki ayda bir toplanan değişik takımlarının oyuncularının bulunduğu milli takımdır. Gerçi hoca her gün bir yerleri gezdi, haftanın üç günü tribünden maç izledi ama yine de düşüncelidir. Rakibin özelliklerini bilir. Bence buna göre bir tertip sahaya sürecektir.
Özetle bu maçı kazanmamız gerekli. Yoksa Rusya hayal olur. Kazanırsak da en azından bir baraj maçı oynama şansını yakalarız. O zaman başta Lucescu olmak üzere; Haydi beyler!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.