Bir yandan seçim sonuçları, diğer yandan büyüme ve dış ticaret sayıları derken, ortalık rakam çorbasına dönmüş vaziyette... Sayılar üzerinden “adam gibi” analizler yapanlar, “Ak Parti’ye çakacağız“ diye sayılara takla attıranlar...ve okuduklarından dolayı kafası bulaşık teline dönen insanlar...Bu gulguleye dahil olmak istemem ama sayı yığınlarını kendimce 3 parçaya ayırdım.
***
İyi: Şubat ayı dış ticaret rakamlarına göre ihracat ile ithalat başabaş duruma geldi. Yani dış ticaret Şubat’ta açık vermedi. Ekonomik daralmayla birlikte dünyada dış ticaret rakamları geriliyor. Bunun büyümeye menfi etkisi var haliyle...Lakin dış ticaret açığının azalması, cari açığın finansmanı hususunda birkaç ay önce ısrarla pompalanan kâbus tablosunun gerçeği yansıtmadığını göstermesi bakımından önemli...Kamu döviz dengesi ve Merkez Bankası rezervleri açısından önümüzdeki aylarda korkulacak bir durum olmadığı görülüyor.
***
Kötü: Geçen yılın son çeyreğinde ekonomi % 6 küçüldü. TİSK’in raporuna göre ekonomisi “en çok küçülen” ikinci ülkeyiz. Her ne kadar son çeyrekte sanayi üretimi stok etkisiyle haddinden fazla düştüyse de, artan işsizlik dikkate alındığında bu oran resesyonun derinleşmesini önlemek için hükümetin canlandırıcı tedbirlere daha çok yönelmesini lüzumlu kılıyor.
***
Çirkin: Ak Parti bir önceki seçime göre 800 bin oy kaybetti ama 15 milyon oy aldı. En yakın rakibinden 6 milyon fazla oy demek olan bu sonuca rağmen, “Ak Parti eriyor” diyebilmek için canını dişine takan ve oranlara takla attıranları görünce insanın “yok artık” diyesi geliyor. Bir gazetenin oranları ve seçmen sayılarını birbirine katıp AK Parti’nin kaybının 17 puan olduğuna dair “yerseniz” tarzı manşeti bu canhıraş çabanın “mümtaz!” bir örneği idi.
***
Sayılar yalan söylemez derler ama siz yine de önünüze “servis edilen” her sayıya gözü kapalı inanmayın derim.
İHA muhabiri arkadaşımız İsmail Güneş’i dün toprağa verdik. Cenab-ı Allah rahmet eylesin.