ÖYLE günlerdeyiz ki, futboldan tutun da, basketbol ve voleybolun erkek, kadın kategorilerine kadar, birçok yerli, yabancı unvan maçı kapıdadır.

Galatasaray-Akhisarspor ile Fenerbahçe - Beşiktaş Türkiye Kupası yarı final rövanş oyunları bugün ve yarın...

Galatasaray ilk maçta rakip sahada 2-1’lik bir avantajla sahaya çıkacakken, Fenerbahçe de rakip sahada elde ettiği beraberliği finale taşımak adına az da olsa avantajlı gibi duruyor. Yani Türkiye Kupası finalinde Üç Büyükler’den birinin yerini garanti iken, diğer yer için de diğer bir büyük göz kırpıp duruyor.

Futboldan taşınalım bir an önce... Basketboldaki ikinci kupayı Darüşşafaka kazandı. Helal olsun! Hem de önemli sponsorunu kaybetmesine rağmen. Gerçi bizim ligde beklendiği kadar iyi değil ama Türkiye’ye ikinci büyük kupayı getirdi. Ve önümüzdeki sezon da en büyük kupada oynama hakkını kazandı. Bunu daha önce Galatasaray da yapmıştı ama büyük kupada silinip gitti. Beklentimiz o ki yeşil-beyazlılar en büyük kupada da yürüyebilsinler.

Basketbol denince bir kupa da kapıda... Galatasaray Kadın Takımı İstanbul’da farklı yendiği İtalyan takımını sanırım rakip sahada da yenecektir. Şayet böyle olursa hoş geldin bir başka büyük yabancı kupa diyeceğiz.

Madem basketboldayız, o halde Fenerbahçe erkek takımının da Baskonia ile oynayacağı play-off ilk maçına bakalım... İki maç üst üste İstanbul’da... Bu büyük lig başladığı ilk günlerde bu sütunlarda en büyük favorinin son şampiyon Fenerbahçe olduğunu defalarca yazdım. Yine öyle bakıyorum. Bu rakibi kolayca yutar Fenerbahçe ve finale kadar yürür. Baştaki teknik adam Obradovic rakipleri çoktan analiz etmiştir bile... Fenerbahçe’nin en büyük özelliği de sahaya çıkan 12 adamdan belki de sadece bir veya ikisinin dışında müthiş bir şut sokma üstünlüğüdür. Bu da kupaya giden yolun anahtarıdır.

Devam edelim... Vakıfbank ve Eczacıbaşı kadın voleybol takımları kendi aralarında Türkiye şampiyonu olabilmek adına karşı karşıya gelecek olmanın yanı sıra Avrupa’da unvan peşindeler. Ne mutlu! Türk kadın voleybolunun gurur abidesi bu iki takım sanırım, hem kendi aralarındaki ülke birinciliği maçı öncesi ve sonrası ve de Avrupa müsabakalarında spor basınında hak ettikleri yeri bulurlar.

Haydi bakalım, sahalara, salonlara ve ekran başına...