Ağladım sabaha kadar çocuklar gibi

Ağladım sabaha kadar çocuklar gibi

İnsanın bir dostunun, arkadaşının, başkanının arkasından yazı yazması çok zor. Türk siyasetinin beyefendisi, gülen yüzüydü o. BBP kurulduğu günden, bugüne kadar Sayın Yazıcıoğlu ile siyasette beraber oldum. Bazen çok yakınında, bazen bedenen uzağında ama hep beraber oldum.

Herkes onunla ilgili bir şeyler söylüyor. Ama herhalde onun en önemli vasfı, beyefendiliği, insani yönü ve milli duyarlılıkları idi. Şimdiye kadar kimsede tanık olmadığım bir sabra sahipti. Zorluklar karşısında asla geri adım atmaz, doğru bildiği yolda yürürdü.

Hayatnının uzun bir bölümü hapishanelerde geçti. Her türlü çileyi, zorluğu yaşadı. Her türlü sınavdan alnının akıyla çıktı. Hiçbir lider onun aldığı oy oranıyla ayakta kalamaz, varlığını sürdüremezdi. O hem ayakta kaldı hem milletine küsmedi. Biz seferle görevliyiz diyerek durup dinlenmeden çalıştı, hep ayakta kaldı.

Kaç gündür TV ekranlarına yansıyan şiirinde "üşüyorum" diyor. Gerçekten de hayatı üşümekle geçti, kendisi üşüdü ama başkalarını üşütmedi. Dostluğu sıcaklığı ile kuşattı. İnsan böyle bir insanın ansızın aramızdan ayrılıp gitmesine üzülüyor. Bu filmin finali böyle olmamalıydı. Bu ülkede onun kalitesinde olmayan bir çok insan önemli yerlere geldiler, o çok çalışmasına rağmen gönüllerden sandığa yansıyamadı. Biz maalesef insanlarımızın değerini musalla taşında hatırlıyoruz. Keşke daha erken onun hakkını verebilsek, onun değerini anlayabilseydik.

Bazı insanlar vardır, hayatlarında da toplumu bölerler, ölürken de bölerler. Ölümleri de hayatları gibi fitne saçar. Bazıları ise hayatlarında da birleştirirler, ölürken de birleştirirler. Kaç gündür tüm partilerin birden bire Muhsin Yazıcıoğlunun çaldığı düdükle suskunluğa bürünmesi, herkesin bir anda insanlığı hatırlaması, birlik ve beraberlik içinde olması manidar değil mi? Çok arzuladığı birliği ölürken gerçekleştirdi.

Yazıcıoğlunun en önemli özelliklerinden biri de derviş Lider kişiliği idi. Herkesi dinler, her arkadaşının söz ve düşüncelerine itibar ederdi. Asla burnundan kıl aldırmayan liderlerden değildi. Sorar, dinler, araştırırdı. Dostlarına hayır demesini bilmezdi. Onun için çok yoruldu, çok yorduruldu. İnanıyorumki bundan sonra peygamberin nur etekleri dibinde dinlenecektir. Ruhu şad, makamı cennet olsun. O asla unutulmayacaktır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Arşivi