İşte o kızlar da seni unutmayacak Latif Tekin

İşte o kızlar da seni unutmayacak Latif Tekin

Evlerinden çok uzakta, bir üniversite kapısında, statüko denilen, iktidar denilen demirden canavarın dişlerinin arasında eti koparılmış yoksul kızlardan söz ediyorum. Binbir çeşit yalvarmayla, ailesinden ince ve güçsüz tırnaklarıyla söküp aldıkları izinle, bir üniversitenin kapısına kadar gelen ve fakat kalın, kıllı bilekli, arsız otorite tarafından bitimsiz, derin, uçurum gibi boşluğa itilen kızlar seni unutmayacak. Ne olacak şimdi söyler misin? Başörtülü kadınlara bakıp irkiltilince ne olacak? Daha güzel bir dünyaya mı uyanacağız Latife Tekin? Manikürcü kızlar sırf biraz daha fazla bahşiş kopartabilmek için iktidarsız adamlara, menopozlu kadınlara yalancıktan gülümsemelerden vazgeçecekler mi dersin? Babalarının yüzlerine daha umutla, daha içtenlikli bakabilirler belki bu sayede. Hafta sonlarında, kısacık bir araya sıkıştırılmış sevgili bakışlarında daha huzurlu olabilirler. "Bir Mayıs"lar daha mı neşeli geçecek mesela, ya da hayata dönerken gencecik adamlar kanları daha mı az akacak bir cezaevi avlusunda? Başörtülü kadınlardan kafanı çevirecek kadar nefretle dolduğunda hayat daha güzel olacaksa hiç susma devam et Latife Tekin. Belki bu sayede gencecik kızlar bir daha ölüme yatmazlar bizim ülkemizde. Yoksul çocukların taptaze bedenlerinde dolanan acıtıcı eller pişmanlık duyar bakarsın. Yoksul çocuklar bir kuş cıvıltısına binip buradan çok uzaklara, Hiroşima'dan da, Irak'tan da, Gazze'den de, Vietnam'dan da çok uzaklara kaçarlar. İyi ki başörtülü kadınlar meselesinde içini döktün Latife Tekin. Şehir böylece özgürleşti reklam panolarının çıldırtan işgalinden.

İstanbul sabahlarında içli şarkılar söylemenin yolu açıldı böylelikle. "Ah hayatım hiç benim olmadın" diyordu Gülfidan hatırladın mı? Söylediklerini alkışlayanlar bir sürü kızın hayatını elinden alacak böylece. Bir peruğun karanlığında kendisini gizleyen kızların hayatları ne olacak peki? Her gün Allah'ın belası bir duvara dönüp de başörtüsünü, kadınlığını, duygularını, geçmişini, bir dakika öncesini çantasına tıkıştıran kızların hayatları bir anlam ifade edebilir mi?

Bir şeyler değişecek şüphesiz Latife Tekin. "Yoksulluk edebiyatı"ndan bezmiş ablalar ve abiler seni büyük bir memnuniyetle gettolarına kabul edecekler artık. Bir sürü derneğin bol alkışlı konuşmacısı olacaksın mesela. Onur ödülleri, sanat ödülleri filan alacaksın bol bol. Yüksek duvarlı evlerinin ardında korkular biriktiren gece elbiseli kadınların katıldığı gösterişli toplantılarda duygulu konuşmalar yapacaksın. Yüzyıllık yalnızlığın bir gecede bitiverecek en nihayetinde. Sen gözlerini kapattın ya Latife Tekin! Kim bilir kaç kız karanlıkta kalacak...

Önceki ve Sonraki Yazılar
Arşivi