BU yazıya ne yazık ki Sivasspor forması içine giren Brezilyalı Robinho’dan başlayacağım. Şimdi neden ne yazık ki diyeceksiniz. Haklısınız. Çünkü bizim ülkenin spor basını dünyadan bihaber olarak çalışmaktadır. Ya da işine geleni yazıp, işine gelmeyeni pas geçmektedir,

Evet, bu Brezilyalı oyuncu, ne yazık ki, klas isim olmasına rağmen İtalya’da oynarken maalesef çok kötü bir işe karışmıştır. Beş arkadaşı ile birlikte bir kadına tecavüz olayının içinde olmuştur. Gözaltına alınmasından sonra yargılanmış ve uzun süre bu süreçten sonra da suçlu bulunarak sekiz yıl hapse mahkûm olmuştur. Bu yüzden de cezası kesilmeden Milan’dan ayrılmış, selameti, ülkesi Brezilya’da bulmuştur. Brezilya, başka ülkelerde bulundukları sırada işledikleri suçtan mahkûm edilmiş vatandaşlarını, şayet o sırada ülkelerinde bulunuyorlarsa, iade etmez. Peki, şimdi ne olacak? Avrupa Birliği üyesi ülkelerde hemen cezanın çekileceği yere gönderilir suçlular. Ama biz henüz üye değiliz. Değiliz de flört halimiz hâlâ devam etmektedir. Onu bunu bırakınız, Anadolu gibi muhafazakâr bir bölgemizin bir kentindeki kulübü böyle bir oyuncuyu nasıl transfer etti benim asıl şaşırdığım nokta da budur. Acaba Robinho’nun bu durumunu öğrenen Sivaslı kardeşlerim ne düşünmeye başlamışlardır? Ne dersin Sayın Başkan?

***

Van Persie üstatları bir son dakika golüyle Türkiye’den tüymüştür. Ancak ne var ki bu son dakika golünü Fenerbahçe’ye atmıştır. Golün bedeli mi? 1 milyon 800 bin avro... Söylendiğine göre aslında 2 milyonmuş da, Hollandalı 200 binlik kısmını almayayım demiş. Yani hamam parası gibi... Şimdi de kendi ülkesindeki bir kulüple 1,5 yıllık sözleşme imzalamış. Ne oynar, ne kadar oynar onu bilemem... Ama çıkıp da maç fazlasıyla görünürse demek ki bizi uyutmuş, daha doğrusu kandırmıştır. Cezası ne mi olmalıdır? Onu en iyi kandırılanlar bilmeidir.

***

Tuhaf bir ülkeyiz vesselam futbolda... Vagner Love gibi bir ileri uç ustası, İstanbul’un ünlü Üç Büyükler’i dururken Alanyaspor’a gelmiştir. Daha doğru bir deyişle Antalya’nın bir kasabası olan Alanyaspor bu oyuncuyu transfer etmiştir. Bu kadar mı? Hayır! Antalyaspor da dünyada futbolla ilgili herkesin tanıdığı Eto’o’yu kapmıştır. Hani neredesiniz en anlı şanlı kulüpler? Sakın bana kimse bu iki oyuncunun yaşlı olduğundan söz etmesin... Bizim o malum büyükler ne morukları transfer etmişlerdir. Ve de genelde hep hava almışlardır. Bu arada bir hatırlatma yapayım... Eto’o 17 yaşındaki iken menajeri tarafından Fenerbahçe’ye getirilmiş, ancak günün başkanı Ali Şen’in, “Yahu bu zenciye Dereağzı’nda bakacak yer de bulmak lazım. Onunla uğraşamayız” diyerek pas geçmiştir. O iki günde Eto’o bizim Moda’daki berber Süleyman’da devamlı çay içip tost yiyerek misafir edilmiştir. Şimdi spor basınında bu iki ismin Beşiktaş ve Galatasaray tarafından bırakın alınmayı, düşünülmeleri bile olaydır.