Mardin'de yaşanan katliam karşısında bu ülkede yaşayanlar olarak kendi gerçekliğimizle yüzleşmek zorundayız. İnsanlığımızın sığ/ın/dığı çizgiyle; kutsanan töreyle, ölümü, öldürmeyi bu kadar doğallaştıran, kolaylaştıran siyasal ortamla…

Bazı yazarlar, işlenen vahşet için "PKK türü töre cinayeti" tespitini yaptılar. Doğru gibi görünse de burada yaşanan olay daha vahim. PKK'nın yaptığı katliamlarda çocuk, yaşlı, kadın ayrımı yapmadan bütün bir aileyi; aşireti yok etmeyi hedefleyen bir yöntem izleniyordu. Böylelikle aileden örgütle hesaplaşacak kimsenin hayatta kalmaması amaçlanıyordu. Belli bir dönem bölgedeki PKK'nın karşısında olan Müslüman Kürtlerin bu şekilde direnci kırılmak istenmiştir.

Bu vahşi ama ince hesap bölgedeki törenin belirleyici etkisi göz önüne alınarak yapılmıştı. Örgüt tarafında da işlenen cinayetin kan davası olarak karşısına çıkmasını engellemek için tüm aile fertlerini imha etmeyi önceleyen katliam stratejisi yıllarca uygulandı bölgede. PKK vahşetinin ardında töre vahşeti yatıyordu bir bakıma. PKK tehlikesinin öne çıkması töre vahşetini örtbas etti aslında.

Mardin'de ortaya çıkan böyle bir töre vahşetidir. Bölgede yaygın kan davasının her türlü insani, manevi, dini değeri alt üst ederek nasıl olup da bu denli vahşileşebileceği üzerinde düşünmemiz gerekiyor. İntikam duygusunun, düşmanlık ateşinin; her türlü ölçüden koparak, insanlık çizgisini ayaklar altına aldığı bir durumdan söz ediyoruz. Hangi gerekçe bunca masumun topluca katlini meşrulaştırabilir?

Küçük çapta soykırım olarak nitelenebilecek toplu cinayeti işlemeye cesaret veren toplumsal ortamı, siyasal etkenleri ve en önemlisi ortaya çıkan bu insan tipini sorgulamadan, her anlamda bu olayla yüzleşmeden ne söylesek anlamsız. Büyük şehirlerde tek tek işlenen cinayetlerin ortaya çıkardığı 'insanlık durumunun' Mardin'de işlenen toplu cinayetten daha da masum olduğunu kim iddia edebilir?

Modern hayatta işlenen cinayetler hangi törenin sonucudur? Gazetelere boy boy yansıyan insanın kanını donduracak vahşet olayları töresizliğin, gelenekten kopuşun, değerlere yabancılaşmanın sonucu değil midir? Mardin'deki vahşeti anlamak için töreyle hesaplaşmamız, yüzleşmemiz gerekiyorsa Etiler'de, villada işlenen cinayetler de geleneksizlikle, değerlerden kopuşumuzla yüzleşmeden anlaşılamaz.

Eğitim yaygınlaştıkça töre cinayetleri azalıyor, bu sefer de 'töresizlik cinayetleri' ile sarsılıyoruz.

Topluca bir insanlık krizi yaşıyoruz.