MİLLİ Takım Karadağ’da kazanırken beraberliğe yakalandı. Olabilir. Futbol bu... Müthiş iyi oynarken kaybedebilirsiniz de, çok kötü oynarken de kazanabilirsiniz. Yani günümüz spor medyasının büyük palavrası olan istatistikler sizi tuş eder... Bu maç mı?

Açalım biraz... Bu defa bir kanat adamı ile çıktı maça... Yani Cengiz Ünder ile... Bu doğru ürününü de 11. dakikada Hasan Ali’nin harika ortasına yapıştırılan sol içle ağlara gitti. Orta alan bu defa Mahmut isimli ön libero ve Okay gibi hem öne, hem de arkaya yardımcı ikinci ön libero ve Yusuf gibi oyun yapıcı isimle kuruluydu. Yani bir önceki maça göre bu bölgede doğru yakalanmıştı. Cenk yerinde, nedense illaki Hakan sol kenarda idi. Bunu henüz anlamış değilim. Acaba orada da Cengiz gibi çabuk, süratli, adam geçebilen bir kanat oyuncumuz olsa, daha etkili hücum yapar mıyız? Gelelim arkaya... Ben Mehmet Topal’ın tandemde oynamasına bir türlü alışamadım. Sanırım kendisi de öyle... Bakın bakalım yediğimiz iki gole... Karşınıza ne çıkacak? Şayet bizim ülkenin futbolunda Serdar’dan başka adam yok mu? Yani bizim ligde demek istiyorum... Şöyle bir göz gezdirin bakalım Akhisar’a, Trabzonspor’a ve de başka takımlara... Mutlaka bulursunuz... Kaleci mi? Yediği gollerde yapacağı çok fazla bir şey yoktu.

Sonuçta iki özel oyunda 3 gol attık, 2 de yedik. Ama futbolumuzun temelleri sağlam, topluca oynanan bir yapısını göremedik. Zaman mı? Eh ufukta iki hazırlık maçı daha var. Ama ondan sonrası, yani yeni lig başlarken bir Avrupa Futbol Şampiyonası grup oyunları gelecek... Yani doğruyu bulma, uygulama süresi kısalıyor. Biline...