Derbi böyle oynanır!
Üstünden24 saat geçmişti malum ünlü derbimiz üzerinden... Skorda da gol yoktu. Futbol mu? Ucundan kenarından geçilmemişti. Tabii ki bazı fanatiklere göre takımları maçı çoktan hak etmişti de, hakem falan engel olmuştu. Her iki takımın fanatiği için de görüşüm aynıdır. Çünkü onlar maçları takımlarının rengi olan gözlüklerle izlerler... Hele hele yardımcı hakeme yağmur gibi inen maddelerden sonra maçın tatil edilmesi gerektiğini savunan fanatiklere daha da şaşarım. Onlara, Galatasaray ’ın Neuchatel’le oynadıkları maçın sonucunu, Kadıköy’deki bir derbide daha maç başlamadan alnına yedi dikiş atılan yardımcıyı, Ali Sami Yen’de Bülent Demirlek’in yönettiği maçın nasıl tamamlandığını gösteririm ama kafa saplantılı ya...
Neyse biz gelelim şu Beşiktaş ’ın Başakşehirspor’la oynadığı derbiye... Futbol var mı? Hem de nasıl... Takım oyunu açısından ligin bütün ekiplerine örnek olabilecek çok şey var mı? Hem de nasıl... Tonla... Pozisyon zenginliği var mı? Böyle bir futbol yapısı içinde ondan bol miktarda zaten olamaz... Böyle bir futbol anlayışı içinde tempo nasıldır? Harika... Neredeyse doksan dakika gösterildi o tempo... Oyuncuların bireysel yetenekleri açısından genel notunuz nedir diye sorarsanız; on üzerinden sekiz bile diyebilirim. Sahada yıldız parladı mı? Emre ve Atiba’yı rahatlıkla gösterebilirim. Peki, maçın çirkin adamı var mıydı? Olmaz mı? Beşiktaşlı Caner’i kim geçebilir ki? Hakem mi? O kadar gürültü ve yaygaraya rağmen bence iyi yönetti. En azından gördüğünü çalmakta korkaklık veya eyyamcılık yapmadı. Yanlış çalmadı mı? Tabii ki çaldı... Ama uluslararası kural koyucu der ki: Bir hakem maçın sonucuna direkt etki etmeden yüzde 40 hata ile maçı yönetse bile, o iyi maç yönetti demektir... Bunu da bir kenarınıza yazınız bana mail gönderen bazı fanatikler...
Evet, benim anlayışıma göre, bizim ligin en iyi takım oyununu, şayet kadro tam ise, yani büyük rotasyona uğramadıysa, Başakşehirspordur. Ne var ki Abdullah Avcı hoca bazen yüzde 80’lere varan rotasyonla takımı resmen mağlup ettiriyor. Bak; Karabükspor maçı... Bu arada santrfor transfer ettiğini sananlar, hem de çok sayıda, Wagner Lowe’dan sonra Adebayor’u izlemek için kuyruğa girsinler de derim. Acaba Beşiktaş, Kerim’i bırakıp yerine tombik Medel’i, eskimiş adama Negredo’yu aldığına pişman mıdır? Savunmada tandemi bu kadar iyi oynayabilen, aynı zamanda sağ bek, ön liberoda oynayan Atamah’a kaça mal oldu? Şenol Güneş hoca artık Oğuzhan’ın top gevelemesinden sıkıldı da oyunun iki yönünü de oynayan Tolgay’ı tercih etmekte devamlılık gösterecek mi? Lens’i İngiliz kulübünün sık sık kiraya göndermesinin arkasında sır daha ne kadar bizim ligde sergilenecek ki?
Her şey bir kenara, hem Beşiktaş’a, hem de Başakşehir ’e teşekkürler.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.