Mustafa Selçuk

Mustafa Selçuk

Dr. Kıyamet ve birinci sayfa şartı

Dr. Kıyamet ve birinci sayfa şartı

Roubini’yi tanımayan kalmadı herhalde... Krizin şiddetini bir yıl önceden tahmin eden ve haklı bir şöhret yakalayan ekonomist... Amerikan medyasının “Dr. Doom-Dr. Kıyamet” adını verdiği Roubini’nin konuşmaları, bu özelliği nedeniyle gazetelerin birinci sayfalarına giriyor. Geçtiğimiz günlerde, bir bankanın davetiyle Türkiye’ye de gelmişti Dr. Kıyamet... Dünya ekonomisinin geleceğiyle ilgili kötümser sözleri medyada bir hayli yer bulmuştu. Özellikle ülkemiz hakkındaki “temkinli” sözleri, manşetleri ve köşe yazılarını süslemişti. Roubini, hafta sonu AA’ya bir mülakat vermiş. Türkiye ekonomisinin korkulduğu kadar kötü etkilenmeyebileceğini, zira son yıllarda yapılan reformlarla ekonominin sağlamlaştığını, bankacılık ve kamu kesiminin küresel krizin şiddetini azaltacağını söylemiş. Hatta, güçlü reformlar yapmaya devam ederse, Türkiye’nin krizden güçlenerek çıkabileceğini de söylemiş.
***
Roubini’nin sözlerini dün bizim gazetenin sürmanşetinde okumuşsunuzdur. Kriz “öngörüleri” ve kötümser tahminleri ile birinci sayfaların müdavimi olan Dr. Kıyamet’in Türkiye hakkındaki “iyimser öngörüleri”nin diğer gazetelerde nasıl yer aldığına baktığımda “ironik” bir durum gördüm. Meşhur kriz kahini, kendilerine “ana akım” adını uygun gören gazetelerin ekonomi sayfalarının bile altına itilmişti. Oysa söyledikleri, hepimizi ilgilendiren önemli tespitlerdi. Lakin bizim “ana akım”cıların “önemlilik” kriterine uymamıştı anlaşılan...
***
Birkaç gün önce Nobel ödüllü Stiglitz de Türkiye’nin krizden abartıldığı kadar etkilenmeyeceğini söylemişti. İki önemli ekonomistin yorumları, bazı gazetelerin ısrarla çizdikleri “felaket kapımızda” resmiyle pek uymuyordu haliyle... Üstelik Stiglitz “kendinizi IMF ile anlaşmak zorunda hissetmeyin; diğer imzalayan ülkeler buna mecburdular, çünkü batmışlardı” bile demişti... Sizin anlayacağınız, medyanın pompaladığı “gidişat çok kötü, bir de IMF olmazsa, kesin batarız” vaveylasına uymayan yorumlar yapmışlardı. O halde birinci sayfaya, hele hele manşete çıkmaları imkânsızdı. Nitekim, Stiglitz’in de Roubini’nin de “Türkiye” açıklamaları, gözardı edilemese de “sayfa ardı” ediliverdi. Eğer ekonomiyle ilgileniyorsanız, her iki ekonomistin de Türkiye yorumlarını okumanızı tavsiye ederim.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mustafa Selçuk Arşivi