Desenize adalet nerede kaldı diye... Ama bizim sporumuzda durum daha da vahimdir bu konuda... Hele hele futbolda... En popüler branş o ya, o zaman bu futbolun başındaki federasyonu da, onun kurullarını da bir şekilde markaja almak, ya da etkilemek gerekir...

Şimdi sadede gelelim... Hatırlarsanız büyük kulüplerimizde birinin halen yönetiminde bulunan, hem de hukukçu, bir zat, federasyon kurullarını belirleme aşamasındayken, “Yahu böyle olmaz. Bizden bu kurulda üç kişiden fazla olması gerekir” dememiş miydi? Devamla, bir kapışma ortamı doğmuş, yine büyükler Disiplin, Tahkim, yani ne kadar hukuk işi kurul varsa hepsinde çoğunluğu ele geçirmek için mücadele vermişlerdi.

Devam edelim... Beşiktaşlı Quaresma malum etkinlikleri(!) yüzünden 5 maç ceza aldı. Daha önceleri de Caner 6 maç yemişti. Caner için başvurulan Tahkim, “Hayır” çekmişti Beşiktaş’a... Şimdi Portekizli yıldız için ne der bilmemem... Ancak ne var ki, komiklikler bitmez... Beşiktaş’ın stadında golden sonra çirkin hamleyi yapan Fernandao iki maç yemişti ama itiraz üzerine bir maçla kurtulmuştu. Ne tuhaf ki, aynı eylemi yapan Volkan Demirel Disiplin Kurulu’na bile sevk edilmemişti. Yoksa Fernandao yabancı diye mi ceza aldı? Volkan da TC nüfus kâğıdı sayesinde mi yırttı? Ne komik değil mi?

Peki, bu Disiplin Kurulu, Tahkim Kurulu falan gibi heyetler nasıl oluşuyor? Futbol Federasyonu yönetim kurulu bunları belirliyor. Yani adamın varsa, açarsın telefonu işi bitirirsin. Oysa Özerk Futbol Yasası çıktığı ilk dönemde bu kurullar da seçimle iş başına gelirlerdi. Zamanla UEFA olmaz dedi ve atamaya geçildi. Kimse UEFA’ya, “Yahu burası Türkiye, bırakın da bu kurullar da seçimle iş başına gelsinler” diyemedi tabii ki...

Şimdi dikkatle izleyelim. Bakalım bu Üç Büyükler dışındaki takımların futbolcuları hangi eylemlerinden hangi cezaları alacaklar? Adalet olacak mı? Rüyanızda bile göremezsiniz. Nasılsa suçun niteliğini, niceliğini bir dümene getirip değiştirirler, yine de beklediğiniz kararlar çıkmaz.

O halde acı bir gerçekle bitireyim... Özerk yasa çıkmadan, yani federasyon başkanı, hatta üyeleri bile dönemin hükümetleri tarafından belirlenirken, yani uzaktan kumandalı durum varken, inanın daha adaletli kararlar çıkardı. Bilirdik ki, şu oyuncunun aldığı ceza, aynı suçta mutlaka diğer oyuncuyu da uygulanacaktı. Tabii ki kulüpler içinde... Bu Üç Büyükler’e ne cezalar verilmişti, bir bilseniz...