“Kemalizm: Türk’ün dini”
Özür yerine helalleşme
Anlaşılan o ki gizli mahfillerde Türk-Ermeni ihtilafının devamı isteniyor. Herkes aynı şeyi konuşmakta. Özür dilenir mi dilenmez mi, kim özür dilemeli? Özür dilemek medeni bir davranış biçimidir. Bir kusur işleyen herkes, büyük-küçük herkesten özür dileyebilir. Ama kusur işleyen, suç işleyen, haksız olan. Mesele harp şartlarında cereyan etmiş. Bir taraf tehcir/zorla göç ettirilmişse diğer taraf da meşru müdafaa hakkını kullanmıştır. Mevzua dair Türklerin de Ermenilerin de söyleyeceği çok şey var. Bilhassa dikkat edilmesi gereken bu tehcir, bir ırkın alınıp hudut harici edilmesi değildir. Bir hükümet, düşmanla iş birliği yaparak Müslüman teb’aya arkadan vurup isyanlar çıkartan Ermenileri sakin oldukları mahallerden alıp memaliki şâhânenin başka bölgelerine yerleştirmiştir. İlk ve son değildir. Cumhuriyet devrinde de Dersim’den batı illerine nüfus nakilleri olmuştur.
Türk ve Kürt unsurlardan meydana gelen Müslümanlarla Ermeniler arsında mukatele/karşılıklı öldürme olduğu yeni yeni dile getirilmekte. Bir zamanlar bu sütunlarda Kürt diye yazamazdık. Güneydoğulu diyorduk. Zira kanuna göre Kürt yoktu. Olmayanı yazmak da suçtu. O hesap Türkiye Cumhuriyeti nesilleri bir Ermeni meselesinden habersiz büyüdüler. Halen de haberli oldukları söylenemez. Çünkü Osmanlı uzaylı bir milletti! UFO’larla gelmiş bu topraklarda birkaç asır yaşamış sonra kalkıp gitmişlerdi. Bir kısım dalkavuk münevver tipleri hiç utanmadan tarihimizin 1923’ten başladığını ileri sürüyorlardı. O kadarla da kalmamaktaydılar. Hem tarihi reddediyorlardı, hem dini. Onun için TDK Sözlüğüne “Kemalizm: Türk’ün dini” diye yazmışlardı. Fakat bu şarlatanlıklar başka devletler için ibra sebebi olmadı. Türkiye Cumhuriyeti’nin Osmanlı Devletinden devraldığı her türlü akdi mükellefiyetleri takipte zerrece taviz vermediler.
Oysa şu denebilirdi.
-O günler, dünya harbi şartlarıydı. Bizim tarih boyu sadık millet payesiyle aziz tuttuğumuz Ermeni teb’amız ayrılıp devlet kurmak, Anadolu’dan toprak koparmak adına ülkemize dört koldan saldıran Rusya ve garp devletleriyle iş birliği yaparak vahşet kelimesinin yetmeyeceği kötülükler işlediler. Köylüleri camilere, samanlıklara doldurup diri diri ateşe verdiler, köyleri, şehirleri yakıp yıktılar. Toplu katliamlar yaptılar. vs... Tehcire gelince bir mecburiyetten dolayı olmuştur. Şu var ki tehciri icra eden İttihat ve Terakki kodamanları bize de bir imparatorluğu kaybettirdiler. O ittihat Terakki ki masonların güdümündeydi. İki taraf da ziyandadır, iki tarafın da kaybı, acısı büyük, el sıkışıp helalleşelim. Düne takılıp kalmayalım. Bizi yarınlar bekliyor.
Bu yapılmadı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.