Aferin Bülent... Aferin aslanım!..

Aferin Bülent... Aferin aslanım!..

Lider Sivasspor’un başarılı Teknik Direktörü Bülent Uygun, Dokuz Eylül Üniversitesi Buca Eğitim Fakültesi ile Sakaryaspor taraftar grubu “Tatangalar”ın ortaklaşa düzenlediği “Türk Futbolunda Anadolu Kulüpleri” konulu paneline konuşmacı olarak katılıyor ve oldukça ilginç açıklamalar yapıyor..
Sıra, paneli izleyen öğrencilerin sorularına geliyor.. Ve Bülent Hoca’nın verdiği cevaplar daha da enteresan bir hal alıyor..
Biliyorsunuz, bu memleketin sporuna da tebelleş olmuş bir negatif zihniyet var.. Bu zihniyete göre futbolcu özel hayatında ne yaparsa yapar!..
Alkol de alabilir, aşna fişne de yapabilir.. Bu işlerde hiçbir beis yoktur!..
Bunları savunanların çoğu, spor yazarı olarak geçinen bazı süzme tipler!.. Alkolden suratları yamulmuş bazı futbolcu eskileri vs..
Gece hayatının futbolcuların başarılarını ne yönde etkilediğine ilişkin bir soruya, biraz da esprili bir yaklaşmla bakın neler diyor asker Bülent; “İstanbul’da Laila, Sivas’ta ise Lailaheillallah var!..”
Devam ediyor;
“Ben Sivas’a gittiğimde içki satın alan futbolcu olduğundan haberim olsun diye büfecileri gezdim.. Pavyona giden futbolcumun hemen arka sırasında durdum, ensesine tokat vurmak için!.. Futbolcularım da limiti aşmadan eğlenecekler.. Ancak ciddiyeti bozmadan ve işi sulandırmadan!.. O yüzden sanırım İzmir’e benim gibi bir hoca lazım!..”
Evet, Bülent Hoca aslında bir realitenin altını çiziyor.. İstanbul kulüplerinde boy gösteren bazı futbolcuların zaman zaman yerlerde sürünmelerinin hikmet-i sebebini gözler önüne seriyor..
Bülent Uygun’un bu demecinin ardından spor sayfalarını taradım.. Bülent’e karşı çıkanlar var.. Hatta bazıları da Bülent’in sözlerini tehlikeli bulduklarını ifade etmişler..
Bülent Uygun, ifadeleriyle, olaylara ve topluma bakış açısının ne kadar marjinal noktalarda olduğunu anlamamızı sağladı, diye Bülent’e neredeyse teşekkür(!) edenler de var..
Bu takımın zirvede yer almasında rolü bulunan Petkoviç, Balili, Bilica, Kamanan, Sylla, Tum, Oliveria, Diallo gibi farklı memleketlerden ve farklı kültürlerden gelmiş diğer oyuncuları hangi kefeye koyuyorsunuz, şeklinde soru soran, kartvizitinde spor yazarı yazan cahiller de var..
Kısacası var oğlu var!..
Sanki Kamanan, Tum veya 0liveria, ya da Diallo, Balili, Petkoviç, Müslüman değiler diye ille de alkol alacaklar veyahut pavyona-bara gidip kadın peşinde koşacaklar?..
Bakın zırcahillerin saptırmalarına..
Sivas’ın başarısının sırrı; futbolcularını kötü alışkanlıklardan ve sporun içinde bulunmaması gereken eylemlerden uzak tutan ve onları tatlı sert bir biçimde markaja alan Bülent Uygun gibi hocalarda yatıyor..
Sivasspor’un futbolcularını da takdir etmek gerekir.. Müslümanı, Hristiyanı, Yahudisiyle, kendilerini formdan düşüren uygunsuz işlerden kaçınılması gerektiğini iyi öğrenmişler..
Profesyonellik budur.. Ayrıca bu durum, hocayla futbolcular arasında iyi bir köprü kurulduğunun da ispatıdır..
Hem, Bülent Hoca bir benzetme yapmış.. “La ilahe İllallah” demiş..
Ne demek bu?..
“Allah’tan başka kendisine kulluk edilecek hiç kimse yok” demek!..
Bu ifadeye neden bozulur ki insanlar, şaşırmamak mümkün değil.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Arşivi